Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşveren Talimatı”
- Uyuşmazlık: Davacı ile davalı işveren arasındaki hukuki ilişkinin, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 8. maddesinde tanımlanan kapıdan satış sözleşmesi mi yoksa 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 313-354. maddeleri arasında düzenlenen hizmet akdi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalışma koşul ve süresini kendisinin belirlediği, davalı işverenin emir, talimat, denetimi ve gözetimi altında çalışmasının söz konusu olmadığı, gelir elde edip etmemesinin tamamen davacının kişisel beceri ve tercihlerine bağlı olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkide iş sözleşmesini karakterize eden bağımlılık unsurunun mevcut olmadığı ve ticari faaliyet risklerinin davacıya ait olduğu gözetilerek, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı işveren arasındaki hukuki ilişkinin, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 8. maddesinde tanımlanan kapıdan satış sözleşmesi mi, yoksa 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 313-354. maddeleri arasında düzenlenen hizmet akdi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, çalışma koşul ve süresini kendisinin belirlediği, davalı işverenin emir, talimat, denetimi ve gözetimi altında çalışmadığı, gelir elde edip etmemesinin tamamen kendi performansına bağlı olduğu, dolayısıyla taraflar arasında iş sözleşmesini karakterize eden bağımlılık unsurunun bulunmadığı ve ticari faaliyet risklerinin davacıya ait olduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin davacı ile davalı arasındaki ilişkiyi satış sözleşmesi kaynaklı olarak kabul eden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin, işverenin talebiyle kendi adına çektiği ve işverene verdiği kredinin geri ödenmemesi nedeniyle açılan davada, görevli mahkemenin iş mahkemesi mi yoksa genel mahkeme mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının talebinin, kendisi ile davalı arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan ücret alacağı olmayıp, davacı ile davalı arasındaki borç ilişkisine dayandığı, uyuşmazlığın çözümünde Borçlar Kanunu’nun karz akdi hükümleri ile kambiyo senedine ilişkin ticari hükümlerin uygulanması gerektiği, iş hukuku ile ilgisinin bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin genel mahkemenin görevli olduğu yönündeki direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı limited şirkette şirket genel müdürü olarak yaptığı çalışmanın hizmet akdine mi yoksa vekâlet akdine mi dayandığı ve buna bağlı olarak hizmet tespiti davasının reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının şirket genel müdürü olarak işverenden emir ve talimat almadan, aksine çalışanlara talimat vererek bağımsız çalışması, zaman ve bağımlılık unsurlarının gerçekleşmediğini gösterdiğinden, davacı ile davalı şirket arasında vekâlet akdi ilişkisinin kurulduğu gözetilerek, hizmet tespiti davasının reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olup olmadığı, muvazaa bulunup bulunmadığı ve davacının ilave tediye ile toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklara hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaptığı işin asıl işverenin asli ve sürekli işi niteliğinde olduğu, alt işverenin işçilerine asıl işveren tarafından emir ve talimat verildiği, alt işverenin bağımsız bir organizasyona sahip olmadığı ve dolayısıyla taraflar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu gözetilerek davacının ilave tediye alacağına hak kazandığı, ancak toplu iş sözleşmesinden faydalanabilmesi için sendika üyeliğinin işverene bildirilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu oluşan zarardan dolayı açılan manevi tazminat davasında, işverenin kusurunun bulunup bulunmadığı ve illiyet bağının kesilip kesilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma ilamında işverenin kusurlu olduğu ve illiyet bağının kesilmediği kabul edilerek manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtildiğinden, İlk Derece Mahkemesince verilen direnme kararı usuli kazanılmış hak gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurtdışında yaşayan davalı adına kayıtlı ticari takside çalışan davacının, iş sözleşmesine mi yoksa kira sözleşmesine mi tabi olduğu ve buna bağlı olarak iş mahkemesinin görevli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yurtdışında yaşaması, davacı üzerindeki denetim ve gözetiminin olmaması, davacıya ticari taksi ile ilgili resmî işlemleri yapmak üzere vekaletname verilmiş olması, yoklama fişinin ve sigortalılık kaydının tek başına iş sözleşmesi varlığını ispatlamaya yeterli olmadığı ve davacının aracı kiraladığına dair belge imzalamış olması gibi hususlar değerlendirilerek davacı ile davalı arasında iş ilişkisi değil, kira ilişkisi olduğu ve iş mahkemesinin görevsizliğine karar verilmiş, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ticari taksi şoförünün, araç sahibiyle arasındaki hukuki ilişkinin hizmet sözleşmesine mi yoksa ürün kirasına mı dayandığı ve buna bağlı olarak sigortalı çalışmanın tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taraflar arasındaki ilişkinin niteliğini belirlerken, Anayasa’nın 60. maddesi ile güvence altına alınan sosyal güvenlik hakkının ve sigortalılık yükümlülüğünün önemini göz önünde bulundurmayarak, olayı tüm yönleriyle araştırıp, yeterli delil toplamadan eksik incelemeyle hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi mi yoksa muvazaalı bir işçi temini ilişkisi mi olduğu ve buna bağlı olarak davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ’nın alt işverenlik ilişkisi için gerekli şartları taşımadığı, davacının ve diğer alt işveren işçilerinin asıl işverenin işçileri gibi çalıştırıldığı, ihalelerin işçi sayısı üzerinden yapıldığı, asıl işverenin alt işveren işçilerine emir ve talimat verdiği, çalışma şartlarını ve yıllık izinleri belirlediği ve alt işverenlerin uzmanlık gerektirmeyen işlerde dahi çalıştırıldığı gibi hususlar gözetilerek, davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu kurumunda alt işveren aracılığıyla ambar işçisi olarak çalışan davacının, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu iddiasıyla ilave tediye alacağı talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaptığı ambar işçiliğinin, davalı kurumdaki bor üretim sürecinde yardımcı iş niteliğinde olup, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olmadığı değerlendirilerek, ilk derece mahkemesinin ilave tediye alacağına hükmeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı ile dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının davalıdan alacak taleplerinde bulunup bulunamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin asli işi olmayan yardımcı hizmetlerin hizmet alımı yoluyla üçüncü kişilere yaptırılmasının mümkün olduğu, davalı işverenin kendi bünyesinde aynı işi yapan işçilerinin bulunmasının asıl işveren-alt işveren ilişkisini kanuna aykırı veya muvazaalı hale getirmeyeceği ve davalı asıl işverenin verdiği emir ve talimatların alt işverenin yönetim hakkını ortadan kaldırmadığı gözetilerek, davalı ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin kanuna uygun kurulduğu ve muvazaaya dayanmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, Sosyal Güvenlik Kurumu'na bildirimde bulunan işverenin gerçek işveren olup olmadığı ve davalının husumet itirazının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı yerin davalıya ait olması, işin davalı yararına görülmesi ve SGK kayıtlarında şeklen farklı bir işveren gösterilmiş olsa da fiili durumun gerçek işverenin davalı olduğunu ortaya koyması değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.