Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Amaca Uygun Kullanım”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı idarece kamulaştırılan taşınmazın, kamulaştırma amacına uygun kullanılmaması sebebiyle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesi uyarınca geri alınması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kanun'un 23. maddesinin 4. fıkrasında yer alan hüküm uyarınca, aynı amaç için birden fazla taşınmazın birlikte kamulaştırılması halinde, bu taşınmazların durumunun bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği, sadece dava konusu taşınmazın fiili durumunun esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, kamulaştırma amacına uygun kullanılmadığı iddia edilen taşınmazın geri alımı talebi üzerine açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idare adına tescili davasına ilişkin kararın kesinleşmemiş olması nedeniyle 2942 sayılı Kanun'un 23. maddesinde öngörülen geri alma hakkı şartlarının oluşmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şartlı bağışlanan taşınmazın amacına uygun kullanılmaması nedeniyle tapu iptali ve tescil isteminin hak düşürücü süreye tabi olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bağışın şartlı olduğu ve taşınmazın amacına uygun kullanılmadığı, davacının bağış amacına aykırılığın daha önceden farkına vardığına dair davalı tarafça delil sunulmadığı ve bu nedenle hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediyeye bağışlanan taşınmazların, bağış amacına uygun kullanılmaması sebebiyle bağıştan rücu edilip davacı adına tescil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bağışlanan taşınmazlardan ikisinin bağış amacına uygun kullanılmadığı, diğer taşınmazın ise bağış amacına uygun kullanıldığı gözetilerek ilk derece mahkemesinin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından bağışlanan taşınmazın amacına uygun kullanılmaması nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasında hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmazın Hazine adına kayıtlı olduğunu ve amacına uygun kullanılmadığını öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulması suretiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemde davacıların murisinin zilyetliğinde olduğu iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacılar adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, taşınmaz üzerinde kadastro kanunu'nun 14. maddesinde düzenlenen zilyetlikle edinim koşullarını sağlayacak ekonomik amaca uygun bir kullanımı ve zilyetliği bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasında, davacı lehine kazanma koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacı yararına zilyetlik ve kazanım koşullarının oluştuğuna dair yeterli inceleme yapıldığı ve davacının taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun kullanımının bulunduğu tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mesken olarak kiralanan bir taşınmazın işyeri olarak kullanılmak üzere kira sözleşmesinin kiracı tarafından feshedilmesi halinde, kiracı tarafından ödenen kira bedellerinin iadesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kiracı, kiralananı sözleşme amacına uygun olarak kullanamadığı için sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olup, fesih tarihinden sonraki kira bedellerini talep edemeyeceği, ancak fesih tarihinden önce ödemiş olduğu kira bedellerini geri isteme hakkı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Medrese koruma alanı içinde yer alan ve medresenin orijinal durumunu korumak amacıyla kamulaştırılan taşınmazın, kamulaştırmanın niteliği gereği olduğu gibi bırakılmasının amaca tahsis sayılıp sayılmayacağı ve buna bağlı olarak geri alma koşullarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmanın amacının medresenin görünümünü korumak için taşınmaz üzerindeki yapıların yüksekliğini sınırlandırmak olduğu, taşınmazın bu haliyle korunmasının amaca uygun kullanım teşkil ettiği ve idarenin ek bir işlem yapmasına gerek olmadığı, ayrıca koruma amaçlı imar planlarının tamamlanmasını bekleyen idarenin kendiliğinden işlem yapma yetkisinin de bulunmadığı gözetilerek, geri alma koşullarının oluşmadığı ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazların Hazine adına tescili talebiyle açılan kadastro tespitine itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazlarda ekonomik amaca uygun kullanım olduğunun tespit edilmesi, kadastro tespiti ile uyumlu mahalli bilirkişi beyanları ve davalılar yönünden senetsiz kazandırıcı zamanaşımı koşullarının oluşması gözetilerek yerel mahkemenin davayı reddeden kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.