Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ayrı Yaşama”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Eşlerden birinin, diğer eşin evi terk etmesi nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadının, daha önce açtığı boşanma davası devam ederken ayrı yaşamakta haklı olması ve bu nedenle davacı erkeğin terk iddiasına dayalı boşanma davasının reddine ilişkin yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkemede gerçekleşen boşanma davası sonrasında, Türkiye'de manevi tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebebiyet veren ayrı yaşama olgusunun kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği ve manevi tazminat için gerekli yasal koşulların oluşmadığı değerlendirilerek, mahkeme kararının gerekçesi düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur durumlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak fer'i taleplerin hüküm altına alınması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin, güven sarsıcı davranışları, eşine ilgisizliği ve kadının ailesini istememesi gibi kusurlu hareketleri karşısında, kadının ayrı yaşama hakkını kullanarak erkeği eve almamasının kendisine kusur olarak yüklenemeyeceği ve bu durumda boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ayrı yaşayan eşlerden kadının, geliri kocasıyla aynı olsa dahi tedbir nafakasına hak kazanıp kazanmadığı ve çocuğa hükmedilen nafaka miktarının fahiş olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Ayrı yaşamakta haklı olan eşin, diğer eşten tedbir nafakası isteyebileceği, eşin gelir sahibi olması bu hakkı ortadan kaldırmayacağı, nafaka miktarının ise eşlerin gelirine göre hakkaniyete uygun olarak belirleneceği ve çocuğa hükmedilen nafaka miktarının fahiş olduğu gerekçeleriyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası açılmadan önce TMK 197. maddesine dayalı olarak açılan tedbir nafakası davasında, sonradan açılan boşanma davası nedeniyle TMK'nın 169. maddesi uyarınca tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: TMK’nın 197. maddesine göre tedbir nafakasına hükmedilebilmesi için davacının ayrı yaşama hakkı bulunduğunun kanıtlanması gerektiği, boşanma davasının açılmasının bu kapsamda değerlendirilemeyeceği ve boşanma davası sebebiyle alınacak önlemlerin TMK'nın 169. maddesinde düzenlendiği, bu durumda somut olayda davacı tarafından boşanma davası açılmadan önce TMK'nın 197. maddesine dayalı tedbir nafakası davası açıldığı ve ayrı yaşamakta haklı olduğunun kanıtlanamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Eşinin kendisine kötü davrandığını ve evlilik birliğinin gereklerini yerine getirmediğini iddia eden davacı kadının tedbir nafakası talebinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının ayrı yaşama hakkına sahip olup olmadığının ve eşlerin sosyal ve ekonomik durumlarının değerlendirilerek hakkaniyete uygun bir tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesi doğru görülmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasından ayrı olarak açılan ve boşanma davasıyla birleştirilen nafaka davasında hükmedilen nafakanın, TMK’nın 169. maddesindeki tedbir nafakası mı yoksa 197. maddesindeki tedbir nafakası mı olduğu ve buna göre kesinleşme tarihinden sonraki nafaka alacağı için icra takibinin iptalinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmedilen nafakanın, boşanma davasının devamı sırasında hükmedilen TMK m. 169'daki tedbir nafakası niteliğinde olmayıp, eşlerin ayrı yaşaması nedeniyle hükmedilen ve TMK m. 197'de düzenlenen tedbir nafakası niteliğinde olduğu ve bu nedenle ayrı yaşamanın devam ettiği sürece geçerliliğini koruyacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ayrı yaşayan eşlerden kadının, düzenli geliri olmasına rağmen tedbir nafakasına hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının düzenli gelirinin bulunmasının, erkeğin ortak giderlere katılma yükümlülüğünü tamamen ortadan kaldırmadığı, sadece nafaka miktarının takdirinde etkili olabileceği ve kadının gelirinin bulunmasının tedbir nafakasına hükmedilmesine engel teşkil etmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının boşanma davasından önce açtığı ve feragat ettiği tedbir nafakası davası nedeniyle, boşanma davasında hükmedilecek tedbir nafakasının başlangıç tarihinin ne olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Tedbir nafakasının her an doğup işleyen bir hak olması ve davalının bağımsız tedbir nafakası davasından feragat etmesi, boşanma davasında hükmedilecek tedbir nafakasının feragat tarihinden itibaren başlaması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.