Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yüksek Sağlık Kurulu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Yüksek Sağlık Kurulu kararına itiraz üzerine Adli Tıp Kurumu raporlarında davacının maluliyet oranının 1479 ve 5510 sayılı Kanunlarda aranan oranlarda olmadığının tespiti karşısında, maluliyet aylığı bağlanıp bağlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporlarının Kurum için bağlayıcı, davacı için ise lehine olan maluliyet oranı yönünden itiraz edilmediği ve sadece başlangıç tarihi yönünden itiraz olduğu gözetilerek, Adli Tıp Kurumu raporundaki maluliyet oranının davacı aleyhine değerlendirilemeyeceği ve direnme kararının onanması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu maluliyet oranının tespiti davasında, Yüksek Sağlık Kurulu ile Adli Tıp Kurumu raporları arasında çelişki olması halinde, Adli Tıp Genel Kurulu raporunun yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2659 sayılı Adli Tıp Kanunu'nun 15/f maddesi uyarınca Adli Tıp Genel Kurulu'nun sağlık kuruluşları ve Adli Tıp İhtisas Daireleri arasındaki çelişkileri kesin olarak çözme yetkisine sahip olduğu, yargılamanın hızlandırılması gerekliliği ve Adli Tıp Genel Kurulu raporunun hukuka ve olaya uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kesilen maluliyet aylığının yeniden bağlanması için mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Maluliyet aylığı bağlanması veya kesilmesinin, çalışma gücünün kayıp oranının belirlenmesine ilişkin yasal prosedürün izlenmesine bağlı olduğu ve mahkemenin bu hususta eksik inceleme yaptığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maluliyet aylığı bağlanması davasında, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli olup olmadığı ve maluliyet aylığı bağlanıp bağlanamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Maluliyet aylığı bağlanması için gerekli incelemelerin yapılmadan ve çalışma gücü kaybı oranının başlangıç tarihi itibariyle Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu’ndan sorulmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan, mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının iş göremezlik oranının, dava konusu iş kazasından önceki yaralanmalar da dâhil edilerek belirlendiği iddiasıyla davalı tarafından yapılan itirazların incelenmesinin gerekli olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş kazası sonucu oluşan iş göremezlik oranının tespitinde, yasal çerçevede düzenlenen raporlara itibar edilmesi ve davalının bu konudaki itirazlarının değerlendirilmesi gerektiği, aksi halde eksik inceleme yapılmış olacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maluliyet aylığına hak kazanıldığı iddiasıyla açılan davada, yerel mahkemenin direnme kararının yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, direnme kararında, ilk kararında değerlendirmediği ve Özel Daire tarafından incelenmeyen yeni bir rapora ve gerekçeye dayanarak karar vermesi nedeniyle, direnme kararının usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı, yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Malullük aylığının iptali üzerine açılan davada, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporunun bağlayıcılığı nedeniyle Adli Tıp Kurumu'ndan ek rapor alınmasına gerek olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu kararlarının 506 sayılı Kanun'un 109. maddesi uyarınca Kurum için bağlayıcı olması ve davacının lehine olan rapora itiraz etmemesi gözetilerek, Adli Tıp Kurumu'ndan ek rapor alınmasına gerek olmadığı ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası geçiren sigortalının meslekte kazanma gücü kayıp oranının tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırmanın hüküm vermeye yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 95. maddesindeki yasal prosedürün işletilmesi, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporunun dikkate alınarak Adli Tıp Kurumu raporu ile çelişip çelişmediğinin değerlendirilmesi ve sonuca göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazası geçiren davacının açtığı meslekte kazanma gücü kaybı oranının tespiti davasında, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporu alınmadan Adli Tıp Kurumu raporları ile hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 95. maddesindeki yasal prosedürün işletilmesi ve öncelikle Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu'ndan rapor alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.