Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Marka Hakkı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, bir taşınmazı satış görünümü altında davalıya devretmesinin muris muvazaası olarak nitelendirilerek tapu kaydının iptali ve tescili, olmazsa tenkisi ile marka hakkından kaynaklı alacak istenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın satış bedelinin mirasbırakan tarafından ödendiğinin ispatlanamaması, marka hakkının davalı tarafından tescil ettirilmiş olması ve davacının tenkis davasını açarken hak düşürücü süreye uymuş olmasına rağmen taşınmazın bedelinin mirasbırakan tarafından ödendiği iddiasını ispatlayamaması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin kararı bozulmuş, yerel mahkemenin kararı gerekçe düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait internet sitesi üzerinden davacının tescilli markasını taşıyan taklit ürünlerin satışının yapılması nedeniyle marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluştuğu iddiasıyla açılan davada, internet sitesi işleticisinin sorumluluğunun olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, ilk kararından sonra yürürlüğe giren 5651 sayılı Kanun'u da dikkate alarak verdiği karar, yeni bir delile dayanıp gerekçesini değiştirdiğinden direnme kararı niteliğinde olmadığı gözetilerek, dosyanın Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin ürün ambalajında kullandığı kırmızı kupa şeklinin, davacı şirketin tescilli şekil markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ambalaj yoluyla haksız rekabet iddiasının tespiti özel ve teknik bilgi gerektirdiğinden, mahkemenin bilirkişi incelemesi yaptırmadan hüküm kurması usule aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taklit ürünleri satmak suretiyle marka hakkına tecavüz suçundan ceza mahkemesinde yargılanan mağaza çalışanlarının, marka hükümsüzlüğü davası açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Markanın hükümsüzlüğünü isteyebilecek "zarar gören kişi" kavramının geniş yorumlanması ve 556 sayılı KHK'nin 61/c maddesi gereğince marka hakkına tecavüz yoluyla kullanılan ürünleri satan ve bu nedenle yargılanan davacıların, tanınmış bir marka ile iltibas oluşturduğu iddiasıyla marka hükümsüzlüğü davası açma ehliyetine sahip oldukları gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının "galletta & creperie" ibaresiyle krep satışı yapmasının davacının "creperie" ibareli tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı markasının hükümsüzlük davası olmadığı ve tescilli olduğu halde mahkemenin marka hakkına hukuki koruma sağlamadığı gerekçesinin yerinde olmadığı, ayrıca davalı kullanımının 556 Sayılı KHK'nin 12. maddesi kapsamında değerlendirilemeyecek nitelikte marka kullanımı niteliğinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yayımlanan gazetenin, davacının marka hakkına tecavüz oluşturup oluşturmadığı ve davalıların, 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 9/2. maddesinde düzenlenen istisnadan yararlanıp yararlanamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk hakimini, suçun oluşmadığının tespitine ilişkin maddi olgular bakımından bağlayıcı nitelikte olduğu, ancak Anayasa Mahkemesi'nin 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 9/2. maddesinin ikinci cümlesini iptal etmesiyle oluşan yeni hukuki durum nedeniyle, ceza mahkemesi kararının kesinleşmesinin beklenmesine gerek kalmadığı ve yerel mahkemenin direnme kararının bu yönüyle yerinde olduğu gözetilerek, dosyanın işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacı kuruma ait markanın izinsiz kullanılması sebebiyle talep edilen maddi tazminatın miktarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 132 Sayılı Türk Standartları Enstitüsü Kuruluş Kanunu'nun 14. maddesine dayanılarak çıkarılan ve TSE markasının izinsiz kullanımında emsal belge kullanma ücretinin iki katı tazminat öngören TSE Ürün Belgelendirme Yönergesi hükmünün uygulanması gerektiği değerlendirilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı şirketin tescilli markasına benzer bir işareti kullanması nedeniyle marka hakkına tecavüz edilip edilmediği ve davacının tecavüze karşı uzun süre sessiz kalmasının hak düşürücü süre oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin tescilli marka kullanımının davacının marka hakkına tecavüz oluşturduğu, davacının marka tecavüzüne karşı uzun süre sessiz kalmasının hak kaybına yol açmayacağı ve davalı şirketin tescilsiz marka kullanımına itiraz edildiğinden sessiz kalma durumunun da oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.