Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Boşanma İradesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Beş yıldan fazla fiili ayrılık nedeniyle açılan boşanma davasında, mahkeme kararının otuz iki yıl sonra tebliğ edilmesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının otuz iki yıl gibi uzun bir süre sonra tebliğe çıkarılmasının dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olması ve boşanma iradesinin samimiyetini şüpheye düşürmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten on yıl sonra tebligatın yapılması sebebiyle, tarafların bu süre zarfında evlilik birliğine devam etmiş olmalarının davanın reddini gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma kararının on yıl gibi uzun bir süre sonra tebliğ edilmesinin dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olması ve boşanma iradesinin samimiyetini şüpheye düşürmesi nedeniyle, davanın reddine karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten sonra tarafların birlikte yaşamaya devam etmeleri nedeniyle kararın uzun süre sonra tebliğ edilmesinin dürüstlük kuralına uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların anlaşmalı boşanma kararı aldıktan sonra uzun süre birlikte yaşamaları ve davacının kararın tebliğini yıllar sonra istemesinin dürüstlük kuralına aykırı olması ve boşanma iradesinin samimiyetini şüpheye düşürmesi gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten yaklaşık 10 yıl sonra kararın tebliğe çıkarılması üzerine, tarafların halen birlikte yaşadıkları ve boşanma iradelerinin bulunmadığı iddiasıyla kararın geçerliliğinin sorgulanması.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma hükmünün verilmesinden uzun süre sonra tebliğe çıkarılması ve davalının ortak hayatın devamı ile boşanma iradesinin bulunmadığı iddiaları nedeniyle, tarafların beyanlarının alınması, af ihtimalinin değerlendirilmesi ve davacıya davanın çekişmeli hale dönüştürülüp dönüştürülmeyeceğinin sorulması amacıyla yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında tarafların anlaşmalı boşanma protokolü sunmalarına rağmen mahkemenin protokolü dikkate almadan karar vermesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların, yargılama aşamasında anlaşmalı boşanma protokolü imzalayarak boşanma konusunda uzlaşmaları ve iradelerini açıklamaları gözetilerek, mahkemenin bu protokolü değerlendirip buna göre karar vermesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten 13 yıl sonra kararın tebliğe çıkarılması nedeniyle, kararın geçerliliği ve hakkın kötüye kullanılıp kullanılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma kararının verilmesinden 13 yıl sonra tebliğe çıkarılmasının dürüstlük kuralına ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinde düzenlenen hakkın kötüye kullanılmaması ilkesine aykırı olması ve boşanma iradesinin samimiyetinin şüpheli hale gelmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararının, karar tarihinden dokuz yıl sonra tebliğ edilmesi üzerine, kararın geçerliliği ve tarafların boşanma iradelerinin devam edip etmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kararın dokuz yıl gibi uzun bir süre sonra tebliğe çıkarılmasının dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olması ve boşanma iradesinin samimiyetinin şüpheli hale gelmesi gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararının üzerinden sekiz yıl geçtikten sonra tebliğ edilmesi nedeniyle kararın geçerliliği ve tarafların evlilik birliğinin devam edip etmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma kararının sekiz yıl gibi uzun bir süre sonra tebliğ edilmesinin dürüstlük kuralına aykırı, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve bu durumun boşanma iradesinin samimiyetsizliğini gösterdiği değerlendirilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında verilen kararın, tebliğinin on üç yıl sonra yapılmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Kararın on üç yıl sonra tebliğ edilmesinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına aykırı olması ve boşanma iradesinin samimiyetini ortadan kaldırması gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten on yıl sonra kararın tebliğe çıkarılması üzerine, davalının boşanmaktan vazgeçtiğini beyan etmesi nedeniyle, hakkın kötüye kullanılıp kullanılmadığı ve boşanma iradesinin devam edip etmediği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma kararının verilmesinden on yıl sonra tebliğe çıkarılmasının dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılmaması ilkesine aykırı olması ve bu durumun boşanma iradesinin samimiyetini ortadan kaldırdığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten dokuz yıl sonra kararın tebliğe çıkarılması sebebiyle hakkın kötüye kullanılıp kullanılmadığı ve boşanma iradesinin devam edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma kararının dokuz yıl sonra tebliğe çıkarılmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve bu durumun boşanma iradesinin samimiyetine gölge düşürdüğü değerlendirilerek yerel mahkemenin kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten dokuz yıl sonra tebligatın yapılması ve bu süre zarfında tarafların evlilik birliğinin devam etmesi nedeniyle boşanma kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma kararının dokuz yıl gibi uzun bir süre sonra tebliğ edilmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve TMK m.2'deki dürüstlük kuralına aykırı olması, ayrıca bu durumun boşanma iradesinin samimiyetini ortadan kaldırdığı değerlendirilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.