Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“492 Sayılı Harçlar Kanunu”
- Uyuşmazlık: Davalı kurumun harçtan muaf olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının 7139 sayılı Kanun'un 33. maddesi gereğince 492 sayılı Harçlar Kanunu’na göre alınan harçlardan muaf olduğu gözetilerek, mahkeme kararının harç hususunda düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun yasal değişiklik sebebiyle dava harçlarından muaf olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun 7139 sayılı Kanun ile 492 sayılı Harçlar Kanunu'na göre dava harçlarından muaf olduğunun gözetilerek, mahkeme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 3561 Sayılı Kanuna göre açılan kayyım atanması davasında temyiz eden taraftan yargı harcı alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 3561 Sayılı Kanun'un 2/4. maddesindeki harç istisnasının yargı harçlarını kapsamadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşik içtihatları gözetilerek temyiz eden taraftan noksan harcın tahsil edilmesi gerektiği gerekçesiyle dosyanın iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 3561 Sayılı Kanun uyarınca hazine vekilinin açtığı kayyım atanması davasında yargı harcı ödenmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 3561 Sayılı Kanun’da kayyımlıkla ilgili işlemlerin her türlü vergi, resim, harç ve katkı payı gibi mali yükümlülüklerden müstesna olduğu hükmü bulunsa da, bu hükmün yargı harçlarını kapsamadığı, yargı harcından muafiyet için açık bir düzenleme gerektiği ve Anayasa’nın 73. maddesi gereğince mali yükümlülüklerin kanunla konulabileceği gözetilerek, mahkemece başvurma harcı ve peşin maktu harç ödenmeden yargılamaya devam edilmesi doğru görülmeyerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, kadastro öncesi zilyetliklerine dayanarak Hazine adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendi adlarına tescilini talep ettikleri davada, eksik harcın tamamlanmaması nedeniyle davanın açılmamış sayılması işleminin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacılara eksik harcı tamamlamaları için yasal süre verildiği ve bu süre içinde harcın tamamlanmaması nedeniyle 6100 sayılı HMK ve 492 sayılı Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kefilin, kredi kartı borcu nedeniyle yaptığı fazla ödemenin istirdadına ilişkin dava için bankanın ödemesi gereken temyiz ve başvuru harçlarından muaf olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 123. maddesinin 3. fıkrasında belirtilen harç istisnasının, bankaların kredi alacakları ve teminatlarına ilişkin davalarda davacı/alacaklı sıfatıyla hareket etmeleri halinde geçerli olduğu, davalı/borçlu sıfatıyla hareket ettikleri davalarda ise bu istisnanın uygulanmayacağı gözetilerek, bankanın temyiz ve Yargıtay başvuru harçlarını ödemesi gerektiği ve eksik harçların tamamlanması için dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Varlık yönetim şirketinin icra takibinin yenilenmesi işleminde, icra yenileme harcından istisna olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 143. maddesi uyarınca, varlık yönetim şirketlerinin kuruluşlarını takip eden beş yıl süreyle yaptıkları işlemlerin 492 sayılı Harçlar Kanunu'na göre ödenecek harçlardan istisna olduğu, bu istisnanın yargı harçlarını da kapsadığı ve icra takibinin yenilenmesi işleminin de bu kapsamda olduğu gözetilerek, icra müdürlüğünün yenileme harcı tahsil işleminin hukuka aykırı olduğu ve şikayetin kabulü gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bankalar tarafından kullandırılan kredilerin tahsili amacıyla yapılan icra takiplerinde tahsil harcı alınması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 5766 sayılı Kanun ile değişik 123. maddesi uyarınca bankalarca kullandırılan kredilerin temini ve bunların teminatları ile geri ödenmelerine ilişkin işlemlerin, 492 sayılı Kanunda yazılı harçlardan müstesna olduğu gözetilerek, icra takibinde tahsil harcı alınmasına ilişkin icra müdürlüğü kararının iptali ve harcın iadesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karar ve ilam harcı yatırılmaksızın ilamın icra takibine konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi gereğince yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı ve ilamda harç yükümlüsü olan tarafın bakiye nispi karar ve ilam harcını yatırmadan icra takibine devam edemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.