Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Köy Senedi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetlik iddiasına dayalı olarak davalı adına kayıtlı taşınmazların tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemiyle açılan davada, davacının zilyetliğini ve satış iddiasını ispat edip etmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ibraz edilen köy senedinin geçerli bir satış senedi olarak kabul edilemeyeceği, diğer delillerin de davacının zilyetlik ve satış iddiasını ispatlamaya yeterli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının köy senedi ile satın aldığını ve uzun süredir kullandığını iddia ettiği taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında davalıların mirasbırakanı adına tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, kadastro kanununda öngörülen hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanağının kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği değerlendirilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tescil edilen taşınmazların davacıya ait olduğunun tespiti ve davacı adına tescili istemine ilişkin tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın taşınmazların mirasbırakanına ait olduğunu ispatlayamaması, davalı tarafın ise taşınmazları ivaz karşılığı devir aldığını gösteren köy senedini ibraz etmesi ve davacının senetteki imzayı kabul etmesi gözetilerek, davanın reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazların davacıya miras yoluyla intikal ettiğini iddia ederek açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalılar tarafından ileri sürülen taşınmaz satışının geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif, tanık beyanları ve köy senedi gibi delillerle davacının miras payını davalılara sattığının anlaşıldığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra açılan tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazların davacının miras hakkına dayanarak iptali ve kendi adına tescili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, taşınmazları 20.09.1974 tarihli köy senedi ile satın aldıklarını ispatlayamamaları ve mirasbırakanın taşınmazları ölünceye kadar kullanmış olması gözetilerek, yerel mahkemenin davacı mirasçının miras payı oranında tapu iptali ve tescil kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu babalarından kalan taşınmazın tamamının kardeşi adına tescil edildiğini iddia eden davacı, tapu kaydının iptali ve taşınmazın yarısının kendi adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılar arasında yapılan paylaşımı ve davacının miras payını devrettiğini gösteren köy senedi ile keşif ve taraf beyanları değerlendirilerek, davacının taşınmazdaki zilyetliğini davalıya devrettiği ve davalının da malik sıfatıyla kullandığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın, davacılar tarafından miras yoluyla iktisap edildiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, taşınmazın mirasbırakanları tarafından köy senedi ile satın alındığı iddiasını ispatlayamamaları ve tanık beyanlarının da bu iddiayı desteklememesi gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, taşınmazların davacıya ait olduğunu iddia ettiği köy senedi ile satış yoluyla iktisap iddiasının ve davalıların zilyetliğinin niteliğinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların satıcısı olan murisin vefatına kadar taşınmazları kullandığı, satıştan sonraki zilyetliğin ise mülkiyete dayanmayan feri zilyetlik olduğu ve davalı mirasçıların davayı kabul etmesi gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı kısmen kabulüne ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması, Yargıtay tarafından da uygun bulunmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.