Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2560 Sayılı Kanun”
- Uyuşmazlık: Davalı DİSKİ Genel Müdürlüğü'nün davacıya uyguladığı su tarifesinin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun Ek 2. maddesindeki tarife sınırlamasına tabi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Büyükşehir belediyelerinin su ve kanalizasyon hizmetlerini bir şirket eliyle yerine getirmelerinin, kendilerini 5393 sayılı Belediye Kanunu ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'ndaki düzenlemelere uyma yükümlülüğünden azade kılmayacağı ve bu şirketlerin tarifelerini belirlerken söz konusu kanun hükümlerine uygun hareket etmeleri gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının gerekçesi düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin elektrik alım sözleşmesi kapsamında ödediği Belediye Tüketim Vergisi'ni (BTV) hizmet alımından muaf olduğu gerekçesiyle davacı şirketten geri isteyip isteyemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin, 2560 sayılı Kanun'un 21/a maddesi uyarınca sadece kendi görevleri için kullandığı elektrik tüketimi için BTV'den muaf olduğu, tedarik şirketi üzerinden yaptığı alımlarda bu muafiyetin geçerli olmadığı ve davacı şirketten tahsil ettiği BTV tutarını iade etmekle yükümlü olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el koyma nedeniyle açılan tazminat davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinde düzenlenen uzlaşma şartının dava şartı olup olmadığı ve hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza el koyma tarihinin 4.11.1983 tarihinden sonra olması ve davanın 6487 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden önce açılmış olması nedeniyle, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinde düzenlenen uzlaşma şartının dava şartı olarak uygulanmayacağı ve hak düşürücü sürenin geçmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz yoluyla, Hazine adına tespit edilen taşınmazdaki su deposu ve kuyusuna ilişkin muhdesat şerhinin içeriğinin değiştirilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Su deposu ve kuyusunun yapım tarihi, kullanım geçmişi, 6360 sayılı Kanun ve 2560 sayılı Kanun hükümleri gözetilerek, muhdesat şerhinin "Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü" adına düzeltilmesine karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan dava sonucu verilen tazminat ilamının icrasında idareye ait mal, hak ve alacakların haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin uygulanabilmesi için idarenin fiili el koyma tarihinin 04.11.1983 tarihinden önce olması gerektiği, 6111 sayılı Kanun ile bu tarihten sonraki el koymalar için de haciz yasağı getirilmiş ise de Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği, dosyada el koyma tarihinin tespit edilmediği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının aracı aşırı yağış nedeniyle taşan Kurbağalıdere'ye düşerek hasar görmesi sebebiyle açılan tazminat davasında, İSKİ'ye husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İSKİ'nin 2560 sayılı Kanun'un 2. ve 25. maddeleri uyarınca yağmur sularının toplanması ve uzaklaştırılması görevi bulunduğu ve bu görevin yerine getirilmemesinin davacının aracında meydana gelen hasara neden olduğu gözetilerek, İSKİ'ye husumetin yöneltilmesi gerektiği ve yerel mahkemenin husumetten red kararının bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı İSKİ'nin kanalizasyon sistemindeki yetersizlik nedeniyle davacının işyerinde oluşan zararın tazmini istemine ilişkin davanın adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği hususunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı İSKİ'nin 2560 sayılı Kanun ile kurulmuş özel hukuk hükümlerine tabi, ticari faaliyette bulunan ve tacir sıfatı taşıyan bir kamu kurumu olması, ayrıca davanın haksız fiile dayanması gözetilerek, uyuşmazlığın adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyenin kamu kurumuna uyguladığı su ve atık su tarifesinin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun Ek 2. maddesine aykırılığı nedeniyle fazla tahsil edilen bedellerin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin su ve atık su tarifelerini belirlerken kanun hükmüne aykırı yönetmelik hükmünü değil, üst norm olan kanun hükmünü esas alması gerektiği gözetilerek, mahkemenin kanuna uygun olarak verdiği karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: MUSKİ Genel Müdürlüğü'ne ait işyerlerinin hangi işkoluna dahil olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin belediyelerin asli görevi olan su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek amacıyla kurulduğu ve faaliyet konusunun da bu hizmetler olduğu gözetilerek, işyerinin genel işler işkoluna dahil olduğuna ilişkin Bakanlık tespitinde ve bu tespiti onayan yerel mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından, istinaf başvurusunun reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 25.11.1996 tarihli sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkta, hakem kararına karşı HUMK hükümlerine göre temyiz yoluna mu gidileceği yoksa 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu'na göre iptal davası mı açılacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin 4686 sayılı Kanun'dan önce imzalandığı, sözleşmede açıkça HUMK'ya atıf yapıldığı, sonradan düzenlenen görev belgesinin sözleşmeyi değiştirici nitelikte olmadığı ve vekillerin bu yönde yetkili olmadığı gözetilerek, hakem kararına karşı HUMK hükümlerine göre temyiz yoluna gidilmesi gerektiği ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.