Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5083 Sayılı Kanun”
- Uyuşmazlık: İhbar üzerine durdurulan araçta bulunan uyuşturucu maddelerin, adli arama kararı olmadan ele geçirilmesi nedeniyle hukuka uygun delil olup olmadığı ve mahkûmiyet kararına esas alınıp alınamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İhbar üzerine durdurulan araçta, dışarıdan bakıldığında görülebilecek şekilde bulunan uyuşturucu maddenin ele geçirilmesinin arama olarak nitelendirilemeyeceği, kolluk görevlilerinin suçüstü haliyle karşılaştıkları ve bu kapsamda yakalama yetkilerini kullandıkları, ayrıca suçüstü halinde arama kararı aranmadığı gözetilerek Yargıtay 20. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve hükümlerin esasının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 20. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bonoda bedelin yazı ve rakamla farklı gösterilmesi halinde, 6762 sayılı TTK’nın 588. maddesi hükmü gereğince yazı ile yazılan bedelin esas alınması gerekirken, hayatın olağan akışı ve ticari ilişkinin kapsamı gözetilerek rakamla yazılan bedelin esas alınmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bonoda yazı ile ikiyüzonikii (212) TL, rakamla 212.000 TL bedel belirtilmiş olması nedeniyle, 6762 sayılı TTK 588. maddesi gereğince yazı ile belirtilen bedelin esas alınması gerekse de, taraflar arasındaki ticari ilişkinin kapsamı, paranın alım gücü, icra takibinin başlama tarihi ile dava açılma tarihi arasındaki süre ve hayatın olağan akışı birlikte değerlendirilerek, bononun miktarının yazı ile yazılırken “bin” kelimesinin maddi hataya dayalı olarak yazılmadığının kabulü gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bonoya dayalı ilamsız takipte borçlunun, 5083 sayılı Kanun gereğince alacak miktarına itiraz etmesi üzerine takibin kısmen durdurulması ve alacaklıya inkar tazminatı ödenmesine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun itirazının İİK'nın 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olduğu ve itirazın kabulü ile takibin durduğu, ayrıca İİK'nın 169/a-6. maddesi uyarınca tazminata hükmedilebilmesi için borca itirazın reddinin gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat hükmü kaldırılarak düzeltilmesine ve onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız tutuklama nedeniyle açılan tazminat davasında, davacının talep ettiği manevi tazminat miktarının 30 TL mi, yoksa 30.000 TL mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Duruşma tutanağında manevi tazminat miktarının 30,00 TL olarak yazılmasının açık bir maddi hata olduğu, davacının beyanları, bilirkişi ve naip hakim raporları ile yerel mahkeme kararında 30.000 TL olarak kabul edilmesi ve davalı vekilinin de bu miktara itiraz etmemesi gözetilerek, davacının 30.000 TL manevi tazminat talep ettiği kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve dosya diğer bozma nedenlerine göre işlem yapılmak üzere mahalline gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescil iddiasıyla tapu iptali ve tescil davasında, davalı belediyenin taşınmazları davacı ilçe belediyesine devretme yükümlülüğünün bulunup bulunmadığına ve davanın zamanaşımı, yetki ve dava ehliyeti yönlerinden incelenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin ve istinaf mahkemesinin, dava konusu taşınmazların davacı ilçe belediyesine devredilmesi gerektiği yönündeki kararları, usul ve yasaya uygun bulunarak, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yazı ve rakamla farklı bedeller içeren bir bonoda, 6 sıfırlı Türk Lirası döneminde düzenlenen bononun, 6 sıfır atıldıktan sonraki dönemde takibe konulması halinde, alacağın hangi miktar üzerinden hesaplanması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Ticaret Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca bonoda yazı ile yazılan bedelin esas alınması ve 5083 sayılı Kanun ile Türk Lirası'ndan altı sıfır atılması nedeniyle, bononun düzenlendiği tarihteki bedelin günümüzdeki karşılığının esas alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu yargılama harcı alacağına ilişkin şikayetin kabulü üzerine direnme kararı verilmesi nedeniyle açılan temyiz incelemesinin miktar yönünden kesinlik sınırının altında kalıp kalmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4949 sayılı Kanun ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 363. maddesine eklenen Ek Madde 1 hükmü gereğince, temyiz incelemesinin yapılabilmesi için uyuşmazlık konusu miktarın, direnme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan kesinlik sınırının üzerinde olması gerektiği, somut olayda ise direnme kararına konu yargı harcı alacağının bu sınırın altında kaldığı gözetilerek alacaklı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tanzim tarihi gerçeği yansıtmadığı ileri sürülen kambiyo senedinin, kambiyo senedi vasfı taşıyıp taşımadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kambiyo senedinde yazılı tanzim tarihinin gerçek tanzim tarihiyle örtüşmesinin gerekmediği, senette belirli bir tanzim tarihinin bulunmasının yeterli olduğu ve şeklen geçerli bir kambiyo senedinde senet metninden anlaşılamayan hususların icra mahkemesinde incelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık lehine yapılan temyiz sonucu bozulan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen hükümde, sanığın kazanılmış hakkının kapsamı ve sonrasında uyuşturucu ticareti suçundan verilen hükümde erteleme uygulanıp uygulanamayacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık lehine yapılan temyiz sonucu bozma kararı üzerine uyuşturucu ticareti suçundan mahkumiyetine karar verilen sanığın, kazanılmış hakkının yalnızca hapis cezası ile sınırlı olup tedavi ve denetimli serbestlik tedbirini kapsamadığı, ayrıca suç tarihinde 18 yaşından küçük olması nedeniyle kısa süreli hapis cezası hükmünün TCK 50/3 maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, ancak erteleme hususunda karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bonoda rakamla ve yazıyla belirtilen bedeller arasında fark olması halinde, yazıyla belirtilen bedelin geçerli sayılması kuralının hayatın olağan akışına aykırı olup olmadığı ve bu bağlamda borçlu olunmadığının tespitine ilişkin davanın kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından ileri sürülen 900.000 TL'lik alacağın, davacının ekonomik durumu ve taraflar arasındaki ilişki göz önüne alındığında hayatın olağan akışına aykırı olması, senetteki bedelin yazımında kavram karışıklığı olması ve bu durumun davalı lehine haksız bir sonuç doğuracağı gözetilerek yerel mahkemenin davacının borçlu olmadığının tespitine dair direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.