Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 33”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: COVID-19 tedbirleri nedeniyle toplu iş sözleşmesi sürecinde yapılan işlemlerin geçersiz olduğunun tespitine yönelik davanın, dava açıldıktan sonra toplu iş sözleşmesinin imzalanmasıyla konusuz kalması nedeniyle davalı Bakanlık lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açılmasından sonra toplu iş sözleşmesinin imzalanmasıyla davanın konusuz kalması ve davacının dava açmakta haksız olduğunun tespit edilememesi gözetilerek davalı Bakanlık lehine vekalet ücretine hükmedilmesine gerek olmadığına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın, arabuluculuk sonucu anlaşmayla konusuz kalması üzerine, davalının yargılama giderlerinden sorumlu olup olmadığı ve davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açılmasına sebebiyet veren davalının, 6100 sayılı HMK'nın 331. maddesi gereğince yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasının ve davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin miktarının belirlenmesinde de AAÜT hükümlerinin gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı sendikanın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılan işkolu tespit kararına itirazı üzerine, davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusuz kalması durumunda, HMK 331. madde gereği yargılama giderlerinin tarafların haklılık durumuna göre takdir edilmesi gerektiği, yapılan incelemede davacının işkolu tespiti talebinin yerinde olmadığı ve davalı Bakanlığın yaptığı tespitin doğru olduğu gözetilerek, mahkemenin yargılama giderlerini davacıya yükleme kararında isabet görülmüş, ancak davalı Bakanlık lehine vekalet ücreti takdir edilmesi hatalı bulunmuş ve bu husus düzeltilerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davanın konusuz kalması nedeniyle verilen kararda davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusuz kalması halinde, HMK 331/1 maddesi gereğince dava açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdir ve hüküm altına alınması gerektiği, dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olan taraf aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava açılmamış sayılmasına ilişkin kararda davalı vekiline vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Vekille takip edilen davalarda, davanın açılmamış sayılması halinde, HMK 323/ğ ve 331/3. maddeleri uyarınca davacıya yükletilen yargılama giderleri arasında vekalet ücretinin de bulunduğu ve ön inceleme aşamasından sonra davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde davalı vekiline Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, vefat eden müvekkilinin mirasçılarından vekalet ücretini talep etmesi üzerine, vekalet ücretinin ödenip ödenmeyeceği ve miktarının ne olacağı hususunda çıkan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, vekalet ücretine konu davanın devamı niteliğinde olmayan vekalet ücreti davasında müvekkilinin mirasçılarını temsil etmesinin Avukatlık Kanunu'nun 38/b maddesindeki menfaat çatışması yasağına aykırı olmadığı ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı sağlık kuruluşunun, davalı Kurum tarafından yapılan kesintilere itiraz etmeden açtığı menfi tespit davasının konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerinin kime yükleneceği hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Kurum'un, dava konusu alacağı dava açıldıktan sonra davacıya iade etmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı, ancak davaya sebebiyet veren taraf davalı Kurum olduğu gözetilerek yargılama giderlerinin davalıya yüklenmesinin yerinde olduğuna karar verilerek, istinaf kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerinin hangi tarafça karşılanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldığı tarihte davacının haklı olduğu gözetilerek, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmiş ancak, yargılama gideri miktarının eksik hesaplanması nedeniyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı limited şirketin yaptığı adli yardım talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişilerin, kamuya yararlı dernek ve vakıflar dışında, 6100 sayılı HMK’nın 334. maddesi uyarınca adli yardımdan yararlanamayacağı gözetilerek davalı limited şirketin adli yardım talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüzel kişinin adli yardım talebinde bulunup bulunamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 334. maddesi uyarınca yalnızca gerçek kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıfların adli yardımdan yararlanabileceği, ticaret şirketi olan davalı tüzel kişinin adli yardımdan yararlanamayacağı gözetilerek adli yardım talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, temyiz aşamasında yaptığı adli yardım talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin kanun yoluna başvuru giderlerini ödeyebilecek durumda olduğunun değerlendirilmesi sonucu adli yardım talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının temyiz dilekçesindeki adli yardım talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin kanun yoluna başvuru giderlerini ödeyebilecek durumda olduğunun değerlendirilmesiyle adli yardım talebi reddedilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.