Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Rücuan Tazminat”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı şirketler ile davacı arasında imzalanan hizmet alımı sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların yetki sözleşmesine rağmen ilk itirazda yetki itirazında bulunmamaları nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 19. maddesi gereğince davanın açıldığı Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yetkili hale geldiği gözetilerek, yargı yerinin Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ayıplı mal satışından kaynaklanan rücuan tazminat davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin ifa yeri ve davalının yerleşim yerinin Bursa olması, davacının yetkisiz mahkemede dava açması ve davalının Bursa mahkemelerinin yetkili olduğu yönündeki itirazı gözetilerek, Bursa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Van Bölge Adliye Mahkemesi veya Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi'nden hangisinin, Muradiye Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği rücuan tazminat kararı hakkında istinaf incelemesi yapmaya yetkili olduğuna ilişkin yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Muradiye Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararı, Van Bölge Adliye Mahkemesi'nin faaliyete geçtiği tarihten sonra verildiğinden ve 5235 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesi gereğince yargı çevresi değişikliği öncesi verilen kararlar dışında kalan dosyaların yeni yargı çevresindeki bölge adliye mahkemesince incelenmesi gerektiği gözetilerek, Van Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların sahte evrak düzenlemek suretiyle davacı kuruma verdiği zarardan dolayı açılan rücuan tazminat davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, davalıların haksız fiillerinden kaynaklanan bir tazminat davası niteliğinde olduğu ve yasal dayanağının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49. ve devamı maddeleri olduğu gözetilerek asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan rücuan tazminat davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin, asliye hukuk mahkemesince verilen ve uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığını belirterek görevsizlik kararı veren hükmü onaması ve dosyanın sulh hukuk mahkemesine gönderilmesi nedeniyle, sulh hukuk mahkemesinin görevli mahkeme olduğu ve özel daire kararının bağlayıcılığı gözetilerek, yargı yerinin sulh hukuk mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu Sosyal Güvenlik Kurumu'nun rücuan tazminat davasında hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiilden doğan rücuan tazminat davalarında, haksız fiilin gerçekleştiği yer mahkemesinin yetkili olduğu ve iş kazasının Ankara'da meydana geldiği, davalıların birinin ise İstanbul Bakırköy'de ikamet ettiği gözetilerek, Bakırköy 20. İş Mahkemesi'nin yetkisizliğine ve uyuşmazlığın Ankara mahkemelerinde çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca elektrik tarifesi indirimi uygulayan davacının, Hazine Müsteşarlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'na karşı rücuan tazminat isteminde bulunduğu davada, Ekonomi Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın davaya dahil edilip edilmeyeceği ve hangi bakanlığın sorumlu olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine Müsteşarlığı’nın borç ve alacaklarının 637 sayılı KHK ile Ekonomi Bakanlığı’na, Ekonomi Bakanlığı bünyesindeki Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü’nün de 703 sayılı KHK ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na devredilmiş olması nedeniyle, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekirken eksik taraf teşkili ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yapı malikinin sorumluluğuna dayalı rücuan tazminat davasında, davalılardan birinin ölümü halinde mirasçılarının davaya dahil edilmemesi, tazminat hesabının denetime elverişli şekilde yapılmaması ve takas mahsup def'inin hatalı değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılardan birinin vefat etmesi halinde mirasçılarının davaya dahil edilmeden yargılamaya devam edilmesi, tazminat hesabının denetime elverişli ve anlaşılabilir şekilde yapılmaması ve takas mahsup def'inin hatalı değerlendirilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Okulda meydana gelen bir olayda okul yönetiminin kusurlu olup olmadığı ve rücuan tazminat ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyulmasıyla davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hak gözetilerek, davalıların kusurlu olduğu kabul edilmiş ve tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Temyiz istemine konu direnme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan 5219 sayılı Kanun ile belirlenen temyiz kesinlik sınırının altında kalınması nedeniyle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.