Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşveren Maliyeti”
- Uyuşmazlık: İşçilik alacaklarından kıdem tazminatı talebiyle açılan davada, davanın belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı ve davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem tazminatının giydirilmiş ücrete göre hesaplanması, giydirilmiş ücrete dahil olan ve işverenin uhdesinde bulunan aynî nitelikteki sosyal yardımların işverene maliyetinin ve sürekliliğinin davacı tarafından tam olarak bilinememesi, işçilik alacakları kapsamında davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak Özel Daire bozma ilamında davanın esasına ilişkin diğer hususları incelemediğinden dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Serbest bölgede çalışan işçilerin ücretlerinden kesilen gelir vergisinin terkin edilmesi halinde, bu tutar üzerindeki hak sahipliğinin işçiye mi yoksa işverene mi ait olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin net olarak kararlaştırılması halinde tüm vergi ve sosyal sigorta prim yükünün işveren tarafından karşılanacağı, dolayısıyla istisna edilen gelir vergisinin de işveren uhdesinde kalacağı, işverenin yurt dışına ihracat motivasyonunu artırmak amacıyla gelir vergisi istisnasından yararlandırılması suretiyle istihdam maliyetinin azaltılmasının hedeflendiği gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, işverence sağlanmayan servis hizmeti nedeniyle yol ücreti alacağının olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesine tabi olduğu, servis hizmetinden yararlanamadığı, işverenin sözleşmeye aykırı şekilde bazı bölgelere servis imkanı sağladığı, eşit işlem borcuna aykırı davrandığı ve yol ücretinin işverene olan maliyeti üzerinden hesaplanmasının isabetli olduğu gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazları reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, işverence sağlanan servis güzergahı dışında ikamet etmesi nedeniyle yol ücreti alacağının olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesine tabi bir işçi olduğu, işverence sağlanan servis hizmetinden yararlanamadığı ve bu durumun 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine aykırı olduğu gözetilerek, yol ücretinin işverene olan maliyetine göre belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem tazminatı talebinin belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem tazminatının hesabında esas alınan giydirilmiş ücrete dahil olan yemek ve servis gibi ayni yardımların parasal değerinin davacı işçi tarafından bilinmediği ve işverenin de Kanun'un kendisine yüklediği belge verme yükümlülüğünü yerine getirmediği gözetilerek, kıdem tazminatı alacağının belirlenmesinin ancak işverenin elindeki bilgi ve belgelerle mümkün olabileceği değerlendirilerek, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar olduğu kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem tazminatı alacağının belirsiz alacak davası türünde talep edilip edilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem tazminatının hesabına dahil edilecek olan yemek ve servis yardımı gibi ayni hakların parasal değerinin davacı tarafından belirlenemeyeceği, işverenin elinde bulunan bilgi ve belgelere ihtiyaç duyulduğu ve davanın belirsiz alacak davası kapsamında açılabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem tazminatı talebinin belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem tazminatının hesabında göz önünde bulundurulacak olan ayni yardımların parasal değerinin davacı tarafından bilinmediği ve işverenin de işçiye ücret eklerini gösteren yazılı belge verme yükümlülüğünü yerine getirmediği, dolayısıyla kıdem tazminatının belirlenmesinin işverende bulunan bilgi ve belgelerin verilmesi ve tahkikat yapılmasını gerektirdiği gözetilerek, davanın belirsiz alacak davası olarak görülmesinde isabetsizlik bulunmadığına ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, kıdem tazminatı talebinin belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem tazminatının hesabında esas alınacak giydirilmiş ücrete dahil ayni yardımların parasal değerinin davacı işçi tarafından bilinmediği ve işverenin yasal yükümlülüğü olan ücret bordrosu ve eklerini içeren belgeleri işçiye vermemesi nedeniyle, kıdem tazminatı alacağının belirlenmesinin işverende bulunan bilgi ve belgelere bağlı olduğu gözetilerek, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar olduğu kabul edilerek direnme kararı onanmış, ancak Özel Daire bozma ilamında davanın esasına ilişkin diğer hususları incelemediği için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı şirketin serbest bölgede faaliyet göstermesi sebebiyle ücretinden kesilen gelir vergisinin iadesi talebinin reddine ilişkin kararın temyizi aşamasında, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin doğru olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu'nun geçici 3. maddesinin işverenlere yönelik bir teşvik niteliğinde olduğu, bu nedenle işçi ücretlerinden kesilen gelir vergisinin terkin edilmesinin işverene sağlanan bir destek olduğu ve işçinin bu terkin edilen vergi üzerinde hak iddia edemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında kıdem, ihbar tazminatları ve boşta geçen süre ücretinin belirsiz alacak olup olmadığı ve buna bağlı olarak belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kıdem ve ihbar tazminatları ile boşta geçen süre ücretinin hesabında ayni yardımların parasal karşılığının da dikkate alınması gerektiği, işçinin bu miktarları tam olarak bilemeyeceği ve işverenin elindeki belgelere ihtiyaç duyulacağı gözetilerek, belirsiz alacak davası açılmasının mümkün olduğu gerekçesiyle mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının iş akdinin feshinin gerçek ve geçerli olup olmadığı, buna bağlı olarak fesih öncesi dönemin tasfiye edilip edilmediği ve işçinin ücret farkı ile ikramiye farkı taleplerinin haklı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi ile sağlanan haklardan işveren lehine tek taraflı indirme yapılmasının hukuken korunamayacağı, işverenin ekonomik zorunluluk iddiasının aksine işçilik maliyetlerini düşürmeyi amaçladığı, işçinin işten ayrılma beyanına rağmen kıdem tazminatı ödenmesinin çelişkili olduğu, işçilerin fesih sonrası işe iade davası açmamalarının işe dönecekleri beklentisinden kaynaklandığı, ara verme döneminde yıllık izinde gösterilmelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu hususları değerlendirilerek iş sözleşmesinin kesintisiz devam ettiği kabul edildiğinden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacı yükleniciye yaptığı asgari ücret fiyat farkı ödemelerinin eksik olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Güncel asgari ücret tabanlı sözleşmede, brüt asgari ücretin belirli bir yüzde fazlası oranında ücret alan personel için fiyat farkının, temel asgari ücretin yüzde fazlası ile güncel asgari ücretin yüzde fazlası arasındaki farkın işverene maliyeti kadar hesaplanması gerektiği, bu nedenle davalının yaptığı hesaplamanın hatalı ve eksik olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.