Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 298”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, iş sözleşmesinde belirlenen ücrete göre ücret farkı ve ilave tediye alacaklarının olup olmadığı ile ilave tediye alacağına uygulanacak faiz türü uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında ilave tediye alacağına kanuni faiz uygulanması gerektiği belirtilmesine rağmen hüküm fıkrasında en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesinin 6100 sayılı HMK'nın 298. maddesine aykırı olması gözetilerek, bu husus düzeltilerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, bozma kararına uyularak verilen hükmün gerekçeli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay'ın bozma kararına uymasına rağmen, davacının her bir alacak kalemiyle ilgili gerekçe belirtmeyip yalnızca bozma kararına ve bilirkişi raporuna atıf yaparak karar vermesi, Anayasa'nın 141. maddesine ve HMK'nın 297. ve 298/2. maddelerine aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davacının ücret alacağı davasında verdiği kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının 95.521,09 Avro alacaklı olduğu belirtildiği halde, hüküm fıkrasında 95.321,09 Avro alacağına hükmedilerek, HMK'nın 297 ve 298. maddelerine aykırı şekilde gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratıldığı gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında kadının ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesine ilişkin alacak davasında, hüküm altına alınan eşyaların Yargıtay denetimine elverişli şekilde belirlenip belirlenmediği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm altına alınan ziynet ve çeyiz eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmemesi ve davacının elinde bulunan 3 bileziğin de hükme dahil edilmesi, HMK'nın 297. ve 298. maddelerine aykırı görülerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ziynet alacağı davasında hüküm altına alınan ziynetlerin ayrı ayrı değer ve miktarlarının gösterilmemesi nedeniyle hükmün bozulması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm altına alınan ziynet eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmemesi ve aynen iade talebi hakkında karar verilmemesi, hükmün tefhim edilen ve zabıtla belirlenen karar ile gerekçeli kararda belirtilmesi gereken unsurları içermemesi ve infazda güçlük çıkarabilecek şekilde düzenlenmesi nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 297/2 ve 298/12 maddelerine aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararında usulüne uygun hüküm fıkrası oluşturulup oluşturulmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararında, 1086 sayılı HUMK'nun 388. maddesinde belirtilen hüküm fıkrası oluşturulmayıp, yalnızca "önceki kararda direnilmesine" ibaresinin kullanılmasının hukuka aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemenin verdiği kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin kısa kararında yer almayan hususlara gerekçeli kararında yer vererek 6100 sayılı HMK’nın 297 ve 298. maddelerine aykırı olarak çelişkili karar verdiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemenin direnme kararında hüküm fıkrası oluşturmayıp, yalnızca “önceki kararda direnilmesine” şeklinde karar vermesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 294, 295, 297 ve 298. maddeleri uyarınca hükmün içeriği, verilmesi ve tefhimi usulüne aykırı olarak, direnme kararında hüküm fıkrası oluşturulmayıp sadece önceki karara atıf yapılması, hükümde olması gereken unsurların bulunmaması ve yeni tereddütlere yol açması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli kararı arasında çelişki olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin kısa kararında yer alan bazı hususlara gerekçeli kararında yer verilmeyerek 6100 sayılı HMK’nın 297 ve 298. maddelerine aykırı şekilde çelişki yaratıldığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında ziynet alacağı talebinde, hüküm altına alınan ziynetlerin ayarlarının belirtilmemesi nedeniyle hükmün infazında tereddüt oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece ziynet alacağı yönünden hüküm kurulurken, aynen veya bedeli ödenmek suretiyle iadesine karar verilen ziynet eşyalarının ayarlarının ayrı ayrı belirtilmemesi, hükmün infazında tereddüt yaratacağından 6100 sayılı HMK'nın 297. ve 298. maddelerine aykırı görülerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.