Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Belediye Şirketleri”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sermayesinin yarısından fazlası bir belediyeye ait olan şirketlerin 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun gereği ilave tediye ödemekle yükümlü olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6772 sayılı Kanun'un belediyelerin hissedarı olduğu şirketleri kapsamadığı, belediyeye bağlı teşekkül ibaresinden bu şirketlerin anlaşılmasının mümkün olmadığı ve kanun koyucunun açıkça bu şirketleri kapsamadığı gözetilerek, şirketin ilave tediye ödeme yükümlülüğü olmadığına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile davacının çalıştığı taşeron şirket arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının işçilik alacaklarının davalıdan talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediye ile taşeron şirket arasındaki ilişkinin, 5393 sayılı Belediye Kanunu ve ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde değerlendirildiğinde muvazaalı olmadığı ve davacının asıl işverenin belediye olduğu iddiasının yerinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı EGO Genel Müdürlüğü ile alt işveren şirketler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile belediyelerin personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarına ilişkin düzenlemeler getirilmesi ve davacının 02.04.2018 tarihinden sonraki çalışma dönemi için davalı ile alt işveren şirketler arasında muvazaalı ilişki bulunduğunun tespit edilemeyeceği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye şirketiyle alt işveren şirket arasındaki iş ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının gerçek işvereninin kim olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile belediyelerin personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarını belirli şartlarda doğrudan hizmet alımı yoluyla yapabileceği düzenlemesi gözetilerek, davacının belirli bir tarihten sonraki çalışmaları için belediye ile alt işveren şirket arasında muvazaa ilişkisinin olmadığı ve davacının belediye şirketinin işçisi olarak kabul edilemeyeceği değerlendirilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile alt işveren şirketler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile belediyelerin personel çalıştırılmasına dayalı hizmetleri, belirli şartlar altında doğrudan hizmet alımı yoluyla şirketlerden alabileceği düzenlemesi gözetilerek, davacının 02.04.2018 tarihinden sonraki çalışmaları için muvazaa ilişkisinin kabulü ve ilave tediye alacağına hükmedilmesinin hatalı olduğu, bu dönem için tazminat ve alacakların davacının kendi ücretine göre hesaplanması gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararı ve istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile alt işveren şirketler arasındaki iş ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının ilave tediye, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin hukuki dayanağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile belediyelerin personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarını belirli şirketlerden yapabileceğine dair düzenleme getirildiği ve bu düzenleme sonrası yapılan hizmet alım sözleşmelerinin geçerli olduğu, dolayısıyla davacının işe alındığı ilk tarihten 02.04.2018 tarihine kadarki dönem için muvazaanın kabulünün yerinde olduğu, ancak bu tarihten sonraki dönemde davalı belediye ile alt işveren şirket arasında muvazaalı ilişki bulunduğu kabulünün hatalı olduğu ve bu dönem için davacıya ilave tediye alacağına hükmedilmesinin doğru olmadığı gözetilerek, mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belediyenin, bağlı kuruluşu aracılığıyla yaptığı personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmesinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK'nın 126. ve 136. maddeleri uyarınca, belediyelerin personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarını belirli şartlarda doğrudan yapabileceği ve bu sözleşmelerin geçerli olduğu gözetilerek, davalı genel müdürlüğü ile şirketler arasında muvazaalı ilişki bulunduğu ve davacının toplu iş sözleşmesinden yararlandırılması gerektiği yönündeki yerel mahkeme kararının bozulmasına ve dosyanın Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar arasındaki sözleşmenin hizmet alımı mı yoksa işçi temini amaçlı mı olduğu ve bu ilişkinin muvazaalı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye tarafından kurulan şirketlere belediyenin bir kısım işlerinin gördürülmesinin, yasal düzenlemeler çerçevesinde mümkün olduğu, şirket hisselerinin çoğunluğunun belediyeye ait olmasının ve belediye yetkililerinden talimat alınmasının tek başına muvazaa olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi kararlarının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin niteliği, davalı şirket ile belediye arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının belediyenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, kanunda öngörülen yetkiye dayanarak kurduğu şirketlere bir kısım işlerini gördürmesinin işçi teminine yönelik muvazaalı bir işlem olarak değerlendirilemeyeceği, şirket hisselerinin çoğunluğunun belediyeye ait olmasının ve işçilerin belediye yetkililerinden talimat almalarının tek başına muvazaa için yeterli olmadığı gözetilerek, davacı işçinin belediyenin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağına ve bu nedenle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar arasındaki iş ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, davacının asıl işverenin kim olduğu ve buna bağlı olarak davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye tarafından kurulan şirketlere belediyenin bir kısım işlerinin gördürülmesi, şirket hisselerinin büyük kısmının belediyeye ait olması, işçilerin belediyenin faaliyet alanında çalışması ve belediye yetkililerinden talimat alması hususlarının tek başına muvazaa karinesi oluşturmayacağı ve davalılar arasındaki ilişkinin geçerli bir asıl-alt işveren ilişkisi olduğu gözetilerek davacıya toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücretinin ödenmesine hükmeden yerel mahkeme kararlarının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ve belediyenin kurduğu şirket arasında imzalanan devir protokolüne göre çalışmaya devam eden davacının, belediye ile şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu ve baştan itibaren belediyenin işçisi olduğunu iddia ederek fark alacakları istemiyle açtığı alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye Kanunu'nun 67. ve 70. maddeleri ile Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca belediyelerin görev alanlarındaki işler için şirket kurabileceği ve bu şirketlerin hisselerinin büyük kısmının veya tamamının belediyeye ait olmasının tek başına aradaki ilişkinin geçersiz sayılamayacağı, dolayısıyla davacının belediyenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark alacak talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulmasının hatalı olduğu gözetilerek ilk derece mahkemesi kararı ve istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, çalıştığı şirket ile belediye arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, belediye işçilerine sağlanan haklardan yararlanma ve fark ücret alacakları talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye Kanunu'nun 67. ve 70. maddeleri ile Büyükşehir Belediye Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca belediyelerin şirket kurabileceği ve bu şirketlerin belediyenin faaliyet alanındaki işlerde çalıştırabileceği, şirket hisselerinin çoğunluğunun belediyeye ait olmasının ve işçilerin belediyeden talimat almalarının tek başına muvazaa için yeterli olmadığı gözetilerek, mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.