Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çağrışım”
- Uyuşmazlık: Davalı marka başvurusuna yapılan itirazın reddi üzerine açılan davada, taraf markaları arasında iltibas olup olmadığı ve davacının fikri mülkiyet hakkına dayanıp dayanamayacağı hususlarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fikri mülkiyet hakkına dayanması hususunun ve taraf markaları arasındaki çizgisel düzlemin çağrışım yoluyla markaları birbirine yanaştırıp yanaştırmadığının değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca bilirkişi raporuna yapılan itirazların yeterince incelenmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli "ROMAN" markasının sahibi ile sonradan "ROMANO BOTTA" markasını tescil ettiren taraf arasındaki marka hükümsüzlüğü davasında, davalı markanın davacı markaya çağrışım yapıp yapmadığı ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı markanın, davacı markasının ayırt edici kısmını içermesi ve ortalama bir tüketicinin hafızasında benzer etki bırakması nedeniyle karıştırılma ihtimali olduğu, davalının haksız rekabet oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı adına tescilli "... Cafe" ve "Ab'u ... Cafe" markalarının 556 sayılı KHK’nın 7. maddesinde belirtilen mutlak ret nedenlerine dayanarak hükümsüzlüğünün tespiti ve terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Markalardaki "... " ibaresinin tescilli olduğu hizmet sınıfı açısından tasviri nitelikte olmadığı, coğrafi kaynak konusunda olsa dahi dolaylı çağrışımın mutlak ret nedeni oluşturmayacağı ve halkı yanıltacak nitelikte bulunmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın müştekiye yönelik telefon görüşmelerindeki sözlerinin cinsel taciz suçunu oluşturup oluşturmadığı ve suçun unsurlarının oluşması halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın evli ve müştekiye göre ileri yaşta olması, aralarında önceden duygusal bir ilişki bulunmaması ve ilk telefon görüşmesinde cinsel çağrışım yapan ifadeler kullanması nedeniyle eylemin cinsel taciz suçunu oluşturacağı, ancak ikinci aramanın aile içi infialin önlenmesi amacıyla yapılmış olması ve bu kapsamdaki sözlerin cinsel amaç taşımadığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının tanınmış markasıyla benzer bir markanın, davalı tarafından farklı ürünler için tescil ettirilmek istenmesi üzerine, davacının 556 sayılı KHK'nin 8/4. maddesi uyarınca haksız yararlanma, itibar zedelenmesi ve ayırt edici karakterin zedelenmesi iddiasıyla açtığı marka hükümsüzlük davasında, davalı markanın tescilinin bu madde kapsamında reddi gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tanınmış markanın, kişisel bakım ürünleri sektöründeki traş bıçakları için tescilli olması, davalı şirketin markasının ise endüstriyel ve zirai alet/makine sektöründe kullanılacak olması, her iki markanın hitap ettiği tüketici kitlesi ve ürünlerin kullanım amaçlarının farklılığı gözetilerek, davalı markanın kullanımının davacının tanınmış markasından haksız yararlanma, itibarını zedeleme veya ayırt edici karakterini zedeleme sonucunu doğurmayacağı değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya ait tanınmış "DARDANEL" markası ile davalıya ait "Dardanel BiliSİM" markasının farklı sınıflardaki kullanımının davacının tanınmış markasından haksız yararlanma, itibar zedelemesi veya ayırt edici karakterini zedeleme oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, 556 sayılı KHK’nın 8/4. maddesindeki tescil engeli oluşturan koşulların somut olayda bulunup bulunmadığının, tanınmış marka ile diğer marka arasında bağlantı kurulup kurulamayacağı hususunun ve bu bağlantının haksız yararlanmaya yol açıp açmayacağının yeterli derecede araştırılmadan ve eksik bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: "SÜTLER+Şekil" marka tescil başvurusuna, "SÜTER+Şekil" markalarının sahibi tarafından yapılan itiraz üzerine, "süt ve süt ürünleri" için karıştırılma ihtimali bulunup bulunmadığı ve "SÜTER" ibaresinin tanımlayıcı olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı markasındaki "SÜTER" ibaresinin "süt ve süt ürünleri" için tanımlayıcı olmadığı, davacı başvurusu ile davalı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait “...” marka başvurusu ile davacının “ZORLU” esas unsurlu markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik ve iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı marka başvurusunda "ZORLU" kelimesinin çoğul ekiyle ve "AYHAN SEYHAN" ibaresinin eklenmesiyle kullanılmasına rağmen, davacının "ZORLU" esas unsurlu çok sayıdaki markası ve ortalama tüketici nezdinde yaratacağı izlenim dikkate alındığında, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesine neden olabilecek düzeyde benzerlik bulunduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin "CERAMO" ibareli marka başvurusu ile davacının "CERAN" ibareli markaları arasında, "Elektriksiz pişirme aletleri" malları yönünden benzerlik bulunup bulunmadığı ve YİDK kararının iptali şartlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin marka başvurusunun, davacı markalarının asıl unsurunu oluşturan "CERAN" ibaresinin ilk dört harfini içermesi ve eklenen "MO" kısmının yeterli ayırt edicilik sağlamaması, ayrıca "CERAN" ibaresinin Almanca "seramik" anlamına gelse de Türkiye'deki ortalama tüketici tarafından ayırt edici bir işaret olarak algılanması nedeniyle, markalar arasında karıştırılma ihtimali bulunduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait "Eryap+Şekil" ibareli marka ile davacıya ait "Evyap" ibareli markalar arasında iltibas tehlikesi bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarının görsel benzerliği ve kapsamlarındaki malların aynı türden olması nedeniyle ortalama tüketici nezdinde karıştırılma ihtimali bulunduğu, bu nedenle 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında ilişkilendirilme ihtimalini içerecek şekilde benzerlik bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin marka başvurusunda yer alan "sticks" ibaresinin, davacı şirketin tescilli "stick" ve "stix" ibareli markalarıyla benzerlik teşkil edip iltibas ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin "Feast Cheese Sticks+Şekil" marka başvurusunda yer alan "sticks" ibaresinin, tescil kapsamındaki mallar bakımından tanımlayıcı ve yardımcı unsur olarak kabul edilemeyeceği, davacı şirketin tescilli "stick" ve "stix" ibareli markalarıyla aynı veya benzer mallar üzerinde kullanılması halinde tüketicilerde iltibasa yol açabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Benzer mallar için tescil edilmiş olan iki marka arasında karıştırılma ihtimali bulunup bulunmadığı ve bu hususun tespiti için uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tescil için başvurusu yapılan marka ile tescil edilmiş markanın görsel olarak benzerlik taşıması, örtüşen mallar bulunması ve karıştırılma ihtimalinin tespiti için mal/hizmet benzerliğinin uzman bilirkişilerce değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.