Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İnfaz Hükümleri”
- Uyuşmazlık: Sanığın daha önce kesinleşmiş bir adli para cezası hükmünün, tutuklu kaldığı sürelerle infaz edilmiş olması nedeniyle, mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanıp uygulanmayacağı ve kasten yaralama suçunda cezanın artırılması konusunda uygulanan oran.
Gerekçe ve Sonuç: Tutuklu kalınan sürelerle infaz edilmiş olsa dahi kesinleşmiş mahkumiyet hükmünün tekerrür için yeterli olduğu ve tekerrür süresinin hükmün kesinleşme tarihinden başlayacağı, ancak yaralamada cezanın artırılması konusunda TCK’nın 3. maddesindeki orantılılık ilkesinin ihlal edildiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında uygulanan ikinci defa tekerrür hükümleri için, tekerrüre esas alınan mahkûmiyet hükmünün suç tarihinden önce infaz edilmiş olması şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinde tekerrür için hükmün kesinleşmesinin yeterli olup cezanın infazının şart koşulmadığı ve 5275 sayılı CİTKH’nin 108/3. maddesinde ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması için aranan şartların düzenlenmediği gözetilerek, tekerrüre esas alınan cezanın infaz edilmemiş olmasının ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tazyik hapsi infazı sırasında açık cezaevinden firar eden sanığın eyleminin TCK m. 292'de düzenlenen "hükümlü veya tutuklunun kaçması" suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tazyik hapsi infaz edilenlerin 5275 sayılı Kanun ve ilgili mevzuatta "hükümlü" olarak kabul edilmesi, TCK m. 292'nin kanun koyucu tarafından devletin adli yargı fonksiyonlarını ve ceza infaz sisteminin etkinliğini sağlamak amacıyla düzenlenmesi ve "bir suçtan dolayı" ibaresinin madde metninden çıkarılması gözetilerek, sanığın "hükümlü" statüsünde olduğu ve eyleminin TCK m. 292'deki suçu oluşturduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına dair verilen direnme kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin manevi tazminat ilamındaki alacağın tahsili için başlatılan ilamlı takipte, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (İYUK) 28. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı, dolayısıyla alacaklı tarafından idareye ödeme için başvurulup 30 günlük sürenin beklenmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu'nun 63. maddesinin son fıkrasında "Tam yargı davaları hakkındaki kararlar, genel hükümler dairesinde infaz ve icra olunur." hükmünün yer alması ve bu hükmün İYUK'nun 28. maddesine göre özel/aksine bir hüküm teşkil etmesi nedeniyle, anılan maddenin uygulanmayacağı ve şikayetin reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uyarlama yargılamasında, 5237 sayılı TCK'nın lehe hükümlerinin uygulanması durumunda, aynı Kanun'un mükerrirlere özgü infaz rejimi ve mahsuba ilişkin hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihi itibarıyla yürürlükte olmayan ve aleyhe olan 5237 sayılı TCK'nın mükerrirlere özgü infaz rejimine ilişkin 58/7. maddesinin ve mahsuba ilişkin 63. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına dair yerel mahkeme kararının, infazda karışıklık ve hak kaybına neden olabileceği gözetilerek, 58/7. maddesinin uygulanamayacağı, 63. maddesinin ise uygulanması gerektiği yönünde düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: 765 sayılı TCK'da ertelenmiş bir cezanın, 5237 sayılı TCK'daki bir suç için tekerrür hükümlerinin uygulanmasında dikkate alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 765 sayılı TCK'da ertelenen cezanın, hüküm tarihinden itibaren beş yıl içinde yeni bir suç işlenmediği takdirde hükmün vaki olmamış sayılacağı, bu nedenle sanık hakkında 765 sayılı TCK'da hırsızlık suçundan verilen ve 04.02.2014 tarihinde kesinleşen erteli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün, 19.11.2014 tarihinden sonra işlenen kasten yaralama suçu bakımından tekerrüre esas alınamayacağı ve sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanma koşullarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesinin, ilk derece mahkemesince verilen hapis cezasına TCK'nın 58. maddesini ekleyerek verdiği kararın temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Uluslararası sözleşmeler, Anayasa'nın 36. maddesi, AİHS Ek 7. Protokol'ün 2. maddesi ve Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin 14. maddesinin 5. fıkrası birlikte