Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şikayet Hakkının Düşürülmesi”
- Uyuşmazlık: Alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltme suçundan verilen şikayet hakkının düşürülmesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz edilebilirliği ve esası.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 286/2-d maddesi uyarınca, suçun üst sınırının iki yıldan fazla hapis cezası içermesi nedeniyle temyiz yolunun açık olduğu, Bölge Adliye Mahkemesi'nin şikayet hakkının düşürülmesine dair kararının hukuka uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin esastan reddine ve hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Alacaklıyı zarara uğratmak suçundan sanıkların beraatine ilişkin istinaf kararında şikayet hakkının düşürülmesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Müştekinin şikayet dilekçesinde suçun oluşum tarihi olarak gösterilen eylemin, bölge adliye mahkemesince kabul edilenden farklı olduğunun ve bu nedenle şikayetin yasal süresi içerisinde yapıldığının anlaşılması gözetilerek, şikayet hakkının düşürülmesine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haciz ihbarnamesine verilen cevabın doğru olmadığı iddiasıyla açılan tazminat davasında, ceza istemine ilişkin şikayet hakkının düşmesinin tazminat istemini de ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 89/4 hükmü gereğince, tazminat davasının genel hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği ve İİK m. 349'da düzenlenen şikayet hakkının düşmesi hükmünün tazminat istemi için uygulanamayacağı değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmişken, sanık hakkındaki şikayetten vazgeçilmesi sebebiyle davanın düşürülmesi gerekirken mahkumiyet hükmü verilmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının da kesin hüküm niteliğinde bazı hukuki sonuçlar doğurduğu, bu nedenle şikayetten vazgeçilmesi halinde davanın düşürülmesi gerektiği gözetilerek Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Alacaklısını zarara sokmak kastıyla mevcudu eksiltmek suçundan sanıklar hakkında şikâyet hakkının düşürülmesine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Yargıtay'ın bozma kararına direnilmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihi ile şikayet tarihi arasında bir yıldan fazla süre geçmiş olması nedeniyle şikayet hakkının düşmesine karar veren yerel mahkemenin direnme kararına konu hükümler, dava zamanaşımının gerçekleşmesi gözetilerek bozulmuş ve sanıklar hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra İflas Kanunu'nun 345/a maddesinde düzenlenen "sermaye şirketinin iflasını istememe" suçundan yapılan şikayetin süresinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun oluşumu için iflas koşullarının oluştuğu tarihin tespiti gerektiği, yerel mahkemenin ise bu tespiti yapmadan icra takibinin kesinleştiği tarihi suç tarihi olarak kabul edip eksik incelemeyle şikayet hakkının düştüğüne karar vermesi isabetsiz görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektronik haberleşme araçları kullanılarak gerçekleştirilen cinsel taciz suçunda, suçun nitelikli hali olması nedeniyle şikayetten vazgeçmenin davanın düşmesi için yeterli olup olmadığı ve dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: TCK'nın 105/2. maddesinde düzenlenen nitelikli cinsel taciz suçunun takibinin şikayete bağlı olmadığı, bu nedenle mağdurun şikayetinden vazgeçmesinin davanın düşürülmesi için geçerli bir sebep teşkil etmeyeceği ve ayrıca suç tarihinden itibaren dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenen cinsel taciz suçunda, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi üzerine davanın düşürülmesi kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Cinsel taciz suçunun nitelikli hallerinin, TCK'nın 105/2. maddesinde düzenlendiği ve bu hallerde soruşturma ve kovuşturmanın şikâyete bağlı olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin şikâyetten vazgeçme nedeniyle davanın düşürülmesine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin Yargıtay 14. Ceza Dairesi ile yerel mahkeme arasındaki direnme kararı uyuşmazlığında, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkının olup olmadığı ve bu hakkın kullanılmamasının kararı etkileyip etkilemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, ancak Bakanlığın bu davadan haberdar edilmemesinin tek başına bozma nedeni olmadığı, Bakanlığa gerekçeli karar tebliğ edilerek temyiz hakkı tanınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliği için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz konulan taşınmazın, dava devam ederken üçüncü kişiye devredilmesi ve akabinde haczin kaldırılıp tekrar konulması işlemlerinin hukuki niteliği ve şikayetçinin bu hacze karşı şikayet hakkı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında davalı üçüncü kişiden malı devralan dördüncü kişinin davaya dahil edilmemesi nedeniyle, tasarrufun iptali kararının davada taraf olmayan dördüncü kişiye etkisi olmadığı, haczin kaldırılmasının ardından tekrar konulan haczin ise yeni bir haciz niteliğinde olduğu ve haciz tarihinde malik olmayan borçlu adına kayıtlı değilken taşınmaza haciz konulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.