Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“657 Sayılı DMK”
- Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı idare ile sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümleri gereğince, devlet memurlarına yapılan zam oranında ücretine zam yapılması gerekirken yapılmadığını ileri sürerek fark ücret alacağı istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesiyle ücret artış oranı konusunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre devlet memurlarına verilen zam oranının uygulanmasının kararlaştırıldığı, 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 9. maddenin kamu görevlileri arasında ücret eşitliğini sağlamayı amaçladığı ve ücret zammına ilişkin olmadığı, davalı işveren tarafından 375 sayılı KHK uyarınca davacıya ek ödeme yapılmış olsa dahi bunun davacı işçiye aynı düzenlemedeki daha yüksek oranlarda ödeme yapılmasını talep etme hakkı vermediği, mahkemece toplu iş sözleşmesi hükümleri ayrı ayrı incelenerek devlet memurlarına verilen zam oranının davacıya yansıtılıp yansıtılmadığının tespit edilmesi gerekirken, hatalı bir şekilde davacının 666 sayılı KHK hükümleri gereği kamu görevlilerine verilen ek ödemeden faydalanması gerektiği kabul edilerek hüküm kurulduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçiye, üyesi olduğu sendika ile işvereni arasında imzalanan toplu iş sözleşmeleri hükümleri uyarınca ücret zammı farklarının ödenip ödenmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi hükümleri ile ücret artış oranı konusunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre devlet memurlarına verilen zam oranının uygulanmasının kararlaştırıldığı, 666 sayılı KHK uyarınca 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 9 uncu maddenin amacının kamu görevlileri arasında ücret dengesini sağlamak olduğu ve davalı işverenlikçe 375 sayılı KHK uyarınca davacıya ek ödeme yapılmasının davacıya aynı düzenlemelerde yer alan daha yüksek ya da farklı oranlarda ödeme yapılmasını talep hakkını vermediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca devlet memurlarına verilen zam oranının davacıya yansıtılıp yansıtılmadığının tespit edildiği ve davacının fark ücret alacağının doğru şekilde belirlendiği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin üyesi olduğu sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve buna bağlı olarak fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde ücret artış oranı konusunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre devlet memurlarına verilen zam oranının uygulanmasının kararlaştırıldığı, 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 9. maddenin amacının kamu görevlileri arasında ücret dengesini sağlamak olduğu, davacının anılan KHK hükümlerinden yararlanmasının mümkün olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda devlet memurlarına verilen zam oranının davacıya yansıtılacağına ilişkin toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca davacıya ödenmesi gereken fark ücret alacağının doğru hesaplandığı gözetilerek davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı işveren aleyhine açtığı davada, toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca devlet memurlarına verilen zam oranında ücret zammı yapılmadığını ileri sürerek fark ücret alacağı talebinde bulunması.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde ücret zammı konusunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre devlet memurlarına verilen zam oranının uygulanmasının kararlaştırıldığı, ancak 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ye eklenen ek 9. maddenin kamu görevlileri arasında ücret eşitliğini sağlamayı amaçlayan bir ek ödeme düzenlemesi olduğu ve ücret zammı niteliğinde olmadığı, bu nedenle davacı işçinin söz konusu ek ödeme düzenlemesinden faydalanmasının mümkün olmadığı gözetilerek, mahkemece toplu iş sözleşmesi hükümleri ayrı ayrı incelenerek devlet memurlarına verilen zam oranının davacıya yansıtılıp yansıtılmadığının tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre devlet memurlarına verilen zam oranında ücret artışı yapılmaması nedeniyle fark ücret alacağı talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde ücret zammı konusunda devlet memurlarına verilen zam oranının uygulanmasının kararlaştırıldığı, ancak 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ya eklenen ek 9. maddenin kamu görevlileri arasında ücret dengesini sağlamayı amaçlayan bir ek ödeme hükmü içerdiği ve ücret zammı niteliğinde olmadığı, bu nedenle davacı işçiye anılan KHK hükümleri gereği ek ödeme yapılmış olsa dahi daha yüksek oranda ek ödeme talep hakkı bulunmadığı gözetilerek, mahkemece toplu iş sözleşmesi hükümleri incelenerek devlet memurlarına verilen zam oranının davacıya yansıtılıp yansıtılmadığının tespit edilip fark ücret alacağının olup olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının hatalı olduğu gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı kamu kurumunda uygulanan toplu iş sözleşmeleri hükümlerine göre ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi hükümleri, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre devlet memurlarına verilen zam oranının uygulanmasını öngördüğü, 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ya eklenen ek 9. maddenin amacının kamu görevlileri arasında ücret dengesini sağlamak olduğu ve davacının 666 sayılı KHK’dan yararlanamayacağı gözetilerek, toplu iş sözleşmesine göre hesaplanan ücret farkının davacıya ödenmesine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı idare ile sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve buna bağlı olarak fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde ücret artış oranı konusunda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre devlet memurlarına verilen zam oranının uygulanmasının kararlaştırıldığı, 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen ek 9. maddenin kamu görevlileri arasında ücret dengesini sağlamayı amaçladığı ve davacı işçinin bu KHK hükümlerinden yararlanamayacağı, davacıya toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca devlet memurlarına verilen zam oranının yansıtılması gerektiği ve bilirkişi raporunda davacının fark ücret alacağının doğru hesaplandığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kurum ile sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümleri gereğince fark ücret alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararında davacının 666 sayılı KHK'dan yararlanamayacağı ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücretine devlet memurlarına yapılan zam oranlarının yansıtılıp yansıtılmadığının incelenmesi gerektiği belirtilmişken, mahkemece bu husus gözetilmeyerek ve davacının ücretine memur zamlarından daha fazla zam yapıldığı anlaşıldığı halde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı kurum ile sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre, devlet memurlarına uygulanan zam oranlarının kendisine de yansıtılmaması nedeniyle fark ücret alacağı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın önceki bozma ilamında, davacının 666 sayılı KHK’ya göre ek ödeme alamayacağı, ancak toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre devlet memurlarına verilen zam oranlarının kendisine yansıtılıp yansıtılmadığının tespit edilmesi gerektiği belirtilmişken, mahkemenin bu hususu incelemeden ve davacının ücretine zaten memurlara uygulanan zamdan daha fazla zam yapıldığının tespit edilmiş olmasına rağmen davanın kısmen kabulüne karar vermesi hatalı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının toplu iş sözleşmesi ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca fark ücret alacağı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 666 sayılı KHK'ye eklenen Ek 9. madde uyarınca ek ödeme talebinde bulunamayacağı, toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca memur maaş zamlarının davacıya yansıtılması gerektiği ancak dosya kapsamında davacıya memur zamlarından daha yüksek oranda zam yapıldığının tespit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında doktora eğitimi için gönderilen devlet memurunun eğitimini tamamlayamaması sebebiyle yapılan eğitim masraflarının tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, imzaladığı yüklenme senedinde belirtilen süre içinde doktora eğitimini tamamlayıp diplomasını ibraz etmemekle taahhüdünü ihlal ettiği ve bu nedenle davacı idarenin yaptığı eğitim masraflarını, davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek faiziyle birlikte tazmin etmesi gerektiği gözetilerek, faiz başlangıç tarihi düzeltilmek suretiyle ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin nitelikli zimmet mi yoksa nitelikli dolandırıcılık suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın görevi gereği kendisine tevdi edilmiş olmayan ve üzerinde koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunmayan parayı, sahte belgeler düzenleyerek elde etmesi ve başkalarının hesaplarına aktarması suretiyle haksız kazanç sağlamasının, nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.