Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şirket Müdürü”
- Uyuşmazlık: Limited şirketi münferiden temsil yetkisine sahip birden fazla müdürün bulunduğu durumda, şirket müdürlerinden birinin açtığı davada, diğer müdürün feragat beyanının geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Şirket müdürünün, davalı ile yakın hısım olması nedeniyle davadan feragat etmesinde menfaat çatışması bulunduğu ve bu durumda şirketin menfaatini gözetme yükümlülüğü uyarınca tek başına yaptığı feragat beyanının geçersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Limited şirket müdürünün, şirketin tüm taşınmazlarını veya faaliyetini sürdürmesini imkansız kılacak ölçüdeki taşınmazları satması için genel kurul kararı gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Limited şirket müdürünün, şirketin devamını imkansız kılacak veya fiilen tasfiyesine yol açacak miktarda taşınmaz satışı yapması, şirketin olağan işletme faaliyetini aşan olağanüstü bir işlem olduğundan ve şirketin tasfiyesi genel kurulun yetkisinde olduğundan, bu tür satışlar için genel kurul kararı gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, eski şirket müdürünün davalıya yaptığı taşınmaz satışlarının muvazaalı olduğu iddiasıyla açtığı tapu iptal ve tescil davasında, muvazaa iddiasının ispatı için gerekli delil türünün ne olduğuna ve davacı şirketin taraf sıfatıyla mı yoksa üçüncü kişi sıfatıyla mı muvazaayı ileri sürdüğüne ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, taşınmaz satışlarında taraf konumunda olduğu ve resmi yazılı şekle tabi bir sözleşmenin muvazaalı olduğunun iddia edilmesi halinde, 6100 sayılı HMK'nın 201. maddesi uyarınca yazılı delil ile ispat zorunluluğu bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Limited şirket ortaklarının, şirkete ait taşınmazın şirket müdürü tarafından yetkisiz ve muvazaalı olarak satılması nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açma ehliyetinin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Limited şirketin tüzel kişiliği ve temsil kuralları gereğince dava açma yetkisinin ilke olarak şirkette olduğu, ancak somut olayda şirket müdürünün yetkisiz ve muvazaalı satışı nedeniyle şirket ve ortaklarının zarara uğradığı, satış işlemini yapan müdürün aynı zamanda şirketi temsil eden kişi olması nedeniyle şirket adına dava açmasının beklenemeyeceği ve bu durumun ortakların hak arama özgürlüğünü kısıtlayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Elli yedi kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasında, havayolu şirketinin hissedarı, eğitim müdürü ve kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ile genel müdür yardımcısının taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan kusur ve sorumluluklarının bulunup bulunmadığı; uçakta görev yapan bir pilotun olaydan sonra verdiği ifadede yalan tanıklık suçunu işleyip işlemediği; Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının görevlerini kötüye kullanıp kullanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Havayolu şirketinin hissedarının şirketin tüm faaliyetleriyle bizzat ilgilenip karar alma mekanizmasına müdahale etmesi, uçaktaki hayati arızaları bildiği hâlde uçağın kiralanmasında belirleyici rol oynaması, kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ve genel müdür yardımcısının ise uçağın teknik durumunu kontrol etme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle kazanın oluşumunda asli ve tali kusurlu oldukları; eğitim müdürünün pilotların eğitimlerinin eksik verilmesi nedeniyle kazada kusurlu olduğu; pilotun verdiği ifadenin teknik raporlarla çelişmesi ve gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu, Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının ise şirketin uçuş ruhsatını iptal etmeyerek görevlerini kötüye kullandıkları gerekçesiyle yerel mahkeme kararları kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin sahip olduğu tek taşınmazın devrinin şirketin varlığını sona erdirecek nitelikte olup olmadığı ve bu devir işleminin geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin tek malvarlığı olan taşınmazın devrinin, şirketin fiilen tasfiyesine yol açacak nitelikte önemli bir malvarlığı devri olduğu, limited şirket müdürünün bu devir için ortaklar kurulu kararı almaksızın yetkisini aştığı ve bu nedenle devrin batıl olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı limited şirkette şirket genel müdürü olarak yaptığı çalışmanın hizmet akdine mi yoksa vekâlet akdine mi dayandığı ve buna bağlı olarak hizmet tespiti davasının reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının şirket genel müdürü olarak işverenden emir ve talimat almadan, aksine çalışanlara talimat vererek bağımsız çalışması, zaman ve bağımlılık unsurlarının gerçekleşmediğini gösterdiğinden, davacı ile davalı şirket arasında vekâlet akdi ilişkisinin kurulduğu gözetilerek, hizmet tespiti davasının reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirket müdürünün, şirketle aynı alanda faaliyet gösteren başka bir şirkette de ortak olması nedeniyle, haklı sebeple azledilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket müdürünün, davacı hissedarın şirkete ortak olmasından önce kendi adına kurulu ve faaliyette olan başka bir şirketinin bulunması, haksız rekabet oluşturamayacağı ve bu nedenle azil için haklı sebep teşkil etmeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şirket müdürünün özen ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davranıp şirketi zarara uğrattığı iddiasıyla müdürün azledilmesi ve şirkete kayyım atanması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket müdürünün, şirket varlıklarını piyasa değerinin altında elden çıkarması, şirket hesaplarını usulüne uygun tutmaması, şirketin ticari faaliyetlerini gerektiği gibi yürütmemesi gibi eylemleriyle özen ve sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği ve şirketin zarara uğramasına sebebiyet verdiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesince verilen müdürün azli kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şirket müdürünün, şirketin sigorta prim borçlarından dolayı, şirketle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olup olmadığı ve asıl borçlu şirkete karşı takibin semeresiz kalması halinde, müdüre karşı takibe geçilip geçilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hem 506 sayılı Kanun'un 80. maddesi hem de 5510 sayılı Kanun'un 88. maddesi uyarınca, şirket müdürünün, şirketin prim borçlarından dolayı Kuruma karşı işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, bu nedenle davacıya ayrıca ödeme emri gönderilmesine gerek olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalı limited şirketin müdürlerinin kanuna aykırı huzur hakkı alması, şirket parasını usulsüz kullanması, mali tabloları gerçeği yansıtmayacak şekilde düzenlemesi, şirketin zarara uğratılması ve genel kurul toplantılarının usulsüz yapılması gibi sebeplerle şirketin haklı nedenle feshine karar verilmesi istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi'nin, davacıların haklı fesih sebebi olarak ileri sürdüğü iddiaların şirketin feshini gerektirecek nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair kararını, Yargıtay, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca uyulan bozma kararına uygun olarak verdiği gözetilerek onamıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.