Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“6645 Sayılı Kanun”
- Uyuşmazlık: Mahkeme kararından sonra yürürlüğe giren 6645 sayılı Kanun'un 56. maddesi ile 5510 sayılı Kanun'a eklenen geçici 63. maddenin somut uyuşmazlıkta uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un geçici 63. ve 76. maddelerinin geçmişe etkili nitelikte ve sigortalılar lehine düzenlemeler olduğu, işin esasına ilişkin bulunduğu ve yargılamanın her aşamasında uygulanabileceği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 13.01.2010-28.02.2011 tarihleri arasında hem 4/1-a (SSK) hem de Tarım Bağ-Kur sigortalılığı kapsamında bulunması nedeniyle hangi sigortalılık statüsünün geçerli olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 53. maddesi ve Geçici 63. maddesi uyarınca, 01.03.2011 tarihinden önceki dönemde çakışan sigortalılıklarda ilk önce başlayan sigortalılığın esas alınması ve davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılığı için 31.05.2015 tarihi itibarıyla 12 aydan fazla prim borcu olup olmadığının tespiti gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile yapılan değişiklikten önce verilip infazına başlanılan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin çağrıya rağmen başvurmayan sanığa ikinci bir tebligat yapılmasının ve ısrar şartının aranmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Fail lehine olan kanun uygulaması, suç tarihinde yürürlükte olan 5402 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri, ısrar koşulunun çağrıya uyan ve müracaat eden sanıklar için öngörülmüş olması ve sanığın başvurmamasına ilişkin bir mazeret de ileri sürmemiş olması değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının 20.04.2010-28.02.2011 tarihleri arasında hem 4/a (SSK) kapsamında çalışması hem de Tarım Bağ-Kur sigortalılığı tescili nedeniyle, çakışan sigortalılık hallerinden hangisinin geçerli olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 53. maddesi ve Geçici 63. maddesi birlikte değerlendirilerek, davacının Tarım Bağ-Kur prim borçlarının tespiti, borç varsa sigortalılığının durdurulması, borç yok ise 5754 sayılı Kanun ile değişik 53/1. madde uyarınca önce başlayan sigortalılığa üstünlük verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çakışan sigortalılıklarda, 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık ile 1479 sayılı Kanun (Esnaf Bağ-Kur) kapsamındaki sigortalılıktan hangisinin esas alınacağı ve ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un Geçici 63. ve 76. maddeleri uyarınca Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı için prim ödemesinin olmadığı tespit edildiğinden, Bağ-Kur sigortalılığının durdurulmuş sayılması ve çakışan sigortalılık olmaması nedeniyle, zorunlu SSK sigortalılığının geçerli kabul edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu bacağını kaybeden davacının, ilk protez gideri ile ileride yapılacak protez giderlerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesinde belirtilen tedavi giderlerinden olup olmadığı ve bu giderlerin sorumlusunun SGK mi yoksa zorunlu mali sorumluluk sigortacısı mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Kanun'un 98. maddesiyle SGK'nın sorumluluğuna giren tedavi giderlerinin, üniversite hastaneleri ve diğer resmi/özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sunduğu sağlık hizmet bedelleriyle sınırlı olduğu, ilk protez uygulaması için fatura düzenlenmiş olsa dahi bunun SGK’nın değil sigorta şirketinin sorumluluğunda bulunduğu ve ileride yapılacak protez giderlerinin de sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 01.11.2008 ile 31.05.2010 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptal edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 5510 sayılı Kanun'un 4/1-a bendi kapsamında çalışmaya başlamasıyla birlikte 4/1-b bendi kapsamındaki çalışmasının çakıştığı ve bu durumda 5510 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 63. madde ile muafiyet şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle takılan ve ileride değiştirilmesi gerekecek protez giderlerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesi kapsamında tedavi gideri olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve bu giderlerden SGK'nın mı yoksa zorunlu mali sorumluluk sigortacısının mı sorumlu olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazası sonucu takılan ve ileride değişmesi gerekecek protez giderlerinin 2918 sayılı Kanun'un 98. maddesinde belirtilen sağlık kurum ve kuruluşları tarafından sunulan sağlık hizmet bedelleri kapsamında olmadığı, bu nedenle SGK'nın değil, işleten, sürücü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumlu olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının aynı dönemde hem SSK hem de Bağ-Kur sigortalılığı olması nedeniyle hangi sigortalılık statüsünün esas alınacağı ve buna göre yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un geçici 63. ve 76. maddeleri gereğince Bağ-Kur sigortalılığının durdurulup durdurulmadığının tespiti, durdurulması halinde SSK sigortalılığının esas alınması, durdurulmaması halinde ise baskın sigortalılık ilkesi uyarınca hangisinin geçerli sayılacağının belirlenmesi ve bu doğrultuda yaşlılık aylığı şartlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının aynı dönemde hem SSK hem de Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı olması sebebiyle çakışan sigortalılıklardan hangisinin geçerli olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki dönemde çakışan sigortalılıklarda baskın olan sigortalılığın esas alınması gerektiği ve davacının SSK’lı çalışmasının baskın olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosunda görev yapan davacının, eşinin sağlık mazereti nedeniyle başka bir hastaneye nakil talebinin reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin yönetim hakkı kapsamındaki nakil talebinin reddine dair işlemin hukuka aykırılığının tespiti istenebilse de, 375 sayılı KHK’nın geçici 23. maddesi ve işverenin yönetim hakkı gözetilerek, mahkemenin davacı lehine atama kararı veremeyeceği gerekçesiyle istinaf mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İş kazası geçiren sigortalıya yapılan sürekli iş göremezlik gelir bağlama kararında kontrol muayenesi sonucunun etkisi ve sigortalının tedavi giderlerinin zorunlu trafik sigortası kapsamında olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortalının maluliyet derecesinin kesinleştiğinin tespit edilmesi ve işverene ait araçla kaza yapan sigortalının tedavi giderlerinin zorunlu trafik sigortası kapsamında olmadığı gözetilerek direnme kararı kısmen onanmış, tedavi gideri miktarının belirlenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.