Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Öncelik Hakkı”
- Uyuşmazlık: Davalı tarafın tescilden önceki kullanımları ve müddet 1996/179257 tescil nolu markası nedeniyle “ışık” ibaresi üzerinde müktesep hakkının bulunup bulunmadığına ve bu durumun davacı tarafın öncelik hakkına etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın "ışık" ibaresini uzun süreli kullanmasına rağmen, davacı tarafın "ışık" ibaresi üzerinde 556 Sayılı KHK'nin 8/3 ve 42/1-(b) bendi uyarınca öncelik hakkı bulunduğu ve davalı tarafın markalarının birbirinin devamı niteliğinde olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif genel kurulunun davacının kullandığı daireyi üçüncü kişiye tahsisine ilişkin kararının iptali istemiyle açılan davada, davacının öncelikli tahsis hakkının bulunup bulunmadığı ve kararın davacının şahsi haklarını ihlal edip etmediği hususlarının yeterli araştırılıp araştırılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifte bir dairenin geçerli bir tahsis işlemi ile bir ortağa tahsis edilmesi halinde, ortağın rızası olmadan başka bir ortağa tahsis edilemeyeceği ve davacının kooperatifteki üyeliği devam ettiği ve daire istemi bulunduğu müddetçe, tahsisli dairenin başkasına tahsisini engelleme hakkı bulunduğu gözetilerek, davacının öncelik hakkının ve dairenin zımnen kendisine tahsis edilip edilmediğinin belirlenmesi için yeterli araştırma yapılmaması nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı, kooperatif üyeliğine dayanarak, davalı adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, davacının kooperatif üyeliğinin henüz kesinleşmediği ve derdest olan üyelik tespit davasının sonucunun beklenmesi gerektiği, davacının üyeliğine karar verilmesi halinde taşınmazın davalıya devrinden önce davacıya tahsis edilip edilmediğinin araştırılması ve öncelik hakkının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararını bozmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların, dava konusu markadaki "Kafoğlu" ibaresi yönünden miras bırakanlarından gelen öncelikli bir sınai mülkiyet hakkının bulunup bulunmadığı ve davacıya ait ticaret unvanı ve tasarım tescili gözetilerek 556 sayılı KHK’nın 8/5. maddesi kapsamında marka hükümsüzlüğü davasının değerlendirilmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, miras bırakanlarından devralınan "Kafoğlu" markasının daha önceki kullanılmaması nedeniyle hükümsüz kalması ve davalıların murislerinden bağımsız bir kullanımının da olmaması nedeniyle "Kafoğlu" ibaresi üzerinde öncelik hakkına sahip olmadıkları, davacının ise hem ticaret unvanında hem de tasarım tescilinde "Kafoğlu" ibaresini kullandığı gözetilerek, 556 sayılı KHK’nın 8/5. maddesi kapsamında marka hükümsüzlüğü isteminin değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların tescilli markalarındaki "Kafoğlu" ibaresinin kullanımına ilişkin öncelik hakkı iddialarına karşı, davacının aynı ibareyi içeren ticaret unvanı ve tasarım tescili nedeniyle 556 sayılı KHK'nın 8/5. maddesi uyarınca marka hükümsüzlüğü davası açması.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların "Kafoğlu" ibaresi üzerindeki öncelik hakkının, murislerinden devralınan kullanım dışında bağımsız bir kullanıma dayanmadığı ve davacının aynı ibareyi içeren ticaret unvanı ve tasarım tescilinin öncelikli olduğu gözetilerek, 556 sayılı KHK'nın 8/5. maddesi uyarınca marka hükümsüzlüğüne karar verilmesi onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yeniden kiralama yasağına aykırı davranıldığı iddiasıyla tazminat isteminin koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, icra takibi olmaksızın taşınmazı tahliye etmesi nedeniyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 355. maddesinde düzenlenen yeniden kiralama yasağına aykırılık nedeniyle tazminat isteminin koşullarının oluşmadığı değerlendirilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilerek onanmış ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Kasko sigortalı aracın hasarlanması durumunda, rehinli alacaklının sigorta tazminatının sigortalıya ödenmesine ilişkin muvafakatinin kapsamı ve geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Rehinli alacaklının, sigorta tazminatının sigortalıya ödenmesine ilişkin muvafakatinin şarta bağlı olması ve tazminatın kendisine ödenmesini talep etmesi nedeniyle, sigortalının dava ehliyetinin olmadığı ve sigorta şirketinin tazminatı doğrudan sigortalıya ödemesinin haksız olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ve sair temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin "KÜLTÜR" ibaresi üzerindeki öncelik hakkına dayanarak, davalı şirket adına tescilli "KÜLTÜR" ibaresini içeren markaların hükümsüzlüğünün tespiti ve sicilden terkini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının "KÜLTÜR" ibaresi üzerindeki öncelik hakkının kesinleşmiş mahkeme kararıyla tespit edilmiş olması ve davalı şirketin markalarının da aynı sınıfta tescilli olması nedeniyle, ilgili alıcı grubunda iltibasa yol açabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davalı şirket adına tescilli markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermesi, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanmıştır. - Uyuşmazlık: 2015-2016 dönemine ait irtifak hakkı bedelinin tespiti davasında, idarenin sözleşme ve yönetmelik hükümlerine göre belirlediği bedelin hakkaniyete uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İdarece belirlenen irtifak hakkı bedelinin, sözleşme ve Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik hükümleri birlikte değerlendirilerek, dürüstlük kuralı ve hakkaniyet ilkeleri gözetilerek belirlenecek üst sınırın altında olması gerektiği, mahkemece bu hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Benzerlik gösteren iki marka arasında öncelik hakkının tespiti ve davalı markanın hükümsüzlüğüne karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının marka kullanımına ilişkin öncelik iddiasını ispatlayamaması ve taraf markaları arasında karıştırılma ihtimali yaratacak derecede benzerlik bulunması gözetilerek, davalı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı adına tescilli markanın davacıya ait markalara tecavüzünün tespiti ve hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davalı markasının davacı markalarına tecavüz teşkil ettiği ve davacının tescilde öncelik hakkı bulunduğu gerekçesiyle davalı markasının hükümsüzlüğüne karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.