Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Uzamış Zamanaşımı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Ölüm nedeniyle ölenin yakınlarının açtığı maddi tazminat davasında zamanaşımı def'inin uygulanıp uygulanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Destekten yoksun kalma tazminatı talebinde, fiilin Türk Ceza Kanunu'nun 85. maddesinde düzenlenen taksirle ölüme sebebiyet verme suçunu oluşturması nedeniyle 15 yıllık uzamış zamanaşımı süresinin uygulanacağı gözetilerek, davanın zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasında zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ve uygulanacak zamanaşımı süresinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davalarında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 109. maddesinin uygulanması gerektiği, somut olayda zararın öğrenildiği tarihten itibaren iki yıllık zamanaşımı süresinin ve beş yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresinin geçtiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısmi ıslah yoluyla talep edilen tazminata karşı zamanaşımı definin ileri sürülüp sürülemeyeceği ve bu bağlamda, ıslah ile talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı için zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, ıslahın yapıldığı tarihten itibaren hüküm ifade ettiği ve davacının kısmi davada saklı tuttuğu fazlaya ilişkin hakkını kullanmak için yaptığı ıslah talebinin ilk davanın açıldığı tarihten itibaren işlemeye başlayan 5 yıllık uzamış zamanaşımı süresi içerisinde yapılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasına bağlı maddi tazminat davasında, uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Trafik Kanunu'nun 109/2. maddesi uyarınca, maddi tazminat davasının konusunun cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve Ceza Kanunu'nda bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı öngörülmesi halinde, fail hakkında mahkumiyet kararı verilmemiş veya ceza davası açılmamış olsa dahi uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı gözetilerek, yerel mahkemenin zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasında, ıslah yoluyla artırılan talep kısmı için zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazası nedeniyle oluşan maddi tazminat davalarında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 109/2. maddesi uyarınca ceza kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı süresinin uygulanacağı, ancak zararın öğrenilmesinden sonraki ıslahın bu zamanaşımı süresini etkilemeyeceği ve ıslah dilekçesinin zamanaşımı süresi geçtikten sonra verilmesi nedeniyle ıslah edilen kısım için zamanaşımının gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasında, davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davalarında, eylemin ceza kanununda suç teşkil etmesi halinde ceza kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı süresinin uygulanacağı, davalı hakkında dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu ölüme ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan verilen mahkumiyet kararına dayanılarak, 765 sayılı TCK ve 5237 sayılı TCK hükümleri uyarınca davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılmış olduğunun anlaşılması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı şirkete yatırılan paranın geçerli bir ortaklık ilişkisi dışında kaldığının tespiti ve iadesi talebinin zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının alacak isteminin 7,5 yıllık uzamış zamanaşımı süresinden sonra açılması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının menkul kıymet işlemlerinden kaynaklanan zararından davalıların sorumlu olup olmadığı, zarar miktarı, davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı ve zamanaşımının uygulanıp uygulanmayacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların 27.05.2008 tarihinden sonraki zarardan sorumlu oldukları, davacının ise vekilini denetlemediği ve basiretli bir tacir gibi davranmadığı için %50 oranında müterafik kusurlu olduğu ve haksız fiilde ceza davası nedeniyle uzamış zamanaşımı uygulanacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.