Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zilyetliğe Dayalı Tescil”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Zilyetliğe dayalı tescil davasının kısmen kabulünde, davalı Hazine ve Belediye aleyhine karar verilmesine rağmen yargılama giderlerinin ve harçların davacıya yüklenmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin harçlardan muaf tutulmuş olması, davacının haklı çıktığı davada yargılama giderlerinin davacıya yüklenmesini haklı çıkaracak bir yasal dayanak oluşturmadığı, 6100 sayılı HMK'nın 326/1. maddesi uyarınca kural olarak yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınması gerektiği, aksi yöndeki uygulamanın Anayasa’nın mülkiyet hakkını koruyan 35. ve adil yargılanma hakkını düzenleyen 36. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine aleyhine açılan zilyetliğe dayalı tescil davasının kısmen kabulü halinde, davacı lehine hükmedilen kısım için yargılama giderlerinin ve harçların davacıdan alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince yargı harçlarından muaf tutulmuş olması, davacının davasında kısmen haklı çıktığı durumda dahi, yargılama giderlerinin ve harçların davacıdan alınamayacağı ve davacı tarafından yatırılan harcın iade edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bu hususta düzeltilerek onanması gerektiğine dair karşı oy görüşü oluşturulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı tescili davasında, davacı lehine karar verilmesi halinde yargılama giderleri ve harcının davacıdan alınıp alınamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine aleyhine açılan tescil davalarında, Hazine'nin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince yargı harçlarından muaf olması ve HUMK 428. maddesi uyarınca temyiz incelemesinde, yalnızca kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte hususların değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, davacı lehine verilen tescil kararı onanmış, ancak davacıdan alınan harcın iadesi gerektiği yönündeki muhalefet şerhi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı tescil davasında, davacı lehine karar verilmesi halinde yargılama giderleri ve harçların davacıdan alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin yasal hasım sıfatıyla davalı olduğu ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince harçlardan muaf tutulduğu, diğer davalının ise harçtan muaf olmadığı, davacının zilyetlik şartlarını sağlayarak davasında haklı çıktığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı tescil davasında davacı lehine karar verilmesine rağmen yargılama giderlerinin ve harçların davacıya yüklenmesinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine aleyhine açılan tescil davalarında, davacı lehine hüküm verilse dahi, Hazinenin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince yargı harçlarından muaf olması ve 6100 sayılı HMK'nın 326/1. maddesinde yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınacağına dair genel kural bulunması karşısında, davacının yargılama giderleri ve harçlardan sorumlu tutulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı tescili davasında, davanın kısmen kabulü halinde davacı lehine karar verilen kısım için yargılama giderlerinin ve harçların davacıdan alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 326. maddesinde yargılama giderlerinin aleyhine karar verilen taraftan alınacağı hükmü ve davalı Hazine'nin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi ile yargı harçlarından muaf tutulmuş olması gözetilerek, davacı lehine hüküm kurulan kısım için davacıdan yargılama gideri ve harç alınmasının HMK'ya ve Anayasa'nın mülkiyet hakkını düzenleyen 35. maddesine aykırı olmadığı değerlendirilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapusuz taşınmazın zilyetliğe dayalı tescili davasında, davacının davasının kabulüne karar verilmesine rağmen yargılama giderleri ve harçların davacı üzerinde bırakılıp bırakılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine aleyhine açılan tapu tescil davalarında, Hazine'nin yasal hasım sıfatıyla davalı olarak yer alması ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereği yargı harçlarından muaf olması sebebiyle, davacının davasının kabulü halinde dahi yargılama giderleri ve harçların davacı üzerinde bırakılabileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının davacı lehine olan (A) ve (C) parselleri yönünden onanmasına, davacı tarafından talep edilmeyen (B) parseli yönünden ise bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapusuz taşınmazın zilyetliğe dayalı tescili davasında, davacının davasının kısmen kabulü halinde yargılama giderleri ve harçların davacıdan alınıp alınamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin nihai kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, davalı Hazine'nin harçlardan muaf tutulmasının yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine engel teşkil etmediği ve usuli kazanılmış hak yönünden bozma kararı sonrası yapılan yargılamada değişiklik yapılamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı tescili davasında, davalı Hazine'nin yargılama giderlerinden muaf tutulup tutulmayacağı ve davacı lehine kısmi kabul kararı verilmesi halinde karar ve ilam harcının kimden tahsil edileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin yasal hasım sıfatıyla dava dışı kalması halinde dahi yargılama giderlerinden muaf tutulması gerektiği, ancak davanın kısmen kabul edilmesi nedeniyle davacıdan tahsil edilmesi gereken karar ve ilam harcının miktarında düzeltme yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı olarak tescili istemine ilişkin davada, davacı lehine karar verilmesi halinde yargılama giderleri ve harçlardan kimin sorumlu olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının zilyetliğe dayalı tescil koşullarını sağladığı ve davalı Hazine'nin temyiz itirazlarının kararın bozulması için yeterli olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine verdiği tescil kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayalı tescil davasında, davacı lehine karar verilmesi halinde yargılama giderleri ve harcın kimden tahsil edileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Hazine'nin 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince yargı harçlarından muaf olması ve davacının davasında haklı çıkması nedeniyle, davacı tarafından yatırılan peşin harcın iadesine karar verilmesi gerektiği, aksi halde mülkiyet ve mahkemeye erişim hakkına kanunla değil yargı içtihadıyla sınırlama getirilmiş olacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine verdiği tescil kararı onanmış ancak yargılama giderlerinin davacıdan tahsiline ilişkin hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro sırasında köy boşluğu olarak tescil harici bırakılan yerin zilyetliğe dayalı tescili davasında, davacı lehine verilen kısmi kabul kararına karşı davalı Hazine tarafından yapılan temyiz üzerine, yargılama giderlerinin davacıdan alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Hazinenin yasal hasım sıfatıyla dava dışı bırakılan alanın tescilinde yargılama giderlerinden muaf tutulduğu ancak davacı lehine hükmedilen kısım için davacının yargılama giderlerini ödemesi gerektiği, aksi uygulamanın Anayasa'nın mülkiyet hakkını güvence altına alan 35. ve hak arama özgürlüğünü düzenleyen 36. maddelerine aykırılık oluşturmayacağı, HMK'nın 326/1. maddesi ile yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasının temel ilke olduğu gözetilerek yerel mahkemenin davacı aleyhine yargılama giderlerine hükmeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.