Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigortalılık Başlangıç Tarihi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti ve belirli tarihler arasında Bağ-Kur sigortalısı olarak çalışıldığının tespiti davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7036 sayılı İş Kanunu'nun 6. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6, 14 ve 19. maddeleri uyarınca, davalının yetki itirazında bulunmaması ve davacının dava açma konusunda seçimlik hakkı olduğu gözetilerek, davanın ilk açıldığı Alanya 2. İş Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın hizmet tespiti niteliğinde olduğu, kesin yetki kuralı bulunmadığı ve davalının yetki itirazında bulunmadığı gözetilerek, davanın ilk açıldığı İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesinin görevli olduğuna ve bu mahkemenin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı meslek odasının üye işyeri kaydını düzenli tutmaması nedeniyle davacının geç emekli olduğunu ileri sürerek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunması.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının oda kaydının mahkeme kararıyla düzeltilmesinin tek başına emeklilik tarihini değiştirmeye yetmeyeceği, ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumu nezdinde sigortalılık başlangıç tarihinin de düzeltilmesi gerektiği ve davalı odanın sorumluluğunun ancak bu durumda söz konusu olabileceği gözetilerek yerel mahkemenin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Fiili çalışmanın tespiti için işe giriş bildirgesinin tek başına yeterli olmadığı, Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca tanık beyanları, sigorta sicil numarası gibi ek delillerle desteklenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında yetkili mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sigorta başlangıç tarihine ilişkin itirazının Antalya Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü'nün işlemine ve davacının şahsi dosyasının da Antalya'da bulunmasına dayandığı, bu nedenle uyuşmazlığın Antalya SSK şubesinin işleminden kaynaklandığı gözetilerek, Antalya İş Mahkemesinin yetkili olduğu ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigortalının doğum tarihinin tashihine ilişkin mahkeme kararının, sigortalılık ve tahsis işlemlerinde uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 120/2. maddesi gereğince, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortasına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında sigortalının ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin esas alınması gerektiği gözetilerek, ilk tescil tarihinden sonra yapılan yaş tashihinin sigorta işlemlerinde dikkate alınamayacağı ve bu nedenle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ürettiği pamuk ürününü özel kuruluşlara tesliminden dolayı davacı adına tevkifat yoluyla kesilen Bağ-Kur priminin, Kurum hesabına intikal edip etmediğinin araştırılmasına gerek olup olmadığı ve Kuruma intikal ettirilmemiş ise sorumluluğun davacıya yüklenip yüklenemeyeceği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tarımsal faaliyette bulunduğuna dair karinelerin varlığına ve tevkifat yoluyla prim kesintisinin yapıldığına rağmen, 2926 sayılı Yasa'nın 7. maddesi uyarınca sigortalılık için Kuruma başvuru zorunluluğu ve tevkifatın Kurum hesabına intikalinin sigortalılık başlangıcı için önem arz etmesi gözetilerek, tevkifatın akıbetinin araştırılmadan verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurtdışında çalışan bir Türk vatandaşının, 3201 sayılı Kanun uyarınca yaptığı yurtdışı hizmet borçlanması sonrasında yaşlılık aylığı bağlanma koşullarının, 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. maddesindeki kademeli geçiş hükümlerine göre mi yoksa 4759 sayılı Kanun ile değişik 60. maddesine göre mi değerlendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. maddesinin uygulanmasında, daha önce Türkiye'de sigortalı tescili olmayanların, maddenin yürürlük tarihinden sonra, yürürlük tarihinden öncesine ait süreler için yaptıkları yurtdışı hizmet borçlanmalarının da dikkate alınması gerektiği ve sigortalılık başlangıç tarihinin yurtdışındaki ilk sosyal sigorta giriş tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuş, ancak davalı Kurum'un diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 3201 sayılı Kanuna göre 4759 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden sonra yapılan yurtdışı borçlanmasına rağmen sigortalılık başlangıç tarihinin nasıl belirleneceği ve yaşlılık aylığı koşullarının 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. maddesine göre mi yoksa 4759 sayılı Kanunla değişik 60. maddesine göre mi değerlendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uluslararası sözleşmelerin iç hukuk normlarından üstünlüğü ve 3201 sayılı Kanun ile sağlanan hakların korunması amacıyla, yurtdışında geçen sürelerin borçlanılması halinde sigortalılık başlangıç tarihinin sözleşme hükümlerine göre belirleneceği ve 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. maddesi uyarınca yaşlılık aylığı koşullarının değerlendirileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak yaşlılık aylığı tahsis koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: 4759 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra 3201 sayılı Kanun uyarınca yapılan yurtdışı borçlanması ile kazanılan sigortalılık süresinin başlangıç tarihinin nasıl tespit edileceği ve bu süreye göre yaşlılık aylığı tahsis koşullarının nasıl belirleneceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4759 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden sonra 3201 sayılı Kanun'a göre yapılan yurtdışı borçlanmalarının 506 sayılı Kanun'un Geçici 81. maddesi uygulamasında gözetilmesi ve sigortalılık başlangıç tarihinin de uluslararası sözleşme hükümleri uyarınca belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuş, ancak Yüksek Özel Daire bozma nedenine göre davalı Kurum vekilinin yaşlılık aylığı tahsis koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin ve diğer temyiz itirazları incelenmediğinden bu hususların incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemi.
Gerekçe ve Sonuç: Fiili çalışmanın varlığının tespiti için işe giriş bildirgesi dışında, bildirgenin Kuruma intikal tarihi, hak düşürücü süre, bildirgedeki bilgiler, sigorta sicil numarası gibi hususların da değerlendirilmesi ve tanık beyanlarıyla örtüşüp örtüşmediğinin inandırıcılık ilkesi çerçevesinde incelenmesi gerektiği gözetilerek, eksik incelemeyle verilen direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.