Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İcra Hukuk Mahkemesi”
- Uyuşmazlık: İcra mahkemesinin aynı anda hukuk ve ceza işlerine bakabilen tek bir mahkeme mi, yoksa icra hukuk mahkemesi ve icra ceza mahkemesi olarak görev bakımından ayrılmış bağımsız mahkemeler mi olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemelerinin İcra ve İflas Kanunu ile kurulan tek bir özel mahkeme olduğu, aynı mahkemenin farklı esas defterleri üzerinden ve farklı sıfatlarla hem hukuk hem de ceza işlerine bakabileceği, bu nedenle icra hukuk mahkemesi ve icra ceza mahkemesi şeklinde bağımsız iki ayrı mahkeme bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Haciz ihbarnamesine yapılan itiraz nedeniyle açılan tazminat davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin, haciz ihbarnamesine itirazdan kaynaklanan tazminat davalarında görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğuna dair bozma ilamı ve HMK'nın görev uyuşmazlıklarına ilişkin hükümleri gözetilerek, davanın Bakırköy 10. İcra Hukuk Mahkemesi'nde görülmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız icra takibinde, ödeme emrine itiraz edilmemişse, ödeme emri tebliğinden önceki ödemelerin tahliye kararına etki edip etmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ödeme emrine süresinde itiraz edilmemesi halinde, kira sözleşmesi ve talep edilen kira borcunun kesinleştiği, ödeme emri tebliğinden önceki ödemelerin icra mahkemesinde ileri sürülemeyeceği ve icra mahkemesinin inceleme yetkisinin ödeme süresi içinde kira borcunun ödenip ödenmediği ile sınırlı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa isnat edilen eylemin kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmadığına ve buna bağlı olarak dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sahte dilekçelerle açtığı davalar neticesinde verilen mahkeme ve Yargıtay ilamlarının da içerik itibarıyla sahte kabul edilmesi ve bu eylemlerinin zincirleme suç oluşturması gözetilerek, sanık hakkında kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması usul ve kanuna uygun bulunmuş ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticareti usulüne aykırı terk suçunda, ödeme emri tebliğinin usulsüz olması halinde, icra ceza mahkemesinin bunu re'sen dikkate alıp alamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Ticareti usulüne aykırı terk suçunda alacaklının şikayet hakkının doğması için icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra ceza mahkemelerinin şikayetin usulüne uygun olup olmadığını denetlemek zorunda olduğu ve bu kapsamda ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünü re'sen göz önünde bulundurabileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşler arasındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak davasında, davalı eşin hissedarı olduğu şirkete ait mal varlığına ihtiyati tedbir kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe tanınan hakkın şahsi alacak hakkı olduğu, davalı eşin hissedarı olduğu şirketin ise ayrı bir tüzel kişiliğe sahip üçüncü kişi konumunda bulunduğu ve 4721 sayılı Kanun'un 229. maddesi gereğince dahi olsa üçüncü kişinin bu alacaktan sorumlu tutulamayacağı, 6100 sayılı HMK'nın 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği, uyuşmazlık konusunun ise şirketin malvarlığı olmayıp davalı eşin şirket hisseleri ve hisseye bağlı hakları olduğu gözetilerek, şirket adına kayıtlı malvarlığına ihtiyati tedbir konulamayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan bir yerde, dava açıldıktan sonra bu tür davalara bakmak üzere yeni bir asliye hukuk mahkemesi kurulması halinde, derdest davanın hangi mahkemede görülmeye devam edeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HSYK’nın ihtisas mahkemeleri ile ilgili kararında, derdest davalara mevcut mahkemelerce devam edileceğine dair bir hüküm bulunmaması ve Anayasa’nın 37. maddesindeki kanuni hakim ilkesi gereğince, davanın açıldığı tarihte görevli olan mahkemenin, dava sonuçlanıncaya kadar yargılamaya devam etmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Arabuluculuğun dava şartı olduğu iş uyuşmazlıklarında, arabuluculuk faaliyetinin anlaşmazlıkla sonuçlanması halinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 16/2-c maddesi uyarınca avukatın hak kazandığı maktu ücretin yargılama gideri olarak davalı taraftan tahsil edilip edilemeyeceği hususunda bölge adliye mahkemeleri arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 16. maddesinin 1. fıkrasında, tarifede yer alan ücretlerin akdi vekalet ücretinin asgari değerlerini oluşturacağının açıkça belirtilmesi ve maddenin (c) ve (ç) bentlerinde düzenlenen ücretin vekil edenin avukatına ödeyeceği ücret olarak belirlenmesi karşısında, anılan ücretin yargılama gideri olarak davalı taraftan tahsiline karar verilemeyeceği gözetilerek, aksine karar veren bölge adliye mahkemesi kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haczin kaldırılması talebi üzerine görevli ve yetkili icra mahkemesinin hangisi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 79. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, haciz başka bir yerde bulunan mallara yapılmışsa hacizle ilgili şikayetlerin, istinabe olunan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesinde intileceği gözetilerek, şikayete konu haciz işleminin Bor İcra Müdürlüğü tarafından yapıldığı anlaşıldığından Bor Asliye Hukuk Mahkemesi (İcra Hukuk Mahkemesi sıfatıyla) görevli mahkeme olarak belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Haczedilen taşınırlar üzerinde istihkak iddiasında bulunulup bulunulamayacağı ve haczin devam edip etmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz incelemesi için öngörülen kesinlik sınırının altında olması gözetilerek, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıymet takdirine itiraz davasında görevli mahkemenin yetkisinin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haciz talimatının “nokta haczi” niteliğinde olması ve İİK'nin 4. ve 79. maddeleri uyarınca yetkinin haciz kararını veren icra dairesinin bağlı olduğu mahkemeye ait olması gözetilerek Gebze 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.