Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan iptal, bedel ve senetlerin iadesi davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu uyuşmazlığın taşınmaz aynına ilişkin bir uyuşmazlık olmayıp, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olması ve tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinde de açılabilmesi gözetilerek, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan Ankara 8. Tüketici Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici davasında, davalı şirketin yerleşim yeri ile davacının yerleşim yeri mahkemeleri arasında yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici davalarında davacının yerleşim yeri mahkemesinde de dava açılabileceği ve davacının bu seçimlik hakkını kullanarak Adana Tüketici Mahkemesinde dava açtığı gözetilerek Adana 4. Tüketici Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde açılan tazminat davasında, iki farklı tüketici mahkemesinin yetkisizlik kararı vermesi üzerine, uyuşmazlığın çözümü için başvurulan Yargıtay'ın hangi mahkemenin görevli olduğuna karar vermesi.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 6/1. maddesi ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73/5. maddesi birlikte değerlendirilerek, davalının yetki itirazında doğru yetkili mahkemeyi göstermemesi ve davacının yerleşim yerinin bulunduğu Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) tüketici davaları açılabilecek mahkemeler arasında olması gözetilerek, ilk açılan yer mahkemesi olan Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan bedel iadesi davasında, görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73/5. maddesi uyarınca tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerindeki mahkemede açılabileceği ve davanın ilk açıldığı yer mahkemesinin yetkili olması gerektiği gözetilerek İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinin görevli ve yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Devre mülk sözleşmesinin iptali ve bedel iadesi davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Devre mülk hakkının taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olması ve davanın taşınmazın aynına ilişkin olmayıp tüketici hukuku kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73/5. maddesi uyarınca tüketicinin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu gözetilerek ... 5. Tüketici Mahkemesi'nin görevli ve yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Devre mülk sözleşmesinin iptali ve bedel iadesi davasında hangi tüketici mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların tüketici mahkemelerinde çözümlenmesi gerektiği ve HMK’nın yetki kurallarına göre davalı şirketin yerleşim yerindeki tüketici mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, ... Anadolu 5. Tüketici Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında ayıplı mal nedeniyle açılan bedel indirimi davasında, hesaplama yöntemine itiraz edilmemesi ve istinafta bulunulmaması nedeniyle bozulan Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı direnme kararının verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının bilirkişi raporuna itiraz ettiği ve istinaf dilekçesinde de hesaplama yöntemine itirazlarını belirttiği, Bölge Adliye Mahkemesi'nin de davalının bu itirazlarını gerekçeli kararında özetlediği gözetilerek, bozma kararının yerinde olduğu anlaşıldığından direnme kararı onanmış ve dosyanın Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ayıplı olduğu tespit edilen seri üretim buzdolabının arka ayak sac parçasındaki ayıbın giderilmesi talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece üründeki arka ayak sac parçasının ayıplı olduğunun tespitine karar verilmiş olmasına rağmen, 6502 sayılı Kanun'un 74/2. maddesindeki ayıbın giderilmesine ilişkin hükmün değerlendirilmemesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konut satın almak için kullanılan bağlı kredinin akıbetinin ve bankanın sorumluluğunun kapsamının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka tarafından davacıya kullandırılan kredinin, niteliği itibariyle bağlı kredi olması ve davalı bankanın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 35. maddesi uyarınca müteselsil sorumluluğunun kredi miktarı ile sınırlı olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının sattığı villaların bulunduğu sitedeki yolun kamu yolu olması sebebiyle davacının uğradığı değer kaybı zararının tazmini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazdaki ayıbın açık ayıp niteliğinde olduğu ve davacı tarafından süresinde ihbar edilmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin tazminat isteminin kabulüne ilişkin kararının bozulması ve davanın reddine ilişkin istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, satın aldığı dairede, satış vaadi sözleşmesi ve tanıtım broşürlerinde belirtilen özelliklerin eksikliği nedeniyle oluşan değer kaybının davalıdan tahsili istenmesine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, teslim aldığı bağımsız bölümdeki açık ayıplara ilişkin, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi gereğince, süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin belirlenen tarihte ifa edilmemesi nedeniyle davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmeyi feshetmesi ve ödediği bedelin iadesi talebi ile bağlı kredi veren bankanın sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka tarafından davacıya kullandırılan kredinin bağlı kredi niteliğinde olduğu ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 35. maddesi uyarınca bankanın müteselsil sorumluluğunun kredi miktarı ile sınırlı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.