Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kötü Niyet”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının, davalıya borçlu olmadığının tespiti ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talebiyle açtığı menfi tespit davasında, mahkemenin davanın kısmen kabulüne ilişkin kararının temyizi üzerine, Yargıtay’ın kararı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, dinlenen tanık beyanları ve bilirkişi raporlarına dayanarak davacının borçlu olmadığına ve davalı tarafından kötüniyetli icra takibi yapıldığına dair yeterli ve geçerli deliller bulunduğu sonucuna varmasının isabetli olduğu değerlendirilerek, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Rekabet yasağı sözleşmesine aykırılıktan kaynaklanan cezai şarta ilişkin olarak düzenlenen senedin teminat senedi olup olmadığı ve davacının bu senetten dolayı borçlu olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle cezai şart olarak düzenlenen senedin geçerli olduğu, davacının rekabet yasağını ihlal ettiği ve bu nedenle senet bedelinden sorumlu olduğu, ayrıca davalı tarafın icra takibinde kötü niyetli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirket ile imzaladığı yurt dışı çalışma sözleşmesinin belirli süreli olup olmadığı, sözleşmenin niteliği, ücretin miktarı, fazla mesai ve yıllık izin ücreti ile asıl işverenin sorumluluğunun belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, belirli süreli sözleşmenin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 11. maddesindeki objektif koşulları taşımadığı iddiasının kötü niyetli olduğu, mahkemenin resen objektif sebep denetimi yapamayacağı, belirli süreli sözleşmenin haksız feshi nedeniyle davacının bakiye süre ücreti ve haksız fesih tazminatı taleplerinin değerlendirilmesi gerektiği, mahkemenin ise hatalı hukuki değerlendirme ile bakiye süre ücretini ihbar tazminatı, haksız fesih tazminatını ise kıdem tazminatı olarak kabul etmesinin hatalı olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ücret, fazla mesai ücreti ve kötü niyet tazminatı alacaklarının olup olmadığı, hüküm altına alınan alacakların net mi brüt mü olduğunun belirtilmemesi ve faiz başlangıç tarihlerinin belirlenmesi hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin nihai kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, bozmaya uyularak verilen kararda ise önceki karardan farklı bir durum olmadığı ve tarafların temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Olumlu yetki tespitine itiraz davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşletme toplu iş sözleşmesi yetki tespitine itirazda, 6356 sayılı Kanun'un 79. ve 2. maddeleri gereğince işletme merkezinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'nün bulunduğu yer mahkemesinin görevli ve yetkili olduğu gözetilerek, davacı vekilinin kötü niyetli temyiz istemi nedeniyle disiplin para cezasına çarptırılması suretiyle direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiği iddiasıyla açtığı davada, kıdem, ihbar ve kötü niyet tazminatları ile fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesinin fesih nedeninin haklı olduğu, fazla mesai alacaklarının ödendiği, kötü niyet tazminatı talep edebilmesi için gerekli yasal koşulların oluşmadığı ve diğer taleplerinin de ispatlanamadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverence iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip feshedilmediği, davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı, feshin kötü niyetli olup olmadığı, davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanmadığı ve dava konusu işçilik hak ve alacaklarının ispatı ve hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dayandıkları belgeler, uygulanması gereken hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçeler gözetilerek, yerel mahkemenin kararı usul ve yasaya uygun bulunmuş ve temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler bozma için yeterli görülmeyerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı işveren tarafından rekabet yasağını ihlal ettiği gerekçesiyle başlatılan icra takibine konu senedin teminat senedi olup olmadığı ve cezai şart miktarından yapılan indirimin yeterliliği ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin kanuni koşullarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, bozma kararına uygun olarak cezai şart miktarından indirim yaparak ve kötü niyet tazminatı talebini reddederek verdiği kararın, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozma ile kesinleşen hususların yeniden incelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı işverenden ayrıldıktan sonra, işe giriş esnasında imzaladığı senedin teminat senedi olduğunu ve haksız yere icra takibine konu edildiğini ileri sürerek, borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve kötü niyet tazminatı istemiyle açtığı menfi tespit davasında, cezai şarttan yapılan indirim oranının ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin kanuni koşullarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu ve kararda hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ayrıca bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların yeniden incelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketten kötü niyet tazminatı, yabancı dil tazminatı, ilave tediye, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ve yolluk alacaklarının olup olmadığı ve ilave tediye alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının genel müdürlük görevinin niteliği, ücret düzeyi, fazla çalışma emrinin bulunmaması, sözleşme feshinin kötü niyetli olduğuna dair ispat eksikliği, yıllık izin ücretlerinin ödendiğine dair deliller, yolluk ve yabancı dil tazminatına ilişkin iddiaların ispatlanamaması ve ilave tediyenin kısmen kabulünün isabetli olması gibi hususlar değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz başvurusunun reddine ve bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, eski işvereni tarafından kötü niyetle doldurulduğu iddia edilen bir bono nedeniyle borçlu olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, bono düzenlenmesine ilişkin alacak ve borç ilişkisini ispatlayamamaları ve davalının çelişkili ifadeleri göz önünde bulundurularak, bononun teminat senedi olduğu ve davalının kötü niyetli takip yaptığı gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının fazla mesai, hafta tatili, dini bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı ile kötü niyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen bozma nedenlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde öngörülen bozma sebeplerinden hiçbirini oluşturmadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.