değerlendirildiğinde, ilk derece mahkemesi kararına istinaf incelemesinde ilk kez TCK'nın 58. maddesinin ek yaptırım olarak eklenmesinin hükmü temyiz edilebilir hale getirdiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesince verilen hapis cezası hükmüne karşı yapılan istinafta, bölge adliye mahkemesinin ceza miktarını artırmaksızın TCK'nın 58. maddesini (mükerrirlere özgü infaz rejimi) uygulayarak verdiği kararın temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: CMK'nın 286. maddesindeki temyiz edilemeyecek kararlar arasında, cezanın artırılmaması şartıyla TCK'nın 58. maddesinin uygulanması hususu açıkça sayılmadığı, istisnai hükümlerin dar yorumlanması gerektiği, adil yargılanma hakkı ve uluslararası sözleşmeler gereği herkesin hükmü daha yüksek bir mahkemeye inceletme hakkı bulunduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilerek, bölge adliye mahkemesi kararının temyiz edilebilir olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin sanık hakkında verdiği hapis cezası ve mükerrirlere özgü infaz rejimi kararının temyiz edilebilir olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İstinaf mahkemesince ilk derece mahkemesinin verdiği erteli hapis cezasını kaldırarak aynı miktarda hapis cezası verilmesi ve ek olarak TCK'nın 58. maddesindeki mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesinin, sanık aleyhine bir değişiklik oluşturduğu, bu değişikliğin de CMK 286/2-b maddesinde sayılan temyiz edilemeyecek kararlar arasında olmadığı, ayrıca uluslararası sözleşmeler ve Anayasa'nın 36. maddesinde düzenlenen hak arama özgürlüğü ile AİHS Ek 7. protokolünün 2. maddesi ve Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin 14/5. maddesi gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve Özel Daire bozma kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasında tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilip gösterilmeyeceği, gösterilmesi gerekiyorsa lehe temyizde en ağır veya en hafif cezalı ilamın esas alınması gerekliliği, gösterilmesi gerekmiyorsa infazda hangi ilamın esas alınacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Tekerrür hükümlerinin uygulanmasında TCK'nun 58. maddesinde tekerrüre esas alınan ilamın kararda gösterilmesi gerektiğine dair bir hüküm bulunmadığı, 5275 sayılı Kanun'un 108/2. maddesi gereğince infazda tekerrüre esas olabilecek birden fazla hükümlülük varsa en ağır cezalı olanın esas alınması gerektiği, tekerrüre esas alınacak ilam kararda hatalı gösterilmişse lehe temyizde 1412 sayılı CMUK'nun 326/son ve 5275 sayılı Kanun'un 108/2. maddeleri gözetilerek koşullu salıverilmeye eklenecek sürenin hatalı uygulama sonucu oluşan süreden fazla olamayacağı değerlendirilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından aldığı cezaların, örgüt üyeliği suçundan aldığı ceza ile bağlantılı olarak CGTİK'nın 107/4. maddesi uyarınca infaz edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kanun yararına bozma yoluna başvurulurken istekle bağlılık ilkesi gereği, Adalet Bakanlığı'nın başvuru yazısında belirtmediği hususların Özel Daire tarafından bozma sebebi yapılamayacağı, ayrıca dosyada infazda tereddüt yaşanan kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçları ile ilgisi olmayan, kesinleşmiş örgüt üyeliği suçuna ilişkin mahkumiyet hükmünün infazına dair kanun yararına bozma talebinin kabulünün hukuka aykırı olduğu gözetilerek, Özel Daire’nin bozma kararı kaldırılmış ve dosya kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarının infazına dair kanun yararına bozma yoluna başvurulup başvurulmayacağı hususunda Adalet Bakanlığı'na ihbarda bulunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: İkinci kez mükerrirlik hükmünün kaldırılması nedeniyle, hükümlünün cezaevinde kaldığı sürenin halen infazı devam eden cezalardan mahsup edilip yeni müddetname düzenlenmesi talebinin reddine ilişkin itirazın reddi.
Gerekçe ve Sonuç: İkinci kez mükerrirlik hükmünün kaldırılmasıyla içtima mümkün hale geldiğinden, infaz hakimliğinden yeni bir içtima kararı alınarak hükümlünün şartla tahliye ve bihakkın tahliye tarihinin belirlenmesi gerekirken, ayrı müddetname düzenlenerek infaz edilmesi ve ikinci kez mükerrirlikte geçen sürenin dikkate alınmaması nedeniyle, itirazın reddine dair verilen karar kanun yararına bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.