Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çaresizlik”
- Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin basit dolandırıcılık suçunu mu yoksa kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hastanede yatan eşinin yanında bulunan katılanın, eşinin tedavisiyle ilgili işlemler sırasında sanık tarafından kendisini hastane görevlisi olarak tanıtıp, tedavi masrafı bahanesiyle dolandırıldığı olayda, katılanın eşinin hastalığı nedeniyle çaresiz durumundan yararlanıldığı gözetilerek, sanığın eyleminin TCK'nin 158/1-b maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna ve yerel mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında fuhuş suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, hukuka aykırı delillere dayalı olup olmadığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılıp katılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın fuhuş eyleminin cebir, tehdit, hile veya çaresizlikten yararlanma olmaksızın gerçekleştiği, mağdurların rızasının bulunduğu ve bu nedenle 6284 sayılı Kanun kapsamında şiddet tanımı içine girmediği, dolayısıyla Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının olmadığı ve davadan haberdar edilme zorunluluğunun bulunmadığı, ancak suçta kullanılan aracın sahibinin davaya katılma talebinin değerlendirilmemiş olması nedeniyle gerekçeli kararın kendisine tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve aracın sahibine tebligat yapılmak üzere dosyanın Yargıtay 18. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdureyi hile ile fuhuşa teşvik edip etmediği ve eylemin TCK'nun 227/4. maddesindeki nitelikli fuhuş suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin beyanları, tanık anlatımı ve olayın gelişimi birlikte değerlendirildiğinde sanığın, mağdureyi iş vaadiyle kandırıp başka bir ile götürerek fuhuşa teşvik ettiği ve bu eylemin TCK'nun 227/4. maddesindeki nitelikli halin unsurlarını taşıdığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünde temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 3. ve 61. maddeleri uyarınca orantılılık ilkesine uygunluk bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurun çaresizliğinden faydalanarak, gece vakti ve kalabalık olmayan bir yerde işlediği fiilin ağırlığı, olaydaki vahamet ve mağdurun yaşı gibi hususlar gözetilerek temel cezanın alt sınırdan uzaklaştırılmak suretiyle belirlenmesinin TCK’nın 3. ve 61. maddeleri uyarınca orantılılık ilkesine uygun olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı, davacının korkutma yoluyla iradesinin fesada uğratılarak taşınmazlarını kendisine devrettiği iddiasıyla açılan tapu iptal ve tescil davasına karşı, davacının iddiasının asılsız olduğunu ve devir işleminin rızasıyla gerçekleştiğini savunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, ağır hastalığı ve içinde bulunduğu çaresizlik durumu nedeniyle davalı tarafından korkutularak taşınmazlarını devrettiğine dair yerel mahkeme kararında isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davalı lehine direnme kararı onanmıştır. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında fuhuş suçuyla ilgili olarak alınan iletişimin denetlenmesi kararları üzerine elde edilen delillerin suç tarihi itibarıyla hukuka uygun olup olmadığı ve hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde TCK'nın 227/3. maddesinin yürürlükten kaldırılmış olması ve fuhuş suçunun CMK 135/6'da sayılan katalog suçlar arasında yer almaması nedeniyle, iletişimin tespiti ile elde edilen delillerin hukuka aykırı olduğu ve hükme esas alınamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet kararının bozulması onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın eşini öldürme eyleminin meşru savunma kapsamında olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın savunmasının olay yeri inceleme tutanağı ve otopsi raporu gibi maddi delillerle çeliştiği, sanığın boğazını sıktığını iddia ettiği eşinin vücudunda ciddi darp izleri bulunmadığı, ayrıca olay anında sanığın yanında bıçak gibi başka savunma araçları da varken bunları kullanmadığı, bu sebeple meşru savunma koşullarının oluşmadığı ve sanığın eşini yoğun tahrik altında kasten öldürdüğü gerekçesiyle yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fuhuş suçunda aynı mağdurun farklı zamanlarda birden çok kez fuhuş yapmasına aracılık edilmesi durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Fuhuş suçunun, 5237 sayılı TCK’da temadi suç olarak düzenlenmediği, genel kadın tanımının suçun maddi unsurunu değil fuhşu meslek edinen kişiyi tanımladığı, aynı mağdura karşı değişik zamanlarda işlenen birden fazla fuhuş fiilinin aynı suç işleme kararı kapsamında gerçekleştirilmesi halinde TCK’nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanabileceği gözetilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı oğlu aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasında, davacının iradesinin sakatlanıp sakatlanmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, diğer taşınmazların devri hususunda iradesinin fesada uğratıldığı iddiasını destekler nitelikte, tarafların baba-oğul olması, davacının birden fazla taşınmazını aynı gün devretmesi, miras yoluyla intikal eden taşınmazlar ve davacı adına kayıtlı taşınmazlar için ayrı ayrı satış sözleşmeleri düzenlenmiş olması, tanık beyanları ve taşınmazların değerleri arasında fahiş fark bulunması gibi olgular değerlendirilerek istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Ceza Genel Kurulu’nun bozma kararına uyulduktan sonra verilen hükme karşı direnilmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Genel Kurulu’nun bozma kararına uyularak verilen karar yeni bir karar niteliğinde olduğundan ve Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı direnme yasağı bulunduğundan, dosyanın temyiz incelemesinin yapılması için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.