Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Suçluyu Kayırma”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanık ...'in, diğer sanık ...'in işlediği nitelikli kasten öldürme suçuna yardım edip etmediği hususunda Bölge Adliye Mahkemesi ile Yargıtay 1. Ceza Dairesi arasında oluşan görüş ayrılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'in, diğer sanık ile olay günü birlikte hareket etmiş olması, olay sırasında yakın mesafede beklemesi ve sonrasında aracı kullanarak sanık ...'e yardım etmiş olmasına rağmen, öldürme eylemine iştirak iradesinin bulunmadığı, eylemlerin suçluyu kayırma kapsamında değerlendirilebileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına ve dosyanın Ceza Genel Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların kasten öldürme ve suçluyu kayırma suçlarından mahkumiyetlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sürecinin usul ve yasaya uygun olarak gerçekleştirildiği, delillerin yeterli olduğu, sanıkların eylemlerinin sabit olduğu ve suç vasıflarının doğru belirlendiği gözetilerek, katılan vekili ile sanıklar müdafiinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suça sürüklenen çocuk hakkında verilen nitelikli kasten öldürme suçundan mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan istinaf başvurusunun, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir çocuğun suçluyu kayırma suçundan beraatine ve diğer çocuğun cezasının onanmasına karar verilmesi üzerine katılan vekilinin temyiz istemiyle Yargıtay’a taşınması.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin suça sürüklenen çocuğun eylemini suçluyu kayırma suçu olarak nitelendirmesinde ve diğer çocuk hakkında haksız tahrik indirimi uygulamasında isabetsizlik bulunmadığı, delillerin takdirinde ve cezanın belirlenmesinde hukuka aykırılık görülmediği gözetilerek katılan vekilinin temyiz istemi esastan reddedilerek hükümler onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu mu, suç üstlenme suçunu mu, yoksa müşterek faillik veya yardım suretiyle suçluyu kayırma suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, alkollü olarak trafik kazasına sebebiyet veren babasının suçunu üstlenerek, karakolda gerçeğe aykırı beyanda bulunması ve bu beyanla yetkililerin babasının işlediği suçtan dolayı soruşturma yürütmesini engellemeye çalışmasının suçluyu kayırma suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyandan verdiği mahkumiyet kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürme suçuna yardımı mı yoksa suçluyu kayırma suçunu mu oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay öncesi ve sırasındaki davranışları, olay yerinden ayrılmaması, asli faillerin eylemlerini izleyerek cesaret vermesi ve olay sonrasında suç faillerini olay yerinden uzaklaştırmasının kasten öldürme suçuna yardım kastıyla gerçekleştirildiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın suç üstlenme suçundan beraatine ilişkin yerel mahkeme kararına Yargıtayca bozma verildikten sonra, yerel mahkemenin direnme kararı üzerine, Yargıtay dairesi ile yerel mahkeme arasında oluşan uyuşmazlık; sanığa atılı eylemin sabit olup olmadığı, sabit ise suç üstlenme mi yoksa suçluyu kayırma mı olduğu noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaası alınmadan, sanığa esas hakkında savunma yapma imkanı tanınmadan ve son sözü sorulmadan hüküm kurulması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlandığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin tasarlayarak kasten öldürme suçuna yardım mı yoksa suçluyu kayırma suçunu mu oluşturduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, asıl failin eylemini bilmeden ve suça katkı sağlama kastı olmaksızın, olaydan sonra güvenlik görevlilerini yanlış yönlendirerek asıl faillerin yakalanmasını engellemeye çalıştıkları ve bu eylemlerinin suçluyu kayırma suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin sanıkları tasarlayarak kasten öldürme suçuna yardım etmekten cezalandıran hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, alkollü olarak araç kullanırken kaza yapan oğlunun suçunu üstlenmesinin suç üstlenme suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın üstlendiği eylem, her ne kadar kendi açısından alkol kullanımı nedeniyle trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu oluşturmasa da, oğlunun yaralanması nedeniyle taksirle yaralama suçunu da içerdiğinden ve sanık gerçeğe aykırı olarak bu suçu da üstlendiğinden suç üstlenme suçunun oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın başkası adına suç üstlenmesinin suçluyu kayırma suçu mu yoksa suç üstlenme suçu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, alkollü araç kullanarak kaza yapan bir kişinin suçunu üstlenmesinin, hem suç üstlenme suçunu hem de suçluyu kayırma suçunu oluşturduğu, ancak bu iki suç arasında özel norm - genel norm ilişkisi bulunmadığı ve fikri içtima hükümleri gereğince daha ağır cezayı gerektiren suçluyu kayırma suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin suçluyu kayırma mı yoksa suç üstlenme suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, alkollü olarak trafik kazası yapan ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işleyen bir başkasının yerine geçerek suçu üstlenmesinin, üstlenilen fiilin ceza hukuku anlamında suç teşkil etmemesi ve sanığın bu eyleminin gerçek suçluyu adli makamlarca yapılacak soruşturma işleminden kurtarmaya yönelik olması nedeniyle suçluyu kayırma suçunu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.