Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Edimin İfası”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tam üçüncü kişi yararına akdedilen sözleşme hükmü gereğince davacının edimin ifasını doğrudan talep etme hakkının olup olmadığı ve davanın taraf sıfatının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Üçüncü kişi yararına sözleşmede, üçüncü kişinin veya haleflerinin edimin ifasını isteyebileceği ve davada bahsi geçen sözleşme hükmünün tam üçüncü kişi yararına sözleşme niteliğinde olduğu, davacının da edimin ifasını talep etme hakkı bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya yapılan 300.000 TL ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından davalıya yapılan ödemenin, boşanma protokolü kapsamında veya aylık nafaka ödemesine mahsuben yapıldığı ispatlanamadığından, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak iadesi talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan taşınmaz edinme yükümlülüğünün yerine getirilmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davacı kadının dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve takibe konu alacağın mevcut olup olmadığı hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan hükümlerin boşanmanın ayrılmaz bir parçası haline geldiği ve davacı kadının, çocukları yararına kararlaştırılan edimin ifasını isteyebileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem sözleşmesine konu taşınmaz devrinin akabinde kararlaştırılan bedel ödenmediği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davacının kendi edimini ifa etmemiş olmasının davanın reddine gerekçe olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın dava açmak suretiyle edimini ifa etme iradesini ortaya koymuş sayılacağı, davalıların taşınmazı devralırken üzerindeki davalıdır şerhini görmeleri nedeniyle iyiniyetli üçüncü kişi sayılamayacakları ve bu nedenle davacı ile davalı arasında borç miktarının tespiti ve davacıya bu bedeli depo etmesi için süre verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem ilişkisinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasında, davacının kendi edimini yerine getirip getirmediği hususunun değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, inançlı işlem sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebinde bulunabilmesi için, TBK m. 97 gereğince kendi edimini ifa etmesi gerektiği, bu husus gözetilmeden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, davalının kendi edimini yerine getirmediği halde, karşı taraftan cezai şart talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, sözleşme konusu kontrollük hizmet bedellerini kararlaştırılan tarihte ödemediği, dolayısıyla kendi edimini ifa etmediği gözetilerek, BK'nın 81. maddesi uyarınca süresinde teslimden kaynaklanan cezai şart talebinde bulunamayacağına ve bu nedenle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesine konu büfenin belediye tarafından yıkılması nedeniyle açılan muarazanın önlenmesi, kiracılığın tesbiti ve edimin ifası davasında, mahkemenin Yargıtay’ın bozma ilamına uygun hüküm kurup kurmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin bozma ilamında, mahkemenin kiracının tahliye tarihinde kiracı olduğunun tespitine karar vermesi gerektiği belirtilmişken, mahkemece bu hususların dışında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı bankaya ait olmadığı tespit edilen bir kredi sözleşmesi nedeniyle yaptığı ödemeleri geri isteyebilmesi için, Türk Borçlar Kanunu'nun 78/1. maddesinde düzenlenen “borçlanılmamış edimin ifası” hükümlerinin uygulanabilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, bankaya olan bir borcu olmadığı halde, yeni kredi kullanabilmek ve kamulaştırma parasına bloke konulmasını önlemek amacıyla ödeme yaptığı, bu nedenle kendisini borçlu sanarak ödeme yapmış olmadığı, dolayısıyla Türk Borçlar Kanunu'nun 78/1. maddesinde düzenlenen “borçlanılmamış edimin ifası” hükümlerinin uygulanabilirliği bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı edimin ifasına fesat karıştırma ve rüşvet suçlarının sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Avrupa Birliği Genel Sekreterliği’ne teslim edilen yakıtta yapılan incelemeler sonucu standartlara aykırı olduğu ve sanıklar arasında rüşvet anlaşmasına ilişkin telefon kayıtlarının varlığı gözetilerek, edimin ifasına fesat karıştırma ve rüşvet suçlarından mahkumiyet kararları onanmış; ancak TEİAŞ'a teslim edilen yakıttan alınan numunelerin usulüne aykırı olması, sözleşme ve tanık beyanları değerlendirilerek TEİAŞ'a yönelik edimin ifasına fesat karıştırma suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı edimin ifasına fesat karıştırma suçunun sabit olup olmadığının tespiti bakımından eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan mevzuata göre yakıtın TS 2177 standardına uygun olma zorunluluğunun bulunmaması, numune alım usulüne ilişkin şüpheler, sözleşme hükümlerinde yer alan yakıt niteliğine ilişkin belirlemeler ile TÜBİTAK raporunda bu hususların değerlendirilmemesi ve sanığın savunmasının dikkate alınarak eksik araştırma yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.