Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Önceki Dava”
- Uyuşmazlık: Davacının, hizmet alım sözleşmesinin sona ermesi üzerine işten çıkışının fesih sayılıp sayılamayacağı ve yeni alt işveren ile önceki alt işveren arasında işyeri devri olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Önceki alt işverenin hizmet alım sözleşmesinin sona ermesi üzerine davacının işten çıkış işleminin yapıldığı, ertesi gün ise aynı alt işverenin başka bir adresteki işyerinde işe girişinin yapıldığı, dolayısıyla çıkış işleminin iş sözleşmesinin feshi olarak değerlendirilemeyeceği, önceki alt işveren ile yeni alt işveren arasında işyeri devri bulunmadığı, davacının yeni alt işveren nezdinde hiç çalışmadığı ve iş sözleşmesinin feshi de olmadığından kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanılma koşullarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhale süresi biten alt işverenin işçisinin, yeni ihaleyi alan alt işveren nezdinde işe başlatılmamasının fesih sayılıp sayılmayacağı ve kıdem tazminatı talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Önceki alt işverenin işçisinin, hizmet alım sözleşmesi sona erdikten sonra aynı alt işverenin başka bir işyerinde işe girişinin yapıldığı, önceki alt işveren ile yeni alt işveren arasında işyeri devrinin olmadığı, dolayısıyla yeni alt işverenin işe başlatmama eyleminin fesih olarak değerlendirilemeyeceği ve işçinin kıdem tazminatına hak kazanamayacağı gözetilerek mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası açıldıktan sonra meydana gelen yeni bir kusurlu davranışın (zina) tam ıslah yoluyla ileri sürülüp sürülemeyeceği ve boşanma hükmüne esas alınıp alınamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Her davanın açıldığı tarihteki vakıalara göre sonuçlandırılması gerektiği ve ıslahın, tahkikat aşamasında yapılan hatalı usul işlemlerinin düzeltilmesi için öngörüldüğü, dava tarihinden sonra gerçekleşen yeni bir vakıanın ise hatalı usul işlemi olarak nitelenemeyeceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasında, daha önce aynı taraflar arasında görülen ve kesinleşen davanın, kesin hüküm oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, inşaatın devamlılık göstermesi ve inşaat seviyesinin her zaman değişebilmesi nedeniyle, önceki davanın, sonraki dava için kesin hüküm oluşturmayacağı ve yerel mahkemenin eksik inceleme ile kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Daha önce açılan ve reddedilen bir boşanma davasından sonra açılan yeni boşanma davasında, ilk davanın ret kararının kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesiyle, davalı erkeğin o tarihe kadar kusurlu davranışta bulunmadığına dair kesin delil oluşmuş olmakla birlikte, ikinci dava dilekçesinde ileri sürülen boşanma sebeplerinin ilk dava tarihi ile ikinci dava tarihi arasındaki dönemi de kapsaması ve bu hususta tanık beyanlarının da bulunması nedeniyle, ilk davanın ret kararının kesin hüküm teşkil etmediği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası neticesinde açılan tazminat davasında, daha önce açılıp kesinleşen kısmi davada hatır indirimi uygulanmaması nedeniyle, mevcut davada da hatır indirimi uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İlk davada zımnen kabul edilen hatır taşımasının olmadığı hususunun, aynı kazaya dayalı olarak açılan mevcut davada da unsur etkisi oluşturduğu, davaların kısmi dava ve ek dava niteliğinde olmadığı ve ilk davanın kesin hüküm etkisi oluşturmamakla birlikte taraflar arasında kabul edilmiş bir vakıayı ortaya koyduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yabancı hukukun uygulanması sonucu davanın reddine karar verilmesi üzerine, önceki içtihatlara güvenerek dava açan davacı aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, Yargıtay’ın önceki içtihatlarına güvenerek açıldığı iddiasının, dava tarihinin Yargıtay’ın içtihat değişikliği tarihinden sonra olması nedeniyle kabul edilemeyeceği ve bu durumda davacının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek, davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderinin davacıya yükletilmesi amacıyla ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Feshedilen bir kat karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle önceki yükleniciden daire satın alan davacının, yeni yükleniciye karşı tapu iptali ve tescil talebinde bulunup bulunamayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin nispiliği ilkesi gereğince, davacının taraf olmadığı önceki yüklenici ile yeni yüklenici arasındaki sözleşmeye dayanarak tapu iptali ve tescil talep edemeyeceği ve yeni yüklenicinin, önceki yüklenicinin borcundan sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, fiilen yürüttüğü sürveyan pozisyonuna göre ücret almadığı iddiasıyla açtığı tespit ve alacak davasında, mevsimlik işçilik sürelerinin derece/kademe hesabına dâhil edilip edilmeyeceği ve fark ücret alacağının hesaplanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin ıslah dilekçesine dayanak oluşturan bilirkişi raporundaki hesaplamaların dava tarihinden önceki dönemi de kapsamasına rağmen, arabuluculuk faaliyetinin sadece dava tarihinden önceki dönem için yapıldığı, dava tarihinden sonraki dönem için arabuluculuk şartının yerine getirilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı şirketin ticaret unvanında bulunan ve davacı şirketin tescilli markası olan "Modatimkar" ibaresinin kullanımının önlenmesi ve ticaret unvanının terkini talebinde, davacı şirketin önceki davranışları nedeniyle hak kaybına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, davalı şirketin ticaret unvanında "Modatimkar" ibaresini kullanmasını önceki davranışlarıyla (aynı binada faaliyet gösterme, işçi devrine ilişkin belgede davalı şirketi kendi bünyesindeki bir şirket olarak kabul etme gibi) zımnen onayladığı ve bu nedenle davalı şirkette haklı bir beklenti yarattığı, daha sonra açtığı davanın ise bu beklentiyle çeliştiği ve dürüstlük kuralına aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışan bir Türk işçinin iş akdinin feshi nedeniyle açtığı davada, uygulanacak hukuk, zamanaşımı ve yargılama giderleri hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dairemizin önceki içtihatlarına güvenerek dava açanlar yönünden hukuki güvenlik ilkesi gereğince davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği kabul edilmiş ise de, davanın açıldığı tarih itibariyle davacının önceki içtihatlara güvenerek dava açtığından bahsedilemeyeceği, bu nedenle yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin hükmün düzeltilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerektiği değerlendirilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitinin kesinleşmesinden sonra satılan taşınmazlar sebebiyle açılan davanın tazminat davası niteliğinde olup olmadığı ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların mülkiyet hakkına dayalı taleplerinin kadastro kanununda öngörülen on yıllık hak düşürücü süre geçmesiyle ortadan kalktığı, dolayısıyla taşınmazların satışından kaynaklı sebepsiz zenginleşme iddiasının da dayanaktan yoksun kaldığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.