Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“22/A Tutanağı”
- Uyuşmazlık: Yenileme kadastro çalışmaları sonucu orman sınırlarına dahil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacılar adına tescili talebiyle açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Mahkemesinde 22/A işlemine yönelik itiraz olmaması, talebin mülkiyete ilişkin olması ve 22/A tutanağının olağan usullerle davalı olmaktan çıkarılmasının mahkemece yapılacak bir işlem olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltme işleminin iptali davasına bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesinde mi yoksa Kadastro Mahkemesinde mi olduğu hususunda yaşanan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltme işleminin iptaline ilişkin olduğundan ve bu tür davalara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesinde olması gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların 1972 ve 1977 yıllarında kesinleşen tapulama işlemleriyle tescil edildiği, davanın ise 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra açıldığı gözetilerek, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünün artması nedeniyle Hazine'nin açtığı uygulama kadastrosu tespitine itiraz davasının reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda tespit edilen yüzölçümü farkının kaynağının yeterince açıklanmaması ve denetime elverişli olmaması, ayrıca yol ile taşınmaz arasında kot farkı olduğu belirtilmesine rağmen bu farkın miktarının ve dayanağının açıklanmaması nedeniyle eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşen orman kadastrosu ile tapu kaydı arasında uyuşmazlık bulunan taşınmazların mülkiyetinin kime ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 6831 sayılı Orman Kanunu'na göre kesinleşen orman kadastrosu sınırları içerisinde kalan ve 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itiraz edilmeyen taşınmazların orman vasfı taşıdığı ve Hazine adına tescil edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin tapu iptal ve tesciline ilişkin kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, davaya konu taşınmazların mülkiyetinin tespiti ve tarafların zilyetlik durumlarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaz bölümlerinin mera vasfında olup olmadığı, zilyetliğin devri, tarafların vekillik durumu ve komşu parsellerin durumu gibi hususların tam olarak aydınlatılmamış olması ve eksik inceleme nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan tapusuz taşınmazın tescili davasında, yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın tapulama esnasında tescil dışı bırakılma nedeni ve tarihi, tescil davasına konu taşınmazların bilirkişi raporundaki konumu, davacıya ait taşınmazın tapu kaydı ve akıbeti, dava konusu taşınmazın sınırlarındaki parsellerin durumu ve hava fotoğrafları gibi hususların yeterince araştırılmadan karar verildiği gerekçesiyle, eksik incelemenin giderilmesi için yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının zilyetlik iddiasının hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı ve meranın zilyetlikle kazanılıp kazanılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın, kök parsel olan 190 sayılı parselin hükmen ifrazı ile oluştuğu, davacıların mirasbıraklarının da taraf olduğu kadastro mahkemesi kararının kesinleştiği, bu kararın davacılar için kesin hüküm teşkil ettiği, kadastro tespitinden önceki zilyetliğin 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, kadastro tespitinden sonraki zilyetliğin ise tapulu taşınmaz üzerinde olması nedeniyle mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescil davasında, dava konusu taşınmazın imar durumu ve davacıların mülkiyet iddiasının dayanağı olan belgelerin eksikliği nedeniyle uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın imar planı durumu, oluşum şekli ve davacıların mülkiyet iddiasını destekleyen belgelerin eksikliği nedeniyle eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptal ve tescil davasına konu taşınmazlar hakkında kadastro çalışmaları yapılıp Hazine adına tescil edilmesi nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazlar hakkında kadastro tutanağı düzenlenip kesinleştiği ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26. ve 27. maddeleri gereğince yerel mahkemenin görevinin sona erdiği, 3402 sayılı Kanun'un 5. maddesi ve Taşınmaz Mal Tutanaklarının Kadastro Mahkemesi'ne Devri Hakkındaki Yönetmeliğin 7/e bendi uyarınca kadastro tutanağının maddi yanılgı sonucu kesinleştirildiğinin göz önünde bulundurulması ve görevli mahkemenin Kadastro Mahkemesi olduğunun gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, davacı hazinenin tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında dikkate alınmadığını iddia ederken, davalılar taşınmaz üzerinde zilyetlik iddiasında bulunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın davacının dayanağı olan tapu kaydı sınırları dışında kaldığı, davalıların ise yirmi yılı aşkın süredir taşınmaz üzerinde nizasız ve fasılasız zilyetliğinin bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin ret kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu mera olarak tespit edilen taşınmazın mülkiyetinin davacıya ait olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.