Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çakışan Çalışmalar”
- Uyuşmazlık: Davacının ölen eşinin davalı işyerinde çalıştığı belirtilen sürelerde sigortalı çalışıp çalışmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ölen eşinin, uyuşmazlık konusu dönemde başka işyerlerinde de çalıştığına dair kayıtların bulunması, davacının bu kayıtların gerçekliğini kabul edip etmediğinin ve iptalini isteyip istemediğinin sorulmamış olması ve diğer işverenlerin davaya dahil edilmemiş olması nedeniyle eksik inceleme yapıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının anonim şirketlerdeki çalışmalarının hizmet akdine mi yoksa Bağ-Kur sigortalılığına mı tabi olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak SSK'dan emeklilik hakkının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının anonim şirketlerdeki çalışmalarının hizmet akdine dayanıp dayanmadığının, şirket ortaklığı sıfatıyla mı yoksa genel müdür sıfatıyla hizmet akdiyle mi çalıştığının tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı, bu hususun tespitinin SSK ve Bağ-Kur sigortalılıkları çakışmasının belirlenmesi için önem arz ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 506 sayılı Kanun kapsamındaki hizmetleri ile çakışan 1479 sayılı Kanun kapsamındaki hizmetlerinin iptali ve isteğe bağlı sigorta primlerinin geçerli Bağ-Kur primlerine dahil edilmesi talebiyle açtığı tespit davasında, çakışan sigortalılık durumunda hangi sigortalılık statüsüne öncelik verileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un yürürlükte olmadığı dönemde çakışan sigortalılıklarda baskın sigortalılığa üstünlük tanınması gerektiği, somut olayda davacının emek ve mesaisini ağırlıklı olarak 506 sayılı Kanun kapsamındaki çalışmasına tahsis ettiğinin anlaşılması nedeniyle, 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık süreleri ile çakışan Esnaf Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin iptaline karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının aynı dönemde hem SSK hem de Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı olması sebebiyle çakışan sigortalılıklardan hangisinin geçerli olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki dönemde çakışan sigortalılıklarda baskın olan sigortalılığın esas alınması gerektiği ve davacının SSK’lı çalışmasının baskın olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı işyerinde sigortasız çalıştırıldığı iddiasıyla açtığı hizmet tespiti davasında, mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, kamu düzenini ilgilendiren hususlar nedeniyle hâkimin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, davada ise mahkemece yeterli araştırma yapılmadan eksik incelemeyle hüküm kurulduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının ticari araç şoförlüğü yaptığı dönemde 5510 sayılı Kanun'un ek 6. maddesi kapsamında yaptığı sigortalılık başvurusunun, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iptal edilerek primlerinin Tarım Bağ-Kur sigortalılığına sayılması işleminin iptali.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ticari araç şoförlüğü yaptığına dair tanık beyanları ve trafik cezaları gibi delillerle sabit olması ve bu faaliyetinin tarımsal faaliyetine baskın olduğunun anlaşılması gözetilerek, davalı Kurumun işleminin iptaline ve davacının ticari araç sigortalılığının geçerli olduğuna dair yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle kıdem, ihbar ve fazla mesai ücretlerine hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, BİMER başvurusunda işten kendi isteğiyle ayrıldığını beyan etmesi ve üst düzey yönetici olarak çalıştığı dönemde fazla mesai ücreti talebinde bulunamayacağı, sonrasında ise fazla çalışma yaptığını ispatlayamaması gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 2007 Ekim - 2015 Ağustos döneminde davalı şirkette kesintisiz çalıştığı iddiasıyla açtığı hizmet tespiti davasında, dava dışı şirketlere yapılan sigortalılık bildirimleri ve davalı şirketle aralarındaki ilişkinin araştırılıp araştırılmayacağı hususunda yerel mahkemenin direnme kararının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında kamu düzeninin ilgilendirilmesi ve resen araştırma ilkesi gereğince, dava dışı şirketlere yapılan bildirimlerin davalı şirketle olası bağlantısının araştırılması, tanık beyanlarındaki çelişkilerin giderilmesi, işyerinin niteliğinin ve davacının çalışma şeklinin belirlenmesi, mevsimlik çalışma durumunda hak düşürücü süreye ilişkin hususların değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, imzalı ücret bordrolarına rağmen tanık beyanlarıyla hizmetin tamamının tespit edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarının kamu düzenini ilgilendirdiği, bu nedenle hâkimin özel bir duyarlılık göstererek delilleri kendiliğinden toplaması gerektiği ve davacının imzalı ücret bordrolarında eksik bildirilen süreler haricindeki çalışmalarının tanık beyanlarıyla doğrulandığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, ölen eşinin davalı şirket bünyesinde çalıştığının tespiti istemiyle açılan hizmet tespiti davasında, yerel mahkemenin kabul kararına karşı yapılan temyiz üzerine Yargıtay'ın bozma ilamına rağmen direnme kararı vermesi üzerine uyuşmazlık Hukuk Genel Kurulu'na taşınmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin, hizmet tespiti davalarının kamu düzeni ile ilgili olması ve eksik inceleme gerekçesiyle verdiği bozma kararına uyulması gerektiği, yeterli araştırma yapılmadan ve deliller tam olarak değerlendirilmeden hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının istifa yoluyla ayrıldığı önceki kamu kuruluşunda geçen hizmet süresinin, yaşlılık aylığı nedeniyle son kamu kuruluşundan kıdem tazminatı alırken hesaba katılıp katılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca kıdem tazminatına hak kazandıran sebepler arasında istifanın yer almaması ve davacının önceki işinden istifa ile ayrıldığı, dosyada zorlayıcı nedenlerin varlığına dair bir kanıt bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.