Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İpotek Borçlusu”
- Uyuşmazlık: Finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan borçtan dolayı başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, ipotekli taşınmazın maliki olan kefilin borçtan şahsen sorumlu olup olmadığı ve bu nedenle kendisine ayrıca ödeme emri gönderilmesinin gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İpotekli taşınmaz malikinin, finansal kiralama sözleşmesine kefil olarak imza atması ve ipotek akit senedinde borçtan şahsen sorumlu olduğunu kabul etmesi nedeniyle, TMK m.887 hükmünün uygulanmayacağı ve ayrıca ödeme emri gönderilmesine gerek olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İpotekli taşınmazın satış ilanının borçluya usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle yapılan ihale fesih şikayetinin reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Satış ilanının borçluya usulsüz tebliğinin ihalenin feshini gerektirmesi ve Yargıtay'ın önceki bozma ilamına rağmen Bölge Adliye Mahkemesi'nin bu hususa aykırı karar vermesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan icra takibinde, taşınmazı devreden ipotek borçlusu ve sonradan taşınmazı devralan üçüncü kişi aleyhine takibin devam edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İpotek veren üçüncü kişinin, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte mecburi takip arkadaşı olması ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 149. maddesi uyarınca takip talebinde taraf olarak gösterilmesi gerektiği, somut olayda ise taşınmazı devreden ipotek borçlusunun takip tarihinden önce taşınmazları devrettiğinin anlaşıldığı, bu nedenle sonradan taşınmazı devralan üçüncü kişiye karşı takibin devamına karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak esas hakkında inceleme yapılmak üzere dosya Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, borcun ödendiğini iddia eden davacıya ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, davalı şirketin ticari defter kayıtlarını ve diğer delilleri inceleyerek davalı şirketin ipotek borçlusu şirketten bir alacağının olmadığına ve ipoteğin kaldırılması gerektiğine dair kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Üst sınır ipoteği bulunan bir taşınmazda, ipotek veren üçüncü kişiye karşı, asıl borçlunun kredi borcundan dolayı başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilâmlı takipte, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 150/ı ve 68/b maddelerine göre takip şartlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İpotek veren üçüncü kişiye, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 150/ı maddesi uyarınca hesap özeti, tazmin talebi veya ihtar gönderilmesinin zorunlu olmaması, ancak gönderilen ihtarın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 887. maddesindeki ihbar yerine geçmesi ve ihtarın 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayılması nedeniyle, ilâmlı takip şartlarının oluştuğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası nedeniyle iptal edilen tapu kaydına güvenerek tesis edilen ipotek hakkının akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Muvazaalı işlemin, ipoteğin tesisinden önce gerçekleştirilmiş olması ve tapu sicilinin açıklığı ilkesinin muvazaa iddiasına karşı iyi niyetli üçüncü kişileri koruduğu gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası nedeniyle iptal edilen tapu kaydına güvenerek muvazaalı işlemin tarafı olan kişinin borcunun teminatı için tesis edilen ipotek kaydının kaldırılmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Muris muvazaası davasından önce tesis edilmiş olsa dahi, muvazaalı temlik nedeniyle tapu kaydının iptal edilmesiyle, sonradan konulan ipoteğin de hükümsüz kalacağı ve tapu sicilinin açıklığı ilkesinin ipotek alacaklısını koruyamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, ipotek veren üçüncü kişinin, kendisine ait olmayan başka bir taşınmazın ihalesinin feshi talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İpotek veren üçüncü kişinin, takip borçlusu sıfatı bulunsa dahi, kendisine ait olmayan başka bir taşınmazın ihalesinin feshini isteyemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhalenin feshi şikayetinin reddine ilişkin karara karşı yapılan temyiz başvurusunda, ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İhalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi halinde, İİK'nın 134. maddesinin 5. fıkrasının 3. bendi uyarınca ihalenin feshini talep edene, feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezası verilmesinin yasal zorunluluk olduğu ve hükmün kamu düzenine ilişkin olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının para cezasına hasren bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı adına vekaleten verilen yetkiyle tesis edilen ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada, vekilin ve ipotek lehtarının davalı sıfatının bulunup bulunmadığı ve ipoteğin geçerli bir borç ilişkisine dayanıp dayanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâleten verilen yetkiyle tesis edilmiş olsa dahi, ipoteğin geçerli bir borç ilişkisine dayanmaması ve davacının ipotek lehtarına herhangi bir borcunun bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak vekilin davalı sıfatı ve yargılama giderlerine ilişkin itirazların incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.