Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 119/2”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacıların, kadastro öncesi döneme ait tapu kayıtlarına dayanarak açtıkları tapu iptali ve tescil davasında, dava konusu taşınmazların güncel ada ve parsel numaralarının belirtilmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılıp sayılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, mahkemenin ihtarına rağmen dava konusu taşınmazların güncel ada ve parsel numaralarını bildirmemeleri ve yalnızca eski tapu kayıtlarının sıra numaralarını belirtmeleri nedeniyle, HMK'nın 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin davacıya murisinden kalan mirasın tespiti için veraset ilamı sunması gerektiğini bildirmesine rağmen, davacının bunu zamanında sunamaması üzerine davanın HMK 119/2. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar vermesi üzerine açılan temyiz davasıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Veraset ilamının sunulması, HMK'nın 114. maddesinde sayılan dava şartlarından olmadığı ve davacının mazeret dilekçesi sunmasına rağmen mahkemenin bu konuda bir karar vermemesi ve davanın HMK 119/2 gereği açılmamış sayılması doğru olmadığından, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz satışının muris muvazaası olup olmadığı ve mirasçıların tapu iptali ve tescil taleplerinin niteliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçıların, dava dilekçesinde ve sonrasında yapılan ihtarlara rağmen talep sonuçlarını (muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil dışında) HMK 119/2'ye uygun şekilde açıkça belirtmemeleri nedeniyle, bu talepler yönünden davanın açılmamış sayılması gerekirken esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuş, tenkis talebinin reddine ilişkin temyiz itirazları ise reddedilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıların adreslerinin dava dilekçesinde eksik bildirilmesi nedeniyle, davacıya adresleri tamamlaması için verilen kesin süre içinde tamamlanmaması üzerine davanın açılmamış sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların TC kimlik numaralarının dava dilekçesinde yer alması ve davacının açık adresleri bilmediğini beyan etmesi karşısında, mahkemenin 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca resen adres araştırması yapması gerektiği gözetilerek, HMK’nın 119/2. maddesinin uygulanma yeri olmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların kimlik ve adres bilgilerinin bilinmemesi nedeniyle açılan el atmanın önlenmesi davasının usulüne uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilememesi sebebiyle, HMK'nın 119/2. maddesi uyarınca davanın usulden yoksun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında davalının adresinin davacı tarafından bildirilmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından davalının adresinin mahkemeye bildirilmemesi ve 6100 sayılı HMK'nın 119/2. maddesi gereğince davacıya verilen kesin süre içerisinde adresin bildirilmemesi nedeniyle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.