Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şekil Unsuru”
- Uyuşmazlık: Davacının şekil markasının, davalının "baydöner+şekil" ibareli markasındaki şekil unsuruna benzer olması nedeniyle, her iki markanın da kapsamında yer alan 35. sınıf 01-05 alt grup hizmetlerde karıştırılma ihtimalinin bulunup bulunmadığı ve davalı markasının bu hizmetler bakımından hükümsüz sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı markasında yer alan şekil unsurunun davacının şekil markasının aynısı olması ve her iki markanın da 35. sınıfın belirtilen alt gruplarında tescilli olması nedeniyle, ortalama tüketici nezdinde karıştırılma ihtimalinin yüksek olduğu ve 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi uyarınca davalı markasının hükümsüzlük şartlarını taşıdığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte fatura kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine dair verilen hükmün, fatura asıllarına ulaşılamadığı gerekçesiyle bozulması üzerine, suça konu faturaların şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespiti için fatura asıllarının dosyada bulunmasının zorunlu olup olmadığı ve bulunmadığı takdirde diğer delillerle mahkumiyet kararı verilip verilemeyeceği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vergi Usul Kanunu'nun 227/3. maddesindeki şekil şartlarına ilişkin hükmün idari nitelikteki vergi cezaları için öngörüldüğü, ceza hukuku kapsamındaki sahte fatura kullanma suçunun ise vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetine ilişkin olup bu mahiyetin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, dolayısıyla fatura asıllarının dosyada bulunmasının zorunlu olmadığı ve diğer delillerle sanığın mahkumiyetine karar verilebileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından tescil ettirilmek istenen "Helvacı Dede + şekil" markasının, davacının tescilli "KOSKA" ve "dede" figürlü markalarıyla benzerlik teşkil edip etmediği ve bu nedenle davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilip verilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı markasında yer alan şekil unsurunun, davacının tescilli markalarındaki şekil unsuruna benzerlik gösterdiği ve bu benzerliğin orta düzeydeki tüketiciler nezdinde karıştırılma ihtimali yaratabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından üretilen boş plastik şişelerin, davacının tescilli “şekil” markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının ürettiği boş plastik şişelerin, davacının tescilli "şekil" markasının kullanıldığı temizlik ürünleri ile aynı mal grubunda yer almaması, şişeler üzerinde davacının ayırt edici damla ve kuşak şekillerinin bulunmaması, davalının sadece ambalaj üreticisi olması ve tarafların farklı sektörlerde faaliyet göstermesi nedeniyle, davalı eyleminin marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil etmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Gerekçeli kararda dava konusu markalara ait şekillere yer verilmesinin HMK’nın “hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesine aykırı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararlarında, gerektiğinde hükmün eki niteliğinde kroki ve şekillere kararın ekinde yer verilebileceği, ancak hükmün gerekçe kısmında yasal düzenlemelere uygun düşmeyecek biçimde şekillere yer verilmesinin, davadan davalar doğmasına, tarafların yeniden uyuşmazlığa düşmelerine, infazda tereddüt yaşanmasına yol açabileceği ve renk, boyut ve diğer özelliklerinden yoksun bir şekilde markaların ve tasarımların gerekçeli karara eksik yansıtılmalarının yanıltıcı sonuçlara neden olabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı matbaanın, davacı çay üreticisinin tescilli markalarına benzer markaları taşıyan ambalajları, başka bir şirket için basması nedeniyle marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşup oluşmadığı ve tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümsüz kılınan bir markanın kullanımı, marka sahibi yönünden geçmişe etkili sonuç doğursa da, davalı gibi marka sahibi olmayan 3. kişiler yönünden geriye etkili olmadığı ve davalının, davacıya ait şekil markası ile "Rize Harman+Şekil", "Tomurcuk+Şekil" ve "Filiz+Şekil" ibareli markaları taşıyan ambalaj basımının 556 sayılı KHK'nin 61/1-e maddesi gereğince marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin "İPEKYOLU" ibaresini marka olarak tescil ettirmek istemesine karşı, davacı şirketin daha önce tescilli "İPEKYOL" markasıyla benzerlik ve iltibas yarattığı iddiasıyla açılan marka hükümsüzlüğü davasında, davalı şirketin önceki şekil içeren "İPEKYOLU" markalarından kaynaklanan kazanılmış hakkının yeni markayı koruyup korumadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin önceki markalarında "İPEKYOLU" ibaresinin yanında deve/kervan şekilleri bulunması, kazanılmış hakkının bu şekillerle birlikte gerçekleştiği, yeni markanın şekil unsuru olmaksızın "İPEKYOL" markasına iltibas yarattığı ve seri marka olarak da nitelendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı Kurumun davacıya ait marka tescil başvurularını, daha önce tescilli bir markaya olan benzerliği nedeniyle reddetmesi üzerine açılan marka iptal davasında, markalar arasında benzerlik olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Başvuru konusu markalar ile redde dayanak alınan marka arasında, şekil unsurları bakımından ayırt edici farklılıklar bulunması ve bu farklılıkların SMK m.5/1-ç anlamında bir benzerlik oluşturmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gerekçeli kararda davacıya ait marka şekillerine ve davalıya ait reklam görüntülerine yer verilmesinin HMK’nın “hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesine aykırı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararlarında, hükmün eki niteliğinde kroki ve şekillere kararın ekinde yer verilebileceği, ancak hükmün gerekçe kısmında yasal düzenlemelere uygun düşmeyecek biçimde şekillere yer verilmesinin, davadan yeni davalar doğmasına, tarafların yeniden uyuşmazlığa düşmelerine ve infazda tereddüt yaşanmasına yol açabileceği; ayrıca, gerekçeli kararda markaların ve tasarımların renk, boyut ve diğer özelliklerinden yoksun bir şekilde eksik yansıtılmasının yanıltıcı sonuçlara neden olabileceği; ayrıca fiziki ortamda elle imzalanan gerekçeli karar ile UYAP ortamında elektronik imzalı olarak kayıtlı bulunan gerekçeli kararın gerekçe bölümlerinin birbirinden farklı olması nedeniyle usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya ait markaların davacının tescilli markalarıyla benzerlik taşıyıp taşımadığı ve bu benzerliğin hükümsüzlük oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, taraf markalarındaki şekil unsuru yerine sözcük unsurunun ön planda olduğu ve tüketici nezdinde ayırt edici nitelikte olacağı değerlendirilerek, hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararının, usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun (YİDK) kısmi marka ret kararına karşı açılan davanın reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Karşılaştırılan markalarda müşterek unsurlar bulunsa da şekil unsurunun ayırt edici nitelikte olması ve 41. sınıf hizmetlerin kullanıcılarının dikkatli ve seçici kişilerden oluşması gözetilerek, markalar arasında benzerlik bulunmadığı ve davalı marka sahibi açısından pasif husumetin mevcut olmadığı gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun (YİDK) davacının marka tescil başvurusunu reddetmesine ilişkin kararının iptali.
Gerekçe ve Sonuç: Başvuru konusu marka ile redde mesnet olan marka arasında Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 5/1-ç maddesi anlamında benzerlik bulunmadığı, şekil ve ibare unsurlarındaki farklılıkların markaların ayırt edilmesini sağlayacak nitelikte olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesince verilen davanın kabulüne ve YİDK kararının iptaline ilişkin kararın onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.