Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çek Alacağı”
- Uyuşmazlık: Davacıların, davalı banka tarafından başlatılan icra takiplerinde borçlu olmadıkları miktarın tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekillerinin karar düzeltme istemlerinin, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesinde sayılan karar düzeltme sebeplerinden hiçbirini içermemesi gözetilerek, istemin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Faktoring yoluyla ciro edilen çekle ilgili açılan menfi tespit davasında, çekteki alacağın bir mal satışına dayanıp dayanmadığı ve faktoring şirketinin çeki yönetmeliğe uygun şekilde iktisap edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Çekteki alacağın mal satışına dayandığını gösteren fatura, iskonto ön ödeme belgesi ve alacak bildirim formu gibi belgelerin varlığı ve faktoring sözleşmesi ile devir işleminin ödeme yasağı kararından önce yapılmış olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satış sözleşmesi nedeniyle bedelin geç ödenmesinden kaynaklı işlemiş faiz alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davacı tarafça takip konusu edilen faiz alacağının doğup doğmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının asıl alacağını çek olarak alırken faiz alacağını saklı tuttuğuna dair bir beyanda bulunmaması ve çekle belirlenen yeni ödeme tarihini kabul etmesinin, faiz alacağından feragat anlamına geldiği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konkordato projesine dahil olan çek alacağının ilk taksidinin ödenmemesi üzerine açılan konkordatonun kısmen feshi davasında, çekin borçluya ibraz edilip edilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Konkordato alacağının çekişmeli olmadığı ve komiserlerce incelendiği, taksit vadesinde ödeme yapılmadığı ve çekin ibrazı şartının aranmasının doğru olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muhatap bankaya ibraz edilip tahsil edildikten sonra bankanın elinden çıkarak keşide tarihinde değişiklik yapılıp yeniden tedavüle konulan çeke dayalı maddi tazminat davasında, davacının zarara uğramadan önce çeki ciro yoluyla aldığı kişiden tahsil yoluna gitmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava tarihi itibarıyla henüz bir zararının doğmamış olması, çeki ciro yoluyla aldığı kişiden talep edebilme hakkının bulunması ve bankanın kusurlu davranışından doğan zararın mevcut değil muhtemel zarar niteliğinde olması gözetilerek, davacının öncelikle cirantasına başvurması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan açılmış bir kamu davasının bulunup bulunmadığı ve suç unsurlarının oluşup oluşmadığı hususunda Yargıtay dairesi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamede suçun adı, sevk maddesi ve fiilin açıkça belirtilmiş olması nedeniyle sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kamu davası açılmış olduğu, ancak sanığın suça konu çeki önceden doğan borç nedeniyle verdiğinin anlaşılması ve hile unsurunu oluşturacak kandırıcı davranışlarda bulunmadığının tespit edilmesi nedeniyle nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mal alımı karşılığında verildiği iddia edilen çeklerin ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından açılan alacak davasında, davacının iyiniyetli üçüncü kişi olup olmadığı ve çeklere dayalı alacağın varlığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinin tefecilik suçundan verilen mahkûmiyet kararının maddi vakıa yönünden hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olması ve davacının mal alımı karşılığında çekleri aldığına dair iddiasını ispatlayamaması değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muhasebecilik hizmet sözleşmesinden kaynaklanan ücret alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın, davacıya ödeme yaptığını ispatlayamaması ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli ve yerinde olması gözetilerek, yerel mahkemenin davacının ücret alacağının varlığına ve icra takibinin devamına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sıra cetvelinde yer alan davalı alacağının muvazaalı olduğu iddiasıyla davacının sıra cetveline itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, takibe dayanak senetlerin hangi ticari ilişkiye dayandığını ispatlayamaması ve taraf defterlerinin birbirini doğrulamaması nedeniyle davalı alacağının muvazaalı olduğu, davacının ise takibe konu çeklerin ibraz tarihlerine göre alacağının davalıdan önce doğduğu gözetilerek, davacı lehine kısmi kabul kararı verilmiş ve direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Konkordato mühleti verilmeden önce bankaya tevdi edilen ve mühleti müteakip tahsil edilen çek bedellerinin bankanın faiz alacağından mahsup edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Konkordato mühleti öncesi ciro edilen ve mühlet sonrasında vadesi gelen çeklerin, İcra ve İflas Kanunu'nun 294/6. maddesi uyarınca hükümsüz sayılan müstakbel alacak devrine konu olduğu ve bu çek bedellerinin faiz alacağından mahsup edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin iş sözleşmesinin feshi, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile son yedi aylık ücret ve primlerinin ödenmemesi nedeniyle açtığı alacak davasında, işverenin daha önce verdiği çeklerin bu alacakları karşılayıp karşılamadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin kendi isteğiyle işten ayrıldığı, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığı, ancak son 7 aylık ücretinin ödendiğinin ispatlanamadığı ve çeklerin verildiği tarihten sonraki fazla mesai ve ulusal bayram/genel tatil ücretlerinin ödenmemiş sayılması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.