Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Turizmi Teşvik Kanunu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Turizmi Teşvik Kanunu uyarınca elektrik tarifesi indirimi uygulayan davacının, Hazine Müsteşarlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'na karşı rücuan tazminat isteminde bulunduğu davada, Ekonomi Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın davaya dahil edilip edilmeyeceği ve hangi bakanlığın sorumlu olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine Müsteşarlığı’nın borç ve alacaklarının 637 sayılı KHK ile Ekonomi Bakanlığı’na, Ekonomi Bakanlığı bünyesindeki Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü’nün de 703 sayılı KHK ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na devredilmiş olması nedeniyle, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekirken eksik taraf teşkili ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Turizm belgeli bir işletmenin, su tüketim bedelini, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'nun 16. maddesinde öngörülen indirimli tarifeden mi, yoksa 4736 sayılı Kanun gereğince işyeri tarifesinden mi ödemesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4736 sayılı Kanun'un 1. maddesi ile indirimli su tarifesi uygulamasının kaldırıldığı, Bakanlar Kurulu Kararı ile de 2634 sayılı Kanun kapsamındaki turizm belgeli işletmelere sadece elektrik aboneliğinde indirimli tarife uygulanacağı belirlendiğinden, davacının su tüketim bedelleri için indirimli tarife talep etmesinin yasal dayanağı bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Turizm belgeli bir işletmenin su tüketim bedelinin, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'nun 16. maddesindeki indirimli tarife hükmüne göre mi yoksa 4736 sayılı Kanun ile kaldırılan indirimli tarife uygulamasına göre mi hesaplanması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4736 sayılı Kanun ile 2634 sayılı Kanun'un 16. maddesindeki indirimli tarife uygulamasının kaldırıldığı ve 2002/4100 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile sadece elektrik aboneliğinde indirimli tarife uygulamasının devamına karar verildiği gözetilerek, davacı işletmenin su tüketim bedelinin indirimli tarifeden yararlanamayacağı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Turizm belgeli bir otelin elektrik faturalarına, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'na aykırı şekilde fazla tahakkuk ettirildiği iddiasıyla açılan istirdat davasında, davanın kısmi dava mı yoksa belirsiz alacak davası mı olduğu ve zamanaşımının uygulanıp uygulanmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava açarken elektrik tarifelerinin ve tüketim miktarının belli olması nedeniyle alacağını hesaplayabileceği, dolayısıyla davanın belirsiz alacak davası değil kısmi dava olduğu, ıslahla artırılan talep kısmına ilişkin zamanaşımının dolduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Turizm belgeli bir otelin su faturalarının, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'nun 16. maddesine göre indirimli tarifeden değil, ticarethane tarifesinden hesaplanması nedeniyle açılan istirdat davasının reddi.
Gerekçe ve Sonuç: 4736 sayılı Kanun ile 2634 sayılı Kanun’un 16. maddesindeki su ve gaz indirimine ilişkin hükmün yürürlükten kaldırıldığı ve Bakanlar Kurulu kararıyla sadece elektrik indiriminin devam ettirildiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Turizm belgeli bir otelin su faturalarının, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'na göre indirimli tarifeden değil de ticarethane tarifesinden hesaplanması nedeniyle fazla ödenen ücretlerin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 4736 sayılı Kanun ile 2634 sayılı Kanun'un 16. maddesindeki su indirimine ilişkin hükmün kaldırıldığı ve Bakanlar Kurulu kararıyla sadece elektrik aboneliğinde indirimli tarife uygulanmasının kararlaştırıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Turizm belgeli bir işletmeye sağlanması gereken elektrik enerjisi desteğinin ödenmemesi nedeniyle, mahkeme kararıyla davacı şirketten tahsil edilen bedelin rücuen tahsili için açılan davada, faizin ödeme tarihinden itibaren mi yoksa dava tarihinden itibaren mi işleyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Rücu hakkının, asıl borç ilişkisinden bağımsız, yeni bir hak olduğu ve rücu edenin zararının ödeme anında doğduğu gözetilerek, davalının ayrıca ihtara gerek olmaksızın faizin ödeme tarihinden itibaren işleyeceğine karar verilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.