Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2863 Sayılı Yasa”
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından Kocatepe Tarihi Sit Alanı içerisinde kalan taşınmazlar üzerindeki zilyetliğe dayanarak açılan tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların 2863 sayılı Yasa kapsamında Kocatepe Tarihi Sit Alanı içerisinde kalmasına rağmen, 5663 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonucu 1. ve 2. derece arkeolojik sit alanı dışında kalması ve üzerinde kültür varlığı bulunmaması, davacının yirmi yıldan fazla süredir nizasız ve aralıksız zilyetliğini ispatlaması nedeniyle davanın kabulüne ve taşınmazların davacı adına tesciline ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerindeki zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istenmesine karşı Hazine'nin itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadastro öncesi dönemde taşınmazlar üzerinde yirmi yıldan fazla süreyle malik sıfatıyla zilyetliğinin bulunduğu ve bu zilyetliğin tapu kaydıyla kazanılmış hak oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın imar kirliliğine neden olma ve Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet suçlarından ayrı ayrı cezalandırılıp cezalandırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde işlenmiş fiillerin dava zamanaşımı süresinin Ceza Genel Kurulu’nun inceleme tarihinden önce dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme hükmü bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın beraatine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay 12. Ceza Dairesi tarafından bozulmasına rağmen, sanığın beyanı alınmadan direnme kararı verilip verilemeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 307/2. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nun 326/2. maddesi uyarınca hükmün aleyhe bozulması halinde, sanığın savunma hakkının korunması için bozmaya karşı beyanının alınmasının zorunlu olduğu, aksi halde savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle hükmün bozulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zeytincilik parseli olarak ayrılan ve aynı zamanda arkeolojik sit alanı içerisinde kalan ancak dağıtımı yapılmayan yerlerin imar, ihya ve zilyetlik yoluyla kazanılıp kazanılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 11. maddesinde 5226 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önce zilyetlikle mülk edinme koşullarını sağlamış olan davalının kazanılmış hakkının korunması gerektiği ve bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı gerekçelerle kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın 1. Derece Doğal SİT alanındaki taşınmaz üzerinde yaptığı değişikliklerin 2863 sayılı Kanun'a muhalefet suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yaptığı değişikliklerin SİT alanına inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olup olmadığının uzman bilirkişi kurulu raporuyla tespit edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 2. derece sit alanı içerisinde kalan bir taşınmazın, 5226 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden önce gerçekleşen zilyetlikle kazanılıp kazanılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5226 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce zilyetlikle kazanma şartlarının oluşmuş olsa dahi, söz konusu taşınmazın 2. derece sit alanı içerisinde kalması nedeniyle zilyetlikle kazanılamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazların tapu kaydının iptali ve adına tesciline karar verilmesi üzerine davalı Hazine vekilinin itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ve atalarının dava konusu taşınmazlar üzerinde yirmi yıldan fazla kesintisiz ve aralıksız zilyetliklerinin bulunduğu, taşınmazların doğal sit alanı niteliğinde olsa da 2863 sayılı Yasa'nın 11. maddesinin 1. fıkrası 2. cümlesinin 22/05/2007 tarihinde kabul edilen 5663 sayılı Yasa ile değiştirilmesiyle zilyetliğe dayalı iktisabın önünde yasal bir engel bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 1. Derece arkeolojik sit alanı olarak tescilli taşınmazın kadastro tespitine, davacılar tarafından tapu kaydı, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak yapılan itirazın kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 1. derece arkeolojik sit alanlarındaki taşınmazların 2863 sayılı Kanun'un 11. maddesi gereğince zilyetlik yoluyla iktisap edilemeyeceği, ancak tapu kaydı ile ediniminin mümkün olduğu, bu nedenle tapu kaydının kapsamının belirlenmesi ve buna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen 1. derece doğal sit alanı içindeki taşınmazın, davacılar tarafından miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacıların miras yoluyla intikal, aktif dava ehliyeti, taşınmazın mülkiyeti kazanmaya elverişli olup olmadığı, doğal sit alanı sınırları, orman sınırları gibi konularda yeterli araştırma ve inceleme yapmadan, bilirkişi raporlarındaki çelişkileri gidermeden ve 2863 sayılı Yasa'nın 11. maddesinin uygulanmasında eksiklikler bulunması nedeniyle hatalı değerlendirme yaptığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.