Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İyiniyetli İktisap”
- Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Vekâleten satış yetkisi verilen vekilin azledilmesine rağmen taşınmazı devretmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, sonradan taşınmazı iktisap edenlerin iyiniyetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin azledildiğini bildiği halde taşınmazı devretmesiyle yapılan ilk tescilin yolsuz olduğu, sonradan iktisap edenlerin ise taşınmazın kısa sürede ve düşük bedelle el değiştirmesi gibi durumlar ile akrabalık ilişkileri nazara alınarak kötü niyetli oldukları kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ehliyetsiz bir kişinin vekilinin yaptığı satışı kötüniyetle iktisap eden davalıya karşı açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının Medeni Kanun'un 931. maddesinde düzenlenen iyiniyetli iktisap hükümlerinden faydalanıp faydalanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının iyiniyetli olup olmadığının tespiti için gerekli delillerin toplanmamış olması, özellikle de taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasındaki farkın araştırılmamış olması ve davalının ilk satıştaki taraflarla ilişkisi hakkında bilgi edinilmemiş olması hususları gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazını bankadan kredi çekmek için davalıya devretmesi sonrasında, mirasçıları tarafından açılan inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazı devralan davalıların, taşınmazın gerçek değeri ile resmi senetteki değer arasında fahiş fark bulunması, satış bedeline ilişkin ödeme belgelerinin sunulmaması ve davalılar arasındaki ticari ilişkiler gibi olgular birlikte değerlendirildiğinde, son kayıt maliki dahil tüm davalıların kötü niyetli oldukları gözetilerek; ilk derece mahkemesinin tapu iptaline ve tescile ilişkin kararının onanmasına, ancak yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin kararın düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iradesinin sakatlanması suretiyle elinden çıkarılan taşınmazı sonradan devralan kişinin iyiniyetli olup olmadığı ve tapu siciline güven ilkesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’ın, taşınmazı devralmadan önce gerçek malikin davacı olduğunu bildiği, taşınmazın gerçek değeri ile tapuda gösterilen bedel arasında fahiş fark bulunduğu, bedelin ödendiğinin ispatlanamadığı ve davalı ...'ın emlak alım satım işleri ile uğraştığı hususları birlikte değerlendirildiğinde iyiniyetli olmadığı sonucuna varılarak direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının tapu kaydına güvenerek iyiniyetli iktisap iddiasının kabul edilip edilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı idarenin dayandığı tapu kaydının, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin kesinleşmiş kararıyla, dava konusu taşınmazı kapsamadığı ve davacının davasını ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi sonrasında, yükleniciden bağımsız bölümü satın alan üçüncü kişinin tapu kaydına dayanarak yaptığı iyiniyetli iktisabın korunup korunmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Üçüncü kişinin, taşınmazı yükleniciden satın alırken, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki esas borç ilişkisinden doğan sorunları bilmediği ve iyiniyetli olarak iktisap ettiği gözetilerek, tapu kaydına güven ilkesi gereğince üçüncü kişinin mülkiyet hakkının korunmasına ve yerel mahkemenin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davasında, sonradan taşınmazı iktisap eden davalının iyiniyetli olup olmadığı ve Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanıp yararlanamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının taşınmazı iktisap ederken iyiniyetli olmadığına dair davacı tarafça yeterli ve kesin delil sunulamadığı, davalının ise bedeli ödediğine dair delillerinin bulunduğu ve taşınmazı edinirken tapu kaydına güvenerek hareket ettiği gözetilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline karar veren hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirket adına yapılan tapu tescilinin yolsuz olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davacının taşınmazı iktisap ederken iyiniyetli olup olmadığı ve Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi kapsamında kazanımının korunup korunamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın tapu kaydı üzerinde ihtiyati tedbir ve davalıdır şerhleri bulunurken davacının taşınmazı bu şerhleri görerek iktisap etmesi nedeniyle iyiniyetli üçüncü kişi sayılamayacağı ve Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi kapsamında korunan bir kazanım elde edemeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı bir kişinin vekili aracılığıyla yaptığı taşınmaz satışında, ikinci el alıcının tapu siciline güven ilkesinden yararlanıp yararlanamayacağı, yani iyiniyetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlıdan vekaletname alarak taşınmazı devreden kişinin beyanları, taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasındaki fark, taşınmazın kısa sürede el değiştirmesi ve alıcının taşınmazın eski sahibiyle temlik öncesi görüşmesi gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde alıcının kötü niyetli olduğu ve Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra yoluyla satılan ve davalı şirkete tescil edilen taşınmazın, davacı şirketin borçlu olmadığının tespiti üzerine tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin taşınmazı iktisap ederken iyiniyetli olup olmadığının ve tapu kaydına itimat edip edemeyeceğinin Türk Medeni Kanunu'nun 1023. ve 1024. maddeleri gözetilerek tespit edilmesi gerektiği, bu hususta yeterli araştırma yapılmadan karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.