Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 115”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve sorumlu idareden tahsili istemine ilişkin davada, uzlaşma şartının yerine getirilip getirilmediği ve davanın husumet yönünden reddine dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uzlaşma şartının dava devam ederken yerine getirilmiş olması ve 6100 sayılı HMK’nın 115/3. maddesi gereğince başlangıçtaki dava şartı noksanlığının giderilmiş sayılması, ayrıca davalı ... Belediyesi yönünden husumet itirazının da yerinde olmaması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan bedel tespiti davasında, uzlaşma yoluna başvurulup başvurulmadığı ve davanın bu nedenle reddedilmesinin doğru olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacılar tarafından yargılama aşamasında uzlaşma yoluna başvurulmuş olması ve HMK 115/3 maddesi uyarınca dava şartı noksanlığının yargılama sırasında tamamlanması halinde davanın usulden reddedilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin ve istinaf mahkemesinin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, dava şartı olan uzlaşma yoluna başvurulmasının yargılama aşamasında gerçekleşmesinin davanın reddine yol açıp açmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 115/3. maddesi uyarınca, dava şartı noksanlığının mahkemece davanın esasına girilmeden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve hüküm anında bu noksanlık giderilmiş ise davanın usulden reddedilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin dava şartı yokluğundan davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, dava şartı olan uzlaşma yoluna başvurulmamasının davanın reddine yol açıp açmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 115/3. maddesi uyarınca, dava şartı noksanlığının mahkemece fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve hüküm anında bu noksanlığın giderilmiş olması halinde davanın usulden reddedilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin eylemleri nedeniyle açılan tazminat davasında, davacı vekilinin vekaletnamesinde HMK 74. maddeye uygun özel yetkinin bulunmaması nedeniyle davanın reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 74. maddesinde hakimlerin fiilleri nedeniyle Devlete karşı açılacak tazminat davalarında vekaletnamede özel yetki aranmasının dava şartı olarak düzenlenmesi ve bu şartın noksanlığının giderilebilir nitelikte olması gözetilerek, davacıya eksikliği tamamlaması için kesin süre verilmesi gerektiğinden, ilk derece mahkemesince verilen ret kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hâkimlerin fiilleri nedeniyle açılan tazminat davasında, davacı vekilinin vekaletnamesinde HMK 74. maddedeki özel yetkinin bulunmaması nedeniyle davanın reddedilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 74. maddesinde öngörülen özel yetkinin vekaletnamede bulunmaması dava şartı noksanlığı oluşturmakla birlikte, bu eksikliğin tamamlanabilir nitelikte olması ve HMK 115/2 maddesi uyarınca davacıya eksikliği tamamlaması için kesin süre verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Henüz tescil edilmemiş bir markanın hükümsüzlüğü davası açılabileceği iddiasıyla TPE YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasında, karşı davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine Özel Daire bozma ilamına karşı direnme kararının incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama aşamasında hükümsüzlüğü istenen markanın tescil edilmiş olması ve 6100 sayılı HMK’nın 115/3. maddesi uyarınca dava şartı noksanlığının giderilmiş olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakimlerin verdiği yakalama kararı nedeniyle açılan manevi tazminat davasında dava şartının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6110 sayılı Kanun ile değişik 2802 sayılı HSK'nın 93/A maddesi uyarınca hakim ve savcıların verdiği kararlar nedeniyle ancak kararın dayanağı olan ceza hükmünün kesinleşmesinden sonra tazminat davası açılabileceğinden ve hükmün kesinleşmesinden sonra dava şartının oluştuğunun temyiz aşamasında ileri sürülmesinin HMK 115/3 uyarınca bozma nedeni oluşturmayacağından, ilk derece mahkemesinin dava şartı yokluğundan davanın reddine dair kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın, davacı asıl tarafından değil, oğlu tarafından açılmış olmasının dava şartı noksanlığı oluşturup oluşturmadığı ve HMK 115/3. maddesi uyarınca bu noksanlığın giderilip giderilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf ehliyetinin dava şartı olduğu, davacının oğlu tarafından açılan davanın yargılamanın ilerleyen aşamalarında davacı tarafından üstlenilmesinin ve davalı tarafın itirazının karar aşamasına kadar ileri sürülmemesinin HMK m.115/3'te düzenlenen dava şartı noksanlığının giderilmesi anlamına gelmeyeceği, davalının bu hususu karar aşamasında ileri sürmesinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden önce açılmış bir davada, tahkikat aşamasında gider avansının yatırılmaması sebebiyle davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi üzerine, gider avansının dava şartı sayılıp sayılamayacağı ve HMK 115/3. maddesinin uygulanabilirliği hususunda Hukuk Genel Kurulu'nun verdiği karar.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 448. maddesi gereğince tamamlanmış işlemlere etki etmeme ilkesi ve gider avansının dava dilekçesi ile birlikte yatırılması gereken bir gider olması sebebiyle, dilekçeler aşamasının tamamlanıp tahkikat aşamasına geçilmiş bir davada HMK'nın 120. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, bu aşamada sadece HMK'nın 324. maddesi uyarınca delil avansı istenebileceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Daha önce açılmış bir davayla aynı taraflar, konu ve sebebe dayanması nedeniyle, orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil davasının derdestlik nedeniyle reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar, dava konusu ve sebebi aynı olan davanın daha önce açılmış ve derdest olması nedeniyle, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1 ve 115/2. maddeleri uyarınca yerel mahkemenin derdestlik nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu Hazine'ye ait taşınmazın yüzölçümünde azalma meydana gelmesi nedeniyle açılan uygulama kadastrosuna itiraz davasında, dava şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine adına açılan davada, sınır değişikliği nedeniyle aleyhine tescil yapılan diğer parsel maliklerinin HMK 115/2 gereğince zorunlu dava arkadaşı olarak davaya dahil edilmesi gerektiği, bu hususun mahkemece davacıya ihtar edilmesine rağmen yerine getirilmemesi nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararları onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.