Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Rücuan Alacak”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı Kurum ile imzaladığı mesleki eğitim kursları düzenleme sözleşmesi kapsamındaki istihdam taahhüdünü yerine getirmemesi sebebiyle davacı Kurumun, davalı şirketten rücuan alacak istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin sözleşmede yer alan istihdam yükümlülüğünü yerine getirmediği ve bu durumun daha önceki kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla da sabit olduğu gözetilerek davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, yerel mahkeme kararının onanmasına, ancak davalı şahıs yönünden husumet yokluğu tespit edildiğinden, ilk derece mahkemesi kararının bu davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işveren yönünden, 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca rücuan alacak koşullarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortalının işe giriş bildirgesinin iş kazasından önce Kurum’a verilip verilmediği hususunun mahkemece yeterince araştırılmadığı, iş kazasından sonra düzenlenen işe giriş bildirgesinin hukuki bir değer taşımadığı, bir aylık bildirim süresi geçtikten sonra iş kazası meydana gelmiş ise 10. maddenin uygulama koşullarının oluştuğu ve Özel Daire bozma kararında belirtilen hususlara uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sigortalıya yaptığı ödemeleri işverenden rücuen isteyebilmesi için, işverenin kusurunun olup olmadığı ve sigortasız işçi çalıştırmaktan sorumlu tutulup tutulamayacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı SGK vekilinin, ilk hükme yönelik temyiz itirazlarının Özel Dairece reddedilmesi ve hakkındaki hükmün kesinleşmesi nedeniyle, direnme kararını temyizde hukuki yararı bulunmadığı gözetilerek temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası nedeniyle rücuan alacak davası açıldıktan sonra davalı işveren tarafından ödenen alacak miktarının davayı tamamen konusuz bırakıp bırakmadığı ve yerel mahkemenin direnme kararının yeterli gerekçeye sahip olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, Özel Daire’nin bozma gerekçelerine karşı, özellikle de davalı işverenin kusur oranının belirlenmesi ve ileride açılacak davalara etkisi hususunda yeterli ve açıklayıcı bir gerekçe sunulmadığı, bu nedenle de direnme kararının Anayasa’nın 141/3. maddesi ile 6100 sayılı HMK’nın 297. ve mülga 1086 sayılı HUMK’nın ilgili maddelerine aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: SGK tarafından işveren aleyhine açılan rücuan alacak davasında, iş kazası sonucu sürekli işgöremezlik durumuna giren sigortalının maluliyet oranının tespiti için 506 sayılı Kanun'un 109. maddesindeki prosedürün uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu ile Adli Tıp Kurumu raporları arasında çelişki olması halinde, 2659 sayılı Adli Tıp Kanunu'nun 15. maddesi gereğince Adli Tıp Genel Kurulu'ndan rapor alınarak sigortalının sürekli işgöremezlik oranının kesin olarak belirlenmesi gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası geçiren sigortalıya yapılan ödemelerden dolayı Sosyal Sigortalar Kurumu'nun rücuan alacak davasında, asıl işverenin alt işverenle birlikte sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ek fabrika inşaatı işinin, asıl işveren olan dokuma fabrikasının işinin bölüm veya eklentisi niteliğinde olmadığı ve iki ayrı bağımsız iş sözleşmesi konusu olduğu gözetilerek, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 87. maddesindeki alt işveren-asıl işveren ilişkisinin bulunmadığı ve asıl işverenin rücuan sorumluluğunun olmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Asıl işveren ile taşeron arasında yapılan sözleşme kapsamında, asıl işverenin işçilere ödediği işçilik alacaklarını taşerondan rücuen talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmenin, asıl işveren-taşeron ilişkisini düzenleyen 1475 sayılı İş Kanunu'nun 1/son maddesi kapsamında değil, tarafların akdi sorumluluklarına göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tasfiye edilmiş ve ticaret sicil kaydı terkin edilmiş bir limited şirkete karşı, iş kazası nedeniyle Sosyal Sigortalar Kurumu'nun rücuan alacak davası açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye işlemlerinin eksik yapılması ve iş kazası nedeniyle doğacak rücuan alacak ihtimalinin tasfiye memuru tarafından dikkate alınmaması nedeniyle şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabul edilemeyeceği, bu nedenle davacı Kurum'a tüzel kişiliğin ihyası için dava açma imkanı tanınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya tebligat yapılmadan verilen hükmün, davalının temyiz hakkını kullanmaması nedeniyle kesinleşip kesinleşmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma ilamında, davalıya hükmün tebliğ edilmemiş olması sebebiyle temyiz hakkı kullanılamadığı ve hükmün kesinleşmediği belirtilerek, mahkemenin tebligat yapılıp yapılmadığını araştırması ve bu araştırmaya dayalı yeni bir hüküm vermesi gerektiği gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, vergi cezası ödemeleri nedeniyle davalılardan rücuan alacak talebinde bulunup bulunamayacağı hususunda yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve davalıların vergi cezasına neden olan eylemlerde kusur ve sorumluluklarının belirlenmesi gerektiği, bu husus araştırılmadan davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.