Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşveren Temsilcisi”
- Uyuşmazlık: Kat Malikleri Yönetimi'ne karşı açılan bir iş davasında, ilamın kat maliklerinden alacağın tahsiline dair hüküm içermesi nedeniyle, ilamlı icrada borçlunun yönetim mi yoksa kat malikleri mi olarak gösterilmesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: İş mahkemesi ilamında, alacağın kat maliklerinden tahsiline karar verilmiş olmasına rağmen, davalı taraf olarak Kat Malikleri Yönetimi'nin yer alması ve hükmün yönetime karşı kurulmuş olması nedeniyle, icrada borçlunun kat malikleri değil yönetim olarak gösterilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aile Sağlığı Merkezinde çalışan hemşirenin işçilik alacakları davasında, husumetin Aile Sağlığı Merkezine yöneltilmesinin doğru olup olmadığına ve davalı idare aleyhine arabuluculuk şartının yerine getirilip getirilmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, husumet yönünden temsilcide yanılarak Sağlık Bakanlığı yerine Aile Sağlığı Merkezine dava açtığı, ancak davalı idare aleyhine arabuluculuk faaliyetinin kanunen öngörülen usule uygun yürütülmediği gözetilerek, davanın arabuluculuk şartı yokluğu nedeniyle reddi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Apartman kapıcısının iş akdi feshedildikten sonra açtığı işçilik alacakları davasında, husumetin yöneticiye yöneltilip yöneltilemeyeceği ve fazla mesai alacağının hesabında yaz ve kış ayları arasında ayrım yapılıp yapılmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kat Mülkiyeti Kanunu ve Konut Kapıcıları Yönetmeliği uyarınca yöneticinin, kapıcı ile ilgili iş ve toplu iş sözleşmesi yapmak, değiştirmek ve feshetmek yetkisinin olduğu, bu nedenle de kapıcının işçilik alacakları davasında yöneticinin yasal temsilci sıfatıyla husumet ehliyetine sahip olduğu, ancak hükmün kat malikleri adına yönetici hakkında kurulması gerektiği; ayrıca kapıcının fazla mesai alacağının hesabında, kaloriferlerin yakıldığı kış ayları ile diğer aylar arasında ayrım yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş kazası sonucu vefat eden işçinin mirasçılarının açtığı maddi tazminat davasında, işverenin iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerini ihlal edip etmediği ve illiyet bağının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, işverenin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 4, 5 ve 10. maddeleri ile ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alıp almadığı, kaza ile ölüm arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı, müteveffanın bünyesel faktörlerinin iş kazasının oluşumunda etkisi olup olmadığı hususları kapsayacak şekilde, işyeri hekimi, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı ve bir kardiyoloğun da yer alacağı üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş kazasından kaynaklanan tazminat davasında, işverenin iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alma yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı ve kazada kusurunun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, işverenin iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygun davranıp davranmadığının ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunup bulunmadığının, 6331 sayılı Kanun’un öngördüğü koşullar da gözetilerek, uzman bilirkişi raporu ile tespiti gerektiği, alınan mevcut raporun ise bu hususları kapsamlı bir şekilde incelemediği ve denetime elverişli olmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesine göre taraf değişikliğinden önce arabuluculuk dava şartının tamamlanıp tamamlanamayacağına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafta iradi taraf değişikliğinin yargılama esnasında yeni açılmış bir dava gibi değerlendirilmesi ve davacının taraf değişikliğinden önce yeni davalıya karşı arabuluculuğa başvurmuş olması gerektiği, aksi halde Anayasa'nın 36. maddesi ve AİHS'nin 6. maddesinde düzenlenen hakka erişim hakkının ihlal edileceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, kat malikleri kurulunu temsil eden yöneticiler aleyhine açılan davada, hüküm altına alınan alacağın kimden tahsil edileceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı olarak gösterilen şahısların eski ve yeni kat malikleri yönetim kurulu başkan ve üyeleri olmaları nedeniyle davalı sıfatlarının bulunmadığı, 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 20/a maddesi uyarınca alacağın kat maliklerinden eşit olarak tahsil edilmesi gerektiği gözetilerek, hüküm 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/1. maddesi yollaması ile HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşyeri sendika temsilcisi olan davacının, işverenin yazılı rızası olmadan işyerinin değiştirilmesi işleminin iptali talebiyle açtığı davanın hukuki niteliği ve mahkemelerin görevine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika işyeri temsilcisinin işverence yapılan işyeri değişikliği için yazılı rızasının gerekli olduğu, aksi halde değişikliğin 6356 sayılı Kanun'un 24. maddesi uyarınca geçersiz sayılacağı, ancak işlemin iptali yerine geçersizliğinin tespiti gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçinin iş akdini haksız olarak feshettiği iddiasıyla açılan işçilik alacakları davasında, ücret, kıdem, ihbar, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücretlerinin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı işçinin ücretini asgari ücret olarak kabul etmesinin hatalı olduğu, emsal ücret araştırmasının, tanık beyanlarının ve davacının kardeşiyle ilgili kesinleşmiş yargı kararının birlikte değerlendirilerek ücretin belirlenmesi gerektiği; ayrıca yıllık izin, hafta tatili, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tespiti için de eksik inceleme yapıldığı ve tüm bu hususların 818 ve 6098 sayılı yasaların ilgili hükümleri gözetilerek yeniden değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalının işyerinde geçtiğini ve Sosyal Güvenlik Kurumu'na bildirilmediğini iddia ettiği çalışmalarının tespiti için mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece resen araştırmaların yapıldığı, taraflarca gösterilen delillerin toplandığı, tanıkların dinlendiği ve gerekli kayıtların incelendiği, ancak hizmet akdine dayalı ve belirli bir ücret karşılığında süreklilik arz eden bir çalışmanın tespit edilemediği gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının imzasını içeren ibranamenin davalı savunması ve işyeri kayıtları ile çelişip çelişmediği, buradan varılacak sonuca göre ibranamenin geçerli olup olmadığı ve ibranamede ödendiği belirtilen fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları yönünden davanın reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, dosya kapsamındaki tüm delilleri değerlendirerek ve ibranamenin davalı savunması ve işyeri kayıtları ile çelişmediğine kanaat getirerek davacının fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine karar vermesi usul ve yasaya uygun olduğundan, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.