Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Anneliğin Tespiti”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Nüfus kayıtlarında annesinin adı hatalı kaydedilen bir kişinin gerçek annesinin tespiti ve kayıtların düzeltilmesi istemine ilişkin davada, davanın kabul şartlarının oluşup oluşmadığı ve yargılama giderlerinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Adli Tıp Kurumu raporu, tanık beyanları ve diğer deliller ışığında davayı kabul ederek nüfus kayıtlarının düzeltilmesine karar vermesi doğru bulunmuş, ancak yargılama giderlerinin eksik hesaplanması nedeniyle karar, bu hususta düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının Türk vatandaşı olduğunu ispatlamak amacıyla, annesinin kim olduğunun tespiti davasında, mahkemenin yaptığı tespitin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının annesi olduğu iddia edilen kişinin kimliği, diğer kardeşleriyle ve davacı ile olan biyolojik bağlantısı ve mezar yeri gibi hususların tam olarak araştırılmadan ve DNA incelemesi gibi delillerin toplanmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anneliğin tespiti ve nüfus kaydının düzeltilmesi davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, kayıt düzeltme isteyen kişinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesinde açılması gerektiği gözetilerek, nüfus kaydı düzeltilmesi istenen kişinin adresinin Mardin/Artuklu olması nedeniyle Mardin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların nüfus kayıtlarında üvey annelerinin çocukları olarak kayıtlı olmalarına rağmen, gerçek annelerinin başka biri olduğunu iddia ederek nüfus kayıtlarının düzeltilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uyarak yaptırdığı DNA testi sonucunda davacıların iddia ettikleri kişinin biyolojik anneleri olduğunun tespit edilmesi ve diğer deliller gözetilerek, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine yönelik yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anneliğin tespiti ve nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda verilen kararın hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararına uygun olarak DNA testi yaptırılıp sonucuna göre hüküm kurduğu, bozmaya uygun araştırma ve inceleme yapılarak karar verildiği ve temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, nüfus kaydında annesinin kim olduğunun tespiti ve anneliği iddia ettiği kişinin annesi olduğunun tespiti istemiyle açtığı davada, mahkemenin yeterli araştırma yapıp yapmadığı ve davanın ispatlanıp ispatlanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Nüfus davalarının kamu düzeninden olması ve re'sen araştırma ilkesi gereğince, davacının annesi olduğu iddia edilen kişinin kimlik ve ölüm bilgilerinin araştırılması ve DNA testi yapılması gerektiği, aksi halde eksik incelemeyle hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.