Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İzinsiz Hat Kullanımı”
- Uyuşmazlık: Davacı adına davalı şirket tarafından izinsiz hat açılması ve bu hattın çalıntı telefonda kullanılması nedeniyle davacıların uğradığı manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uymasının usuli kazanılmış hak doğurduğu ve bozma kararında belirtilen hususlara uygun şekilde hüküm kurduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine manevi tazminata hükmeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı işgal ve faydalanma suçunun manevi unsurunun belirlenmesi bakımından eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı ve TCK’nın 62. maddesinin uygulanmama gerekçesinin yasal ve yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suç tarihinde şirketin temsile ve idareye yetkili yönetim kurulu üyesi olduğu, ormanlık alandan enerji nakil hattı geçirmek ve elektrik direkleri inşa etmek için Orman İdaresinden izin alınması gerektiği, işgal ve faydalanmayı bilen sanığın fiilen iştirak ettiği ve TCK’nın 62. maddesinin uygulanmamasına ilişkin gerekçenin yasal ve yeterli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların hat eserlerinin davalı tarafından hazırlanan kitapta kullanımının Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 35. maddesi anlamında iktibas serbestisi kapsamında olup olmadığı ve davacıların eser sahipliğinden kaynaklanan haklarının ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu kitabın bilimsel eser niteliğinde olduğu, davacıların eserlerinin alenileştiği, kitabın bağımsız bir eser olduğu, iktibasın kitabın içeriğini aydınlatma amacı taşıdığı, iktibasın oranın amacı haklı gösterdiği ve iktibasın belli olacak şekilde yapıldığı gözetilerek davalı tarafından yapılan kullanımın iktibas serbestisi kapsamında olduğu ve davacıların haklarını ihlal etmediği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediyenin, davacı kooperatifle imzaladığı su ve atıksu abonelik sözleşmesi kapsamındaki kanalizasyon bağlantı yükümlülüğünü yerine getirmemesine ilişkin muarazanın giderilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediyenin, idari yaptırım kararına rağmen davacı kooperatifle abonelik sözleşmesi imzaladığı ve bu sözleşmede vidanjör hizmeti verileceğine dair hüküm bulunmadığı, ayrıca davalının ilgili kanunlar gereği hizmet vermekle yükümlü olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesinin davalı belediyenin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmesine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalının kendi su hattına izinsiz bağlantı yaparak su kullandığı iddiasıyla açtığı hakimin müdahalesi davasının kabulü üzerine yapılan temyiz başvurusunun değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulüne tabi davada, işlemden kaldırıldıktan sonra yenilenen davanın tekrar takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılması gerekirken, mahkemece esas hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kat malikleri kurulunca yetki verilmiş apartman yöneticisinin, ortak alanların izinsiz kullanımı nedeniyle ecrimisil davası açıp açamayacağına ilişkin husumet yokluğu itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında hüküm kurulmayıp bozma kararıyla ortadan kalkan ilk hükme atıfta bulunulması usule aykırı görülerek direnme kararının usulden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin işveren şirket sorumlusuna ait çikolata kutusunu alması nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilmesinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı ve işçinin kıdem tazminatına hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin 15 yıllık kıdemi ve disiplin cezasız geçmişine rağmen, başkasına ait ve dolu olduğu anlaşılan bir çikolata paketini alarak kendisine mal etmesinin doğruluk ve bağlılığa uymayan, güven sarsıcı bir davranış olduğu ve bu nedenle iş ilişkisinin devamını işverenden beklenemeyeceği değerlendirilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait bilgisayarda davacının hak sahibi olduğu bilgisayar programının izinsiz kullanılması nedeniyle FSEK'in 68/1. maddesi gereğince talep edilen telif tazminatının hesabında yıllık kiralama bedeli mi yoksa satış bedeli mi esas alınacağı.
Gerekçe ve Sonuç: FSEK'in 68/1. maddesi gereğince varsayımsal sözleşme bedeli belirlenirken emsal sözleşme örnekleri ile indirimli satışlara ait bilgiler ve faturalar da dikkate alınarak davacının bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmesi ve teknik bilirkişi görüşüne başvurulması gerektiği, yerel mahkemece bu hususlar gözetilmeden yıllık kiralama bedeli üzerinden hesaplanan varsayımsal sözleşme bedeline göre karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Orman yangını nedeniyle meydana gelen zarardan dolayı davalı şirketten tazminat istenmesi üzerine, tazminat miktarının tespiti ve davalı şirketin sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma ilamında belirtilen hususlar dışında kalarak, davacı lehine oluşan usuli müktesep hakka aykırı şekilde hüküm kurması ve daha önce hüküm altına alınan gerçek zarar bedeli ile ağaçlandırma masraflarını hüküm altına almaması gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olup olmadığına ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın Danıştay üyeliğine seçilmesinin örgüt iradesiyle gerçekleştiğine, Bank Asya'daki parasını muhafaza etmesinin örgütsel faaliyet olduğuna, örgüt yöneticisiyle telefon irtibatının sanıkça kurulduğuna, Danıştay kararlarında örgütsel saikle hareket ettiğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, tanık beyanlarının soyut kaldığı ve dijital incelemede bulunan verilerin tek başına suçun oluşumu için yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmüne karşı direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin marka hakkına tecavüz suçu mu yoksa dolandırıcılık suçu mu oluşturduğunun tespiti bakımından eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, katılan şirketlerin bayisi olmadığı halde markalarını izinsiz kullanarak hizmet sunduğu eylemlerinin marka hakkına tecavüz suçunu oluşturduğu, iddianamede nitelenen bu eylemlerin marka hakkına tecavüz suçunun unsurlarını kapsadığı halde dolandırıcılık suçunun unsurlarını kapsamadığı, dolandırıcılık ve marka hakkına tecavüz suçlarının birbirinden bağımsız suçlar olduğu ve gerçek içtima hükümlerinin uygulanacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait markaların hükümsüzlüğüne karar verildikten sonra, davalının bu markaları kullanmaya devam etmesinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı ve davacı markasının tanınmışlığının tespiti için Türk Patent ve Marka Kurumu'na başvurulup başvurulmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kötü niyetli tescil edilen ve hükümsüzlüğüne karar verilen markanın, tescilli olduğu dönemde dahi kullanılması marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu; ayrıca, markanın tanınmışlığının tespitine ilişkin istemin bağımsız bir dava konusu yapılamayıp, ancak marka hakkına tecavüz veya hükümsüzlük davalarında hadise olarak değerlendirilebileceği gözetilerek, direnme kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.