Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı”
- Uyuşmazlık: İdari bir işlem niteliğindeki müfettiş raporuna karşı açılan iptal davasında husumet yönünden doğru davalıya dava açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Müfettiş raporunu düzenleyen merci Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olduğu ve idari işlemlere karşı açılan iptal davalarında husumetin işlemi yapan idareye yöneltilmesi gerektiği gözetilerek, ... Genel Müdürlüğünün davada taraf olmaktan çıkarılmasına ve davalı Bakanlık lehine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilerek, ilk derece mahkemesinin kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın olumsuz yetki tespitine karşı açılan davada, işyerinin işkolunun yetki başvurusundan sonra değiştirilmesinin yetki tespitine etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşyerinin işkolunun tescilden sonra, usulüne uygun olarak değiştirilmediği ve yetki başvurusu tarihinde işyerinin "Taşımacılık" işkolunda tescilli olduğu, davacı sendikanın da bu tarihte çoğunluğu sağladığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın, ikiye ayrılan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı aleyhine açılması nedeniyle husumet yönünden yanılgı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, teftiş raporu başlığında yer alan eski Bakanlık adını esas alarak dava açması ve dava dilekçesinde doğru hasmı belirtmemesi kabul edilebilir bir yanılgı olarak değerlendirilerek, 6100 sayılı HMK'nın 124. maddesi uyarınca taraf değişikliğine olanak tanınması gerektiği gözetilerek mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigortalının aynı döneme rastlamayan çalışmaları nedeniyle farklı iki sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık aylığı bağlanmasının mümkün olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal güvenlik sisteminin çifte sigortalılık üzerinden birden fazla yaşlılık aylığına hak kazanılmasına olanak vermeyen yapısı ve 2829 sayılı Kanun'un aynı tarihlere rastlamayan hizmetlerin birleştirilmesi kuralı gözetilerek, davacının farklı kurumlardaki hizmetlerinin birleştirilerek tek bir yaşlılık aylığı bağlanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin depo işyerinin hangi işkoluna girdiğine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın işkolu tespit kararına yapılan itirazın kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı tarafından dava dilekçesinde talep edilmeyen teknik servis işyerinin işkolusu hakkında hüküm kurmasının taleple bağlılık ilkesine aykırı olması ve davanın yalnızca dava konusu olan depo işyerinin işkolu tespiti ile sınırlı olması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş müfettiş raporuna itiraz davasında husumetin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na yöneltilip yöneltilemeyeceği ve raporu düzenlenmesine sebebiyet veren işçinin davaya dahil edilip edilmemesi gerektiği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı Kanun'un 92. maddesi kapsamındaki iş müfettişi raporuna itiraz davalarında, Bakanlığın yasal hasım olduğu, ayrıca kimliği belirlenebilen şikayetçi veya ihbar eden işçinin de davaya dahil edilmesi gerektiği, aksi halde şekli anlamda zorunlu dava arkadaşlığına aykırı davranılmış olacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı sendikanın, davacı işverenin işletmesinde toplu iş sözleşmesi yapmak için gerekli yetkiye sahip olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işverenin işyerlerinden birinin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 5. maddesinde öngörülen usule aykırı olarak, davalı sendikanın faaliyet gösterdiği işkoluna dahil edildiği ve bu değişikliğin hukuki sonuç doğurmayacağı gözetilerek, yetki tespit kararının iptaline karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı çalışanı tarafından açılan tespit davasında, husumetin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, ayrı işyeri olan bağımsız işverenler olduğu ve 7144 sayılı Kanun ile 3294 sayılı Kanun’da yapılan değişikliğin vakıfların özel hukuk tüzel kişiliği statüsünü değiştirmediği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına ve davalı Bakanlığa husumet yöneltilemeyeceğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nda çalışan bir işçinin ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının, kamu kurumu niteliğinde örgütlenmiş ve kamu hizmeti ifa eden kurumlar olduğu, dolayısıyla 6772 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilerek çalışanlarına ilave tediye ödenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak alacak miktarı ve diğer hususlar yönünden temyiz incelemesi yapılmak üzere dosya Yargıtay 9. Hukuk Dairesine gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı bankanın vakıf sandığı tarafından ödenmesi gereken emekli ikramiyesini, vakıf senedinde yapılan değişiklikten haberdar olmadığı iddiasıyla talep etmesi üzerine, davacının söz konusu değişiklikten haberdar olup olmadığı ve buna bağlı olarak emekli ikramiyesine hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, vakıf senedindeki değişikliğin yapıldığı tarihte banka şubesinde yönetici olarak çalıştığı, değişikliğin yapıldığı genel kurula katılacak delegenin seçildiği toplantıya başkanlık ettiği ve değişiklik sonrasında genel kurul tutanağının gönderildiği dikkate alınarak, davacının vakıf senedindeki değişiklikten haberdar olduğu ve bu değişiklikle getirilen şartları yerine getirmediği için emekli ikramiyesine hak kazanamadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 5502 sayılı Kanun ile Sosyal Güvenlik Kurumu çatısı altında birleştirilen SSK ve Bağ-Kur’un, Kurumun tüzel kişiliği kazanmasının ardından açılan davalardaki hukuki statüleri ve mahkeme kararının infaz kabiliyeti.
Gerekçe ve Sonuç: 5502 sayılı Kanun ile SSK ve Bağ-Kur'un tüzel kişiliklerinin sona erip Sosyal Güvenlik Kurumu’nun tüzel kişiliğinin oluşması ve davalı vekillerinin de direnme kararını temyiz ederken Sosyal Güvenlik Kurumu adına hareket etmiş olmaları gözetilerek, mahkeme kararının hüküm fıkrasına “Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan” ibaresinin eklenmesi suretiyle direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.