Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aşırı Kıskançlık”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının azlığı nedeniyle yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur oranları, paranın alım gücü ve ihlal edilen menfaatler gözetilerek, hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının az olduğu ve hakkaniyete uygun olmadığı gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararında yer alan hüküm ile duruşma tutanağına geçen hüküm arasında çelişki bulunması nedeniyle Yargıtay’ca bozma kararı verildikten sonra, bozmaya uyan mahkemenin yalnızca bozma kapsamındaki husus hakkında değil, davanın tamamı hakkında hüküm kurup kuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesi kararının, hükümdeki çelişki nedeniyle tümüyle kaldırıldığı ve yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekirken, bozmaya uyan mahkemenin kısmi hüküm kurmasının usule aykırı olduğu gözetilerek, bozma sonrası verilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı erkeğin, eşinin aşırı kıskançlık ve şiddet içeren davranışları nedeniyle boşanma talebinin reddine ilişkin temyiz incelemesinin ardından verilen onama kararına karşı yapılan karar düzeltme talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Daire, önceki temyiz incelemesinde davacının itirazlarını yerinde bulmayarak yerel mahkeme kararını onamış olup, karar düzeltme talebinde ileri sürülen hususlar 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesinde belirtilen karar düzeltme sebeplerinden hiçbirini oluşturmadığı gözetilerek karar düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve tanık beyanları ile dosyadaki tüm belgeler birlikte değerlendirilerek, davalı-davacı kadının, tüp bebek tedavisine zarar vereceği bilinmesine rağmen sigara içmeye devam etmesi, hakaret içeren sözler sarf etmesi, aşırı kıskançlık yapması, eşini sosyal ortamlarda yalnız bırakması gibi davranışlarının, davacı-davalı erkeğin, bağımsız konut sağlamaması ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarından daha az kusurlu olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesince belirlenen kusur oranı, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının hakkaniyete uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği, velayet, maddi-manevi tazminat taleplerinin reddi ve kusur belirlemesinin doğru yapılıp yapılmadığı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davasında yoksulluk nafakası isteyen kadının çalıştığı ve düzenli gelirinin olduğu, boşanma yüzünden yoksulluğa düşme koşullarının oluşmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin yoksulluk nafakası talebini reddeden kararının onanmasına, diğer hususlardaki temyiz itirazlarının ise reddedilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan boşanma davasında, ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusurun kimde olduğu ve boşanma ile ferilerine karar verilip verilmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığı, aşırı kıskançlık gösterdiği, birlik görevlerini yerine getirmediği ve maddi-manevi olarak ilgilenmediği tespit edilerek, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu ve ilk derece mahkemesinin boşanma kararının hukuka uygun olduğu gözetilerek istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, boşanmaya karar verilip verilmeyeceği, nafaka ve tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarının tespiti uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, davacı kadına karşı aşırı kıskançlık, hakaret ve ekonomik şiddet uyguladığı, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde tam kusurlu olduğu, yerel mahkeme kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılık bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde ve kusur belirlenmesinde doğru bir hukuki değerlendirme yapıldığı gözetilerek istinaf mahkemesinin davayı kabul ile boşanmaya ve kadın yararına maddi manevi tazminata ile nafakaya hükmeden yerel mahkeme kararını onayan kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davalarında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin dilekçeler aşamasında tehdit vakıasına dayanmadığı ve bu hususun kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, ancak kadına aşırı kıskançlık kusurunun yüklenmesi gerektiği, bu duruma göre erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğunun anlaşılması ve diğer hususlarda da hukuka aykırılık bulunmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı açılan boşanma davasında, bozma ilamına uyularak hükmedilen tazminat miktarının uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırı değerlendirilerek hükmedilen tazminat miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, kusur durumu, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları gözetilerek, yerel mahkemenin boşanma, velayet, nafaka ve tazminata ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında tarafların kusur oranları, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğunun tespit edilmiş olmasına rağmen, kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının, paranın alım gücü, tarafların kusur oranları ve kişilik haklarına yapılan saldırılar gözetilerek yetersiz bulunması nedeniyle, Yargıtay kararı tazminat miktarı yönünden bozulmuş, diğer yönlerden ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında yoksulluk nafakasına hükmedilmesi için gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının mal varlığına ilişkin eksik inceleme yapılarak yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin tam olarak tespit edilmemesi ve bu hususta gelir elde edip etmediğinin araştırılmaması nedeniyle yoksulluk nafakasına hükmedilmesine ilişkin yerel mahkeme kararının bozulmasına, kararın diğer kısımlarının ise onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.