Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Geri Alma Hakkı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırılan taşınmazın, kamulaştırma amacına uygun kullanılmaması nedeniyle davacılar tarafından geri alınması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesi uyarınca, birden fazla taşınmazın birlikte kamulaştırılması halinde geri alma hakkının tüm taşınmazlar birlikte değerlendirilerek belirlenmesi ve davacılardan birinin taşınmazın kamulaştırıldığı tarihte malik olmaması nedeniyle dava açma hakkının bulunmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesi gereğince geri alımı, bu mümkün değilse kamulaştırma bedelinin güncellenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin kesinleşme tarihinden itibaren geri alma hakkı için öngörülen sürelerin geçmiş olması ve taşınmazın amacına uygun olarak kullanıldığının tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın geri alınması talebinde hak düşürücü süreye uyulup uyulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde idarece taşınmaz üzerinde bir tasarrufta bulunulmaması ve mal sahibinin bedeli kanuni faiziyle ödeyerek hakkın doğmasından itibaren 1 yıl içinde geri alma hakkını kullanması gerekirken, davada 5+1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın geri alınması talebinde, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 22. maddesinde belirtilen beş yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 22. maddesinde düzenlenen geri alma hakkının kullanılabilmesi için öngörülen beş yıllık hak düşürücü sürenin, davanın açıldığı tarih itibarıyla dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, kamulaştırma amacına uygun kullanılmadığı iddia edilen taşınmazın geri alımı talebi üzerine açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idare adına tescili davasına ilişkin kararın kesinleşmemiş olması nedeniyle 2942 sayılı Kanun'un 23. maddesinde öngörülen geri alma hakkı şartlarının oluşmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın geri alımı olmadığı takdirde, kamulaştırma bedelinin güncellenmesi ve oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyada eksik bilgi ve belgeler bulunduğu, davalı idare ve ilgili Tapu Müdürlüğünden bilgi ve belgelerin celbedilerek, dosya içeriğinin tamamlanmasından sonra temyiz incelemesinin yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmaz için geri alma hakkının kullanılabilmesinin şartlarının oluşup oluşmadığının tespiti davasının açılmasında hukuki yarar olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının geri alma hakkının doğup doğmadığı hususunda tespit davası açmak yerine doğrudan eda davası açabileceği, dolayısıyla tespit davası açmasında hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, kamulaştırılan ancak amacına uygun kullanılmayan taşınmazın kendilerine iadesini talep etmişlerdir.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesinde belirtilen geri alma hakkı şartlarının oluşmadığı ve 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek yerel mahkeme kararındaki nispi vekâlet ücreti, maktu vekâlet ücreti olarak düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın geri alınmaması sebebiyle uğranılan zararın hesabında, taşınmaz üzerindeki yapıların bedelinin satış bedelinden düşülüp düşülmeyeceği ve hangi tarihin esas alınacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin ödeme tarihi ve taşınmazın satış tarihinden itibaren ayrı ayrı güncellenmesi, taşınmaz üzerindeki yapıların bedelinin satış bedelinden düşülmesi ve ihale tarihi yerine satış tarihi esas alınarak hesaplama yapılması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın geri alınmaması sebebiyle uğranılan zararın tespitine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin ödeme tarihi ile taşınmazın üçüncü kişiye satışı tarihleri arasında Yurtiçi ÜFE ile güncelleme yapılarak, davacı aleyhine bir fark varsa bu bedele hükmedilmesi, aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerekirken, taşınmaz üzerindeki yapıların bedeli satış bedelinden düşülmeden ve ihale tarihi esas alınarak hesaplama yapılması doğru görülmediğinden, hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Enerji nakil hattı nedeniyle kamulaştırılan taşınmaz üzerindeki hattın kaldırılması sebebiyle, taşınmazdaki irtifak hakkının terkin edilip edilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma Kanunu'nun 22. maddesinde belirtilen geri alma hakkı süresinin geçmiş olması ve tarafların irtifak hakkının terkini konusunda anlaşamamaları gözetilerek, yerel mahkemenin irtifak hakkının terkinine karar vermesi hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı idarenin, kamulaştırılan taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesi uyarınca geri alınması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan taşınmazda kamulaştırma amacına uygun tesisat yapıldığı ve taşınmazın kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edildiği, ayrıca geri alma hakkının kullanılabilmesi için öngörülen yasal sürelerin de geçirildiği gözetilerek, davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.