Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Karşılıksız Yararlanma”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığa atılı karşılıksız yararlanma suçunun sabit olup olmadığının tespiti bakımından eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay'ın bozma ilamındaki asıl bozma nedenine uymasına rağmen, kabule göre yapılan bozma nedenine karşı direnme kararı vermiş olsa da, önceki kararında bulunmayan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurması nedeniyle verilen kararın yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın abonelik esasına göre yararlanılan suyu, sahibinin rızası olmadan ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tükettiği iddiasıyla açılan hırsızlık davasında, 6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi gereğince sanığın kurum zararını ödemesi halinde ceza verilmesine yer olmadığına karar verilip verilemeyeceği ve bu hususta eksik araştırma bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kaçak su kullanımının başladığı tarih, kaçak kullanım süresi, gerçek tüketim miktarı ve sanığın kastı hususlarında eksik araştırma yapıldığı, ayrıca 6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi ve 7143 sayılı Kanun kapsamında sanığa yasal hakları ve sonuçları bildirilmeden beraat kararı verilmesinin isabetsiz olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa, 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca katılan kurumun zararını gidermesi halinde ceza verilmesine yer olmadığına dair bildirimde bulunulmadan mahkûmiyet kararı verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un amacının yargılamayı hızlandırmak olduğu, sanığa zararın tespit edilip bildirilmesinden sonra ödeme için makul bir süre verilmesi ve ödenmesi halinde ceza verilmemesi gerektiği, aksi halde eksik araştırma yapılmış olacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanmaktan yargılanan sanığa, 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca, kurum zararını gidermesi halinde ceza verilmeyeceğine dair bildirimde bulunulup bulunulmaması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un amacının yargılamayı hızlandırmak olduğu, kanunda 6 aylık süre öngörülse de zararın tespiti ve sanığa bildirim yükümlülüğünün gözetilmesi gerektiği, sanığa tebligat yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan yargılanan sanığa, 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi gereğince, kurum zararını ödemesi halinde ceza verilmeyeceğine dair bildirim yapılmadan mahkûmiyet kararı verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesinin amacının yargılamayı hızlandırmak ve sanığa lehe bir düzenleme getirmek olduğu, bu nedenle sanığın kaçak elektrik kullanım bedeli tespit edildikten sonra kendisine bu bedeli ödemesi halinde ceza verilmeyeceği bildirilmesi ve ödeme için makul bir süre tanınması gerektiği, 6 aylık sürenin dolmasının sanığın bu haktan yararlanmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın başkası adına kayıtlı elektrik aboneliğini kullanarak kaçak elektrik tükettiği iddiasıyla yargılandığı davada, karşılıksız yararlanma suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı ve 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca zararın giderilmesi halinde ceza verilmeyip verilmeyeceği noktasında yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kaçak elektrik kullanımının tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde olup olmadığının, kullanılan sayaca müdahale edilip edilmediğinin ve sanığın kastının tespiti için eksik araştırma yapıldığı, ayrıca 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca sanığa, tespit edilecek zararı öderse ceza verilmeyeceğine dair bildirimde bulunulmadan beraat kararı verilmesinin usule aykırı olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kaçak elektrik kullanmaktan dolayı karşılıksız yararlanma suçundan beraatine ilişkin yerel mahkeme kararına direnilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan zararın belirlenmesi, sanığın sayaca müdahalesinin tespiti ve 6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi uyarınca zararın tazmini halinde ceza verilmeyeceğine dair usulüne uygun bildirim yapılmadan beraat kararı verilmesinin eksik araştırmaya dayandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik enerjisi hırsızlığı suçlamasıyla açılan davada, 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi gereğince sanığa kurum zararını gidermesi halinde ceza verilmeyeceği bildirilip bildirilmediği ve bu bildirim yapılmadan beraat kararının verilip verilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un amacının, kurum zararının ödenmesi halinde işin esasına girilmeden ceza verilmemesini sağlamak olduğu ve bu hususun sanığa bildirilmesinin zorunlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin sanığa bildirimde bulunmaksızın verdiği beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıksız yararlanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hükmün, sanığa 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca zararın giderilmesi halinde ceza verilmeyeceğine dair bildirimde bulunulup bulunulmadığı hususu gözetilmeden verilmesi nedeniyle bozulması üzerine, yerel mahkemenin direnme kararında yeni gerekçelere dayanmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay'ın bozma ilamına uymak yerine yeni gerekçelerle direnme kararı vermesi, bu kararın yeni hüküm niteliğinde olmasına ve Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 27. maddesi uyarınca Özel Dairenin denetimine tabi olmasına neden olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 2. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıksız yararlanma suçundan sanığın savunması alınmadan verilen beraat hükmüne karşı yapılan temyiz üzerine, yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma kararından sonra yerel mahkemece sanığa davetiye tebliğ edilmeden ve duruşmadan haberdar edilmeden direnme kararı verilmesi, sanığın bozmaya karşı beyanlarının alınmaması nedeniyle savunma hakkının kısıtlanması olarak değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıksız yararlanma suçundan sanığın beraatine ilişkin verilen hükmün, sanığa kurum zararını gidermesi halinde 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilebileceği hususunda bildirimde bulunulup bulunulmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin bozma ilamına karşı verdiği direnme kararında, ilk hükümde yer almayan yeni gerekçeler ileri sürerek yeni bir hüküm tesis etmiş olması ve bu yeni gerekçelerin daire denetiminden geçmemiş olması gözetilerek, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu kabul edilmiş ve dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin sahibinin rızası olmaksızın tüketmesi eylemi nedeniyle 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2. maddesi uyarınca zararın giderilmesi halinde ceza verilmeyeceğine dair bildirimde bulunulup bulunulmayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin bozma ilamına uymamasına rağmen verdiği kararın, yeni gerekçeler içermesi ve ilk kararda bulunmayan hususları değerlendirmesi nedeniyle yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 2. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